Oğuz'un Pişmanlığı

4.2K 430 142
                                    

🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿

Medyadaki müzikle dinleyin isterseniz...

🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿

"Uçurtmamı rüzgar yırttı dostlarım!
Gelin duvağından kopan bir rüzgar...
Bu rüzgar yüzüden bulutlarım yarım;
Bu rüzgar yüzünden bana olanlar...
Demiş Sezai Karakoç..."dedi Zehra.

"Bir rüzgar esti hayatıma ve ben artık yönümü nereye dönmem lazım bilmiyorum..."dedi kucağında uyuyan oğluna bakarken...
Kokladı oğlunu kocasının kokusuna bir nebzede olsa ulaşa bilmek için.

Metehan o günden sonra sadece mail yoluyla şifreli mesaj atmıştı.
Oda uzun yazı olarak değildi tedbir amaçlı.
Sadece papatyam yazısıydı...
Metehan karısına bunu yazarak iyi olduğunu bildiriyordu...

Zehra anlıyordu kocasının bilgi verdiğini...
Ama kendisi cevap bile yazamıyordu.
Kocası öyle söylemişti...
"Ben sizi izliyorum...
Biliyorum halinizi ,benimde iyi olduğumu anlaman yeterli....
Şayet fırsat bulursam yine
buluşuruz "demişti ama o günden sonra üç hafta geçmesine rağmen buluşamamışlardı.

Zehra iki gözü yollarda yine Huma kuşuna benzettiği kocasını göre bilmek için bekliyordu...
İki gözü iki çeşme misaliydi yine.
Bu sefer kocası için dahada çok korkuyordu...
"Deşifre oldum demişti...
Ya yaşadığını öğrenseler ne olur Allah'ım?" diye korku dolu bekleyişini sürdürüyordu...

"Bir tarafım korku duysada aslında kocamla gurur duyuyorum.
Biliyordum yiğit biri olduğunu, biliyordum ailesine hatta gücünün yettiği kadarıyla insanlara yardım etme gibi güzel huylarının olduğunu....
Yüce gönüllü biri olduğunu.
Ama bu görevi bambaşka bir istihbaratçı bir mitçi benim kocam....

Bunu öğrendiğimden beri saygım dahada arttı...
Kocam ve kocam gibi yiğitlerin sayesinde güvendeyiz.
Huzurla başımızı yastığa koyuyoruz...
Onlar sayesinde canımız, namusumuz ,malımız güvende.
Kimisi görünen bilinen kahramanlarımız.
Kimisi görünmeyen bilinmeyen kahramanlar tıpkı kocam Metehan'ım gibi...

Onların elini taşın altına koyması sayesinde güvendeyiz.
Bu süreçte artık sadece kendi çektiğimi değil.
Onun çektiklerini daha çok düşünür oldum...
Acaba Sedat abi, Ömer abi,Yusuf abide kocam gibi birer kahraman mı?
Soramam kocama ama eminim onlarda öyle....

Ve rahmetli Bekir abim de kocam gibi bir gizli kahramandı.
Ve şehit oldu....
Kocalarının birer yiğit bir istihbaratçı  ajan olduğunu öğrenen Serpil ve Zahide ne yapacak?
Hele Zahide rahmetli sözlüsünün de yiğit bir şehit olduğunu duysa eminim çok etkilenir...
Çünkü rahmetli Bekir abiye bir kuzen bir abi olarak çok değer veriyor...

Hele kocam olsun,Sedat abi olsun,Ömer abi olsun,Yusuf abi olsun unutamadılar Bekir abiyi...
Kocam hep yiğit dostum Bekir der ...
Şimdi şimdi düşünüyorum da Bekir abi öldüğü zaman kocam ve arkadaşları perişan haldeydi.
Kocamın vücudu yaralar içindeydi.
Sedat abiden günlerce haber alamamıştı Serpil.

Geldiğinde kolu ve bacağı sargıdaydı.
Bastonla yürümüştü günlerce Sedat abi...
Ya Ömer abi yaralıydı. Ameliyat olmuştu demişlerdi.
Sonra dikişlerinin açılıp iltihap almasından dolayı ikinci kez ameliyat oldu. Ölümden döndü. Günlerce yataktan çıkamadı...
Yusuf abi kendinde değil gibiydi...
Bunlar yine hep birlikte bir görevdeydi eminim....
Ve çok büyük bir operasyondaydılar durumlarından da anlaşıldığı gibi.

Kocam bana ilk Zahide'yi bu eve getirdiğinde, yanlış anlayıp bayıldığım da hastanede gözümü açtığım zaman ağlayarak;

Zehra'm ben sana ne demiştim. İlkim değilsin ama sonum olacaksın.
Tamam bir geçmişim yaşanmışlığım var ama dilime getirip anlatamadığım şeyler var...
Bazı şeyler göründüğü gibi değildir bazen....
Şu anda bana sorma bana güven...
Güven ki kendimi daha güçlü hissedeyim...
Anlatamıyorum bazı şeyleri...demişti.

Sabrı Sükût 1.Seri (Sükut-u Aşkın Gözyaşları) Tamamlandı Where stories live. Discover now