Bölüm 36

1.4K 306 93
                                    

Uzun bir aradan sonra merhaba,

Bölümler haftada 1 Perşembe günleri gelmeye devam edecek. Umarım beğenirsiniz, keyifli okumalar.

Hayatınıza iyi bakın...

Bölüm 36

Adel gülümseyerek kendini arkasındaki mindere atıp gururla karşısındaki genç kıza baktı.

"Çok iyiydi" derken yanındaki su şişesini aldı ve kapağını açarak suyundan büyük bir yudum içti.

Sıla da nefes nefese kalmış bir halde Adel'in yanına çöktü. Kendi şişesine uzanırken "Sayende" diyerek gülümsedi. Adel ile sıkı bir maç yapmışlar ve Sıla, Adel'in birçok saldırılarını geri püskürtebilmişti.

Şişesini kenara bırakan Adel dizlerini bükerek kendine çekip kollarını dizlerinin üstüne yerleştirdi ve dikkatli bakışlarını Sıla'ya çevirdi.

Sıla da şişesini yere bıraktığında "Sana hala zarar veriyor mu?" diye sordu.

Genç kızın bakışları donuklaştığında bir şeylerin değiştiğini anladı. "Hayır, artık benim için bir tehlike arz etmiyor" cevabını aldığında ise kaşları şüpheyle çatıldı ve "Nasıl yani?" diye sordu.

Sıla kısaca "Artık bizimle yaşamıyor" dediğinde Adel genç kız adına mutlu olarak "Annenin sonunda boşanmayı kabul etmesine sevindim" dedi. Ancak Sıla'nın yüzünü buruşturmasıyla "Annende mi onunla gitti?" diye sordu.

İç çeken Sıla kafasını iki yana salladı. Adel'e her şeyi anlatmak istiyordu ancak Ozan ile ilgili kısımları anlatmadan hiçbir şeyi açıklayamayacağını bildiği için gerçekleri anlatamazdı. Kendine bir şey olmasından korkmuyordu, Ozan'a zarar vermek en son istediği şeydi. Kendisi zaten yaptığının cezasını çekiyordu. Her gece rüyalarında o geceyi görmek ömür boyu sürecek bir cezaydı.

"Hayır, karışık bir durum, boş ver" diyen Sıla daha fazla konuşmak istemediğini belli ettiğinde Adel "Anladım, o adam hala bir şeyler yapıyorsa dikkat et. Unutma kimseden senin kahramanın olmasını bekleyemezsin Sıla. Bu hayatta herkes kendi hikayesinin kahramanıdır, bu yüzden başkasından senin kahramanın olmasını beklemek aptallıktır" dedi.

"Diyor bir zamanlar biri tarafından kurtarıldığını söyleyen Adel" diyen Sıla, genç kıza gülümseyerek baktığında Adel de güldü.

"Ah evet, o başka bir dünya. Başka bir hayat ve aslında o benim kahramanım olmadı o benim yol göstericimdi. Bana ışık oldu."

"Nasıl bu kadar güçlü oldun Adel? Yani hakkında bazı şeyler duydum, biliyorsun okuldakiler birçok konuda konuşmayı sever ve senin hakkında da geldiğin ilk hafta çok şey konuşuldu. Sen hiç kendinden bahsetmediğin için hakkında okulda konuşulanlardan başka bir şey bilmiyorum. Nasıl tekrar ayağa kalktın?"

Adel kafasını öne eğip ayaklarına bakarken Sıla'ya gerçek bir cevap vermek istedi. Her şeyi anlatmak, içinde biriken tüm zehri dışarı akıtmak istedi. Ancak tek söyleyebildiği "Hakkımda herkesten daha çok şey biliyorsun Sıla" diyerek kafasını kaldırıp genç kızın gözlerine bakarak "En büyük acımı, en kirli sırrımı biliyorsun. Sen etrafımdaki herkesten daha çok şey biliyorsun" dedi.

Sıla, Adel'in anlattığı çocukluğunu hatırlayınca yutkundu. "Başka kimse bilmiyor mu?" diye sorduğunda Adel kafasını iki yana salladı. Sıla fısıltıyla "Annen?" dediğinde Adel alayla gülüp "Bilse de umurunda olmazdı" dedi.

Genç kız uzanıp elini Adel'in koluna koyarak sıktı. "Sen bana yardım ettin, istediğin zaman sana yardım edeceğimi bil. Sana büyük bir iyilik borçluyum Adel"

GENÇLİK ATEŞİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin