TANITIM

776 336 26
                                    


Kara ormanda onunla ilerlerken rahatsız olduğu her halinden belli oluyordu. Bir anda neden bu duygu değişimini yaşamıştı ki? Böyle yaparak kendimi garip hissetmemi sağlamıştı. Neden şu an benim olduğum ortamda olması onu bu kadar rahatsız ediyordu? Bilmiyorum ama pek önemsediğim de söylenemezdi. Daha çok onu daha fazla rahatsız etmek için elimden geleni yapmak istiyordum. Çünkü bunu hak ediyordu. Onu bu istemişti. Zihnimdeki düşüncelerimi dile getirmenin tam zamanıydı. Çıldırmaması elde değildi sözlerimin ardından.

"Beni ne kadar tanıyorsunuz Ahrar hoca?"dedim vereceği cevabı pek önemsemeden. Çünkü ne diyeceğini az çok tahmin edebiliyorum. Hakaret içerikli olacağı tahmin edilesiydi.
Sözlerimden sonra bana hiç bakmadan yürümeye devam ediyordu. Arkasında ilerlerken bir kaç adım önümdeydi. Ben onu takip ederken sert boğuk sesi etrafımda yankılandı.

"Neden seni tanıyayım ki? Buna gerek yok sadece Süreyya Hanım'ı ricasıyla sana ders veriyorum. Tam eğitimini aldıktan sonra bir daha ne sen beni ne de ben seni göreceğim." dedi aksi bir sesle. Ah demek birileri dünkü olan konuşmamıza fena bozulmuş. Ah ne kadar da üzüldüm. Hiçte üzülmedim niye üzüleceğim ki! Ondan bu tavırları sergiliyor beyefendi.

O hala önümde yürümeye kaldığı yerden devam ediyordu. Ona öylemi dercesine bakışlarımı sabitledim ve dilimin ucundan kaçamak isteyen düşüncelerimi serbest bıraktım.

"Bilemeyeceğim hayat sürprizlerle dolu. Merak etmeyin bende pek sizden hoşlanmıyorum Süreyya Hanım olmazsa sizinle aynı ortamda olmayı bırakın aynı havayı solumak bile beni rahatsız ediyor." Arkasından bu kara ormanın eğri büğrü olan yolunda ilerleyerek düşmemek için büyük mücadeleler veriyordum. O ise hiç bir sıkıntı dahi yaşamadan düz yolda yürürcesine yürüyordu. Giydiğim uzun pembe elbisemi uçlarını ellerimin yardımıyla yerden hafifçe kaldırarak yürüyordum. Omzumda duran pelerimin uçları yere sürtünüyordu ama bana herhangi bir zorluk çıkarmıyordu. Hiçbir sıkıntı yokmuş gibi yapacağı konuşmaya odaklandım.

"Gerçekten dedikleri kadar çekilmez ve küstah bir kadınsın! Bunu biliyor olmalısındır sanırım?" dedi bunu fark etmemi isteyen bir ses tonuyla. Kimin umurunda ki ne derlerse desinler ben beni biliyorum o bana yeter de artar.
Onun sakinliğinden kurtulup sinirlenmesi benim şu an en büyük keyfimdi. Onun hep böyle sinir etmek şimdilik en büyük hobilerim arasında ilk sırayı almış bulunmaktaydı.

Bazen bu adama neden katlandığımı düşünüyordum? Ama sonra nedeni aklıma gelince sabırla onu gerçek anlamda çıldırtacağım gün için sakin kalmayı ve ona katlanmaya devam ediyordum. Dua etsindiki can almyordum yoksa ruhunu sileceğim ilk kişiydi. Ona olan ölüm planlarımı zihnimden savuşturup kendimi sakinleşmek için derin nefesler alıp verdim. Uzun süre sessiz kalışımı bitirerek onun sözlerine karşılık verdim

"Pek umursamıyorum benim hakkımda söylenenleri. Sizde biliyorsunuz ki hakkımda çok şeyler söylenip duruyor." Sanki çok umrumda da benim hakkımda ne demişler ne dememişler. Gereksiz insanların gereksiz düşünceleri. Buna ne diyebilirim ki? Yüzüme karşı birde desinler ama derler mi? Hayır anca yüzüme karşı iki yüzlü kimliklerini takınıp öyle iletişim kurarlar.

"Evet asıl kimliğin ne ben asıl onu merak ediyorum gerçek kimliğini gizliyorsun nedenini anlamasamda senin hakkında kötü bilgiler dışında pek iyi şeyler konuşulmuyor bu konuda ne düşünüyorsun ? " diye sorduğunda arkasına bile dönüp bakmadan ilerlerken bende yürümeye çalışıyordum ona tezat. Hiçbir şey onca işin gücün sorumluluğun altında bunlara mı kafa yoracaktım. Ama sırf gıcık olsun sinirlensin diye aklımdaki tilkileri serbest bıraktım.

"Ben şu ana kadar benzeri görülmemiş biriyim." dediğim anda anında arkasına döndü ve lacivert harelerini bana çevirdi.  Harelerinde olan ya öylemi bakışını umursamadım ve konuşmama kaldığım yerden devam ettim. "Neden mi sahip olduğum güçlü herkesin değişiyle de taklitçi veya hırsız kolyem sayesinde. Bu kolyem bana gösterilen güçlü ruhların , güçlü ırkların, iblislerin ve görmüş veya duymuş olabileceğiniz tüm güçleri bir taklitçi ya da hırsız gibi kendisine hapsedip bana bu hapsettiği bu güçleri sunuyor. Aslında bakarsanız benim hakkımda kötü konuşmaları iki yüzlü gibi arkamdan konuşmalarına yeğlerim malum insanlar fazlasıyla iki yüzlü ve sahtekar olabiliyor ben ise tam olarak karakterimi yansıtarak iki yüzlülük yapmıyorum. " dedim soğuk bıkkınlık içeren bir ses tonuyla uzun bir konuşma yaparken .

ÖLÜMÜN MELODİSİ *Varta *Where stories live. Discover now