12 - Soğuk Bakışlar

136 128 0
                                    


Karanlığa inat beliren kanbeyaz  gölgeler...

İnandıklarımı zihnimden  siliyorum. Aynı hatırlamak istemediğim şeyleri sildiğim gibi. Hayatımı değiştireceğini bildiğim halde bazı uçuk kararlar alıyorum. Aldığım kararlarımın ağır sonuçlarına da katlanmak koşuluyla. Dönmediğim anlarıma hüzünle bakıyorum. Buruk bir gülümsemeyle onları unutmayı düşlüyorum. İstemiyorum içten içe ama yapmak zorundayım. Geriye dönüş yapmak istenilmeyen anları tekrar yaşamak demek ve ben bunları tekrar yaşamayı da hatırlamayı da  kaldıramam. Farkında olamadığım her şey benim yaşam hayatımı değiştiriyor. Beni de değiştirdiği gibi. Ruhumuz bizim hayatı şekillendirmemizle darbeler alır.

Ve bu darbelerin bizde bıraktığı hasarlar bir iz gibi silinmemek üzere kazınır. Derimizle bütün olur. Ona hapsolur. Ruhumuzla bütün olduğu gibi. Her an değerlidir ama her an acılıdır. Her anda bir kırılma anı vardır bu duygu her an kalbimize ruhumuza sinmiş ve yerleşmiştir.

Acılar bir yılan misali yavaşça insanı zehirleyerek onu ölümle tehdit eder ve onu ölümle karşı karşıya bırakır. Sancılı bir acı bedeni önce sarmalar onu yavaşça kavrar ve tüketmeye başlar. Acıları serbest bırakmakta büyük bir cesarettir. Acılar yaradır ama o yarayı iyileştirmek bir isteğe bağlıdır. Acılar yavaşça bedenden gün yüzüne çıkar. Yavaşça ve acı vere vere. Acılarım bana zarar vere vere bedenimden zihnimden dışarı salınır. Acılarım bir ışık demeti gibi dışarı fışkırırdı, kaçışır gibi. Saklanır gibi. En çokta yok olmak ister gibi.
Gök devrildi... Acılarım bedenimden haykırarak kaçıştı...

Geriye bir köşeye çekilmiş anıların gölgesi kaldı. Yaralı ama yaşamaya az da olsa tutunan. Tutunmak için savaş veren. Çabalamaktan vazgeçmeyen. Bazı anları geriye sarmak isterdim. Her an o anda yapılan hataları düzeltmek isterdim. Ama bu sadece istememle kalıyordu.

Akşam ki olacak dersten önce yemekhanede yemek yemeliydim ama öğrendiğim kadarıyla Tarsis kralı ilk kez davet edildiği bir yere gidecekti hatta yanında Kiran 'ı da götürecekti. Bunu Kiran' dan Victoria öğrenmişti. Victoria öğrenir öğrenmez bana söylemişti. Victoria sadece şaşkınlığını dile getirirken ben bu anlattığı şeyi lehime çevirmek istemiştim.

Ve akşam ki dersten sonra o davete gidecektik Victoria 'yla beraber hatta yanımda Kiran mutlu olsun diye Mera' da götürmeyi düşünüyordum. Victoria 'nın dediği kadarıyla bu gidilen davet Ruhes krallığının her zaman yaptığı bir geleneğe dönüşmüş kutlamaydı. Ruhes krallığı ilk daveti yapmasının sebebi içlerinde iki bekçi çıktığı için. Karanlığı ve aydınlığı temsil eden bekçiler.

Morte kolyesinin korunmasına hizmet eden iki tarafı sembol eden koruyucular . Koruyucuların onların kendi topraklarında çıkması onları şereflendirmiş. Çünkü çoğu Morte kolyesinin koruyucuları Asper krallığındandır. Neredeyse şuana kadar tüm ölümsüz koruyucular oradan çıkmış ve kolyeyi korumuştur. Asper krallığı tamamı koruyucu koruyuculardan oluşmakta.

ÖLÜMÜN MELODİSİ *Varta *Where stories live. Discover now