Büyük hata yanlış anlama

8.2K 576 62
                                    


Metehan, sert bir şekilde" senin ne işin var burada?dedi.

Zehra, sarsıldı niye bu kadar sinirlenmişti ki? Gözleri buğulandı.
"Sakın Zehra bir hata yapıp ağlama. Bunları göze almamış mıydın?Tanıyormuydun çaresizce tutunacak bir dal aradın. Rabbim bu kapıyı açtı ve neylerse güzel eyler.Sakin olup tanıyıp anlamaya çalışmalıyım. Yoksa şu anda konuşursam geri dönülmez ve telafisi imkansız bir olaya mahal verme olasılığı fazla. Sabretmeliyim şeytana fırsat vermemeliyim. Çünkü şeytanın en sevdiği şey karı koca arasında sorun kavga çıkartmak..."diye düşündü.

Metehan ,donuk ve gözleri buğulu bakan Zehra'ya ;
"Sana sordum niye orada beklemedin? Ben senden müsade istedim değil mi?" dedi.

"Seslendim duymadınız . Serpil geç kaldı da ben lavobaya ona bakmaya gidecektim. Göremeyince merak edersiniz diye düşünmüştümde."

"Tamam birlikte gidelimde bak."
Metehan "neyseki birşey duymamış"diye iç çekti.
Ama Zehra'nın içine bir ateş düşmüştü.

*****

Serpil, birkaç mağza gezmişti biraz alış verişte yapmıştı.
Zehra, çok durgundu.
Metehan, fark etmişti ama Alev'e sinirlenmişti.

"Zaten herşey karışık birde bu küçük kızımı düşüneceğim " diye söylendi.
" Bu haltlara bulaşmadan düşünecektin küçük hanım..."

Eve geldiklerinde Zehra oturma odasına koltuğun üzerine yeni ve temiz bir nevresim takımı serdi.
Masaya sürahi ve su bıraktı.

"Başka bir isteğin var mı Serpil çekinme."

" Yok sağol Zehra sen niye böyle durgunsun? Birşey mi oldu yoksa?"

"Yok iyiyim Serpil hastayım ya ondandır. İyi geceler haydi, sende dinlen."

"Sanada Zehra."

Serpil, giden Zehra'nın peşinden düşündü" ben biliyorum niye böyle olduğunu"diye.

Serpil, lavobadan çıktığında , Zehra'ları ararken Metehan'ın yanından giden kadını ve sonrasında Zehra'ya söylediklerini duymuştu. Ama belli etmemişti, sanki lavobadan yeni çıkmış gibi davranmıştı.
"Bende sizi arıyordum buradaymışsınız "demişti.

Sinirle "odun bu Metehan belli, gerçi o mendeburun arkadaşıda kendisi gibidir.Yazık kıza nasılda kırılgan."

Zehra, geceliğini giyip dişlerini fırçalayıp mutfak masasına oturup biraz zikir çekip dua etti.

"Başka kimim var ? Rabbim'den başka bana yol gösterecek ,derdime derman olacak . Bana bir yol göster Allah'ım..."dedi iç çekerek.

Metehan, gelmeyen Zehra'nın ne yaptığını merak ediyordu. Dışarı bakmaya çıkacakken vazgeçti. "Telefondan bakayım" diyerek baktı mutfaktaydı. Oturma odasının kamerasını gece kapatmıştı.
" Sabah tekrar açarım " demişti Serpil orada kalacağı için.

"Küçük bir kız çocuğu gibi her şeyiyle minyon bir kız bu tabiki bana göre, yoksa idare eder "dedi kendini inandırmaya çalışarak ama tüm benliği bu kızın zerafetine hayrandı.

" Ama sevimli ve güzel birşey" diye düşündü. Metehan'ın içi sızlamıştı haline . Ama duygularını bastırmada ustaydı. Görevinde kesinlikle duygularla değil mantığıyla haraket ederdi.

"Bakalım Zehra hanım tavrın ne kadar sürecek. Dur tahmin edeyim. Yatağa gelmeyecek. Kahvaltı hazırlamayacak. Tirip atacak. Hediyesiz barışmayacak. Ya da bağırıp çağırıp ağza alınmayacak şeyler söyleyecek."

Sabrı Sükût 1.Seri (Sükut-u Aşkın Gözyaşları) Tamamlandı Where stories live. Discover now