GENÇLİK ATEŞİ

Bölüm 37

Sıla uykusundan uyanırken yanağında hafif bir dokunuş hissetti. Hemen ardından omzunda hissettiği öpücükle gülümsedi. Civan'ın dudakları omzundan boynuna oradan yanağına kaydı, genç adam yanağına sesli ve sulu bir öpücük kondurduğunda kıkırdadı.

Gözlerini açıp "Günaydın" dediğinde Civan sırıtarak ona bakıyordu.

"Günaydın güzellik" diyerek Sıla'ya doğru tekrar eğildi ve yanağını bir kere daha öptü. Geri çekildiğinde "Hadi kahvaltı hazır" dedi.

Civan yataktan kalktığında Sıla da kollarını geriye doğru atıp esnedi ve yatakta doğruldu. Civan iki gündür olduğu gibi bugün de kahvaltılarını odasının büyük pencerelerinin önüne hazırlamıştı.

Yataktan kalkan Sıla elini yüzünü yıkamak için banyoya gitti. Banyodan çıktığında Civan masada oturmuş, telefonuyla ilgileniyor, onu bekliyordu.

Kafasını kaldırıp Sıla'ya gülümsedi ve Sıla da gülümseyerek masaya doğru gitti.

Civan'ın karşısındaki yerine oturduğunda bakışları dışarı kaydı. Civan'ın babası da bahçedeki büyük masada tek başına oturmuş kahvaltısını yapıyordu. Hava güneşli olsa da soğuktu ama bu durum Civan'ın babasını etkiliyormuş gibi görünmüyordu.

"Bugün okula birlikte gidelim" diyen Civan'ın sözleriyle bakışlarını genç adama çevirdi.

"Bunu konuşmuştuk" dediğinde Civan "Evet ama gizlememizin bir anlamı yok" diye itiraz etti.

"Lütfen Civan bir süre daha böyle devam edelim. Sen beni Ozan'ın oraya bırak, oradan kendim gidebilirim"

"Sıla bu çok anlamsız, neden gizlemek zorunda olduğumuzu anlamıyorum. Arkadaşlarımdan çekiniyorsan benim sikimde değil. Bana karışmaya hakları yok. Aynı şekilde senin arkadaşlarının da hakkı yok. Bu bizim hayatımız değil mi?"

O konuşurken Sıla elindeki çatalı bıraktı ve kafasını çevirerek bir kere daha dışarı baktı. "Baban kahvaltıda neden ona eşlik etmediğini merak etmiyor mu?" diye sorduğunda Civan'ın bakışları da aşağıdaki babasına kaydı.

"Umurunda olduğunu sanmıyorum" dedikten sonra "Konuyu değiştirme lütfen" dediğinde Sıla babasından bahsetmeye devam ederek "Sence burada olduğumdan haberi var mı?" diye sordu.

Civan iç çekerek önündeki kahvaltıya dönüp "Elbette var. Onun bilmediği bir şey yoktur" diye cevap verdi.

Sıla şaşkınca ona döndüğünde Civan ağzına attığı peyniri çiğneyerek omuz silkti. Genç kız "Sana hiçbir şey sormadı mı?" dediğinde ağzındakini yutup "Henüz onunla karşılaşmadım" diye karşılık verdi.

Onun cevabıyla Sıla alayla güldü. "Keşke benim de annemle hiç karşılaşmadan yaşayacağım bir evim olsaydı. Bu sayede evden ayrılmak zorunda kalmazdım"

Civan uzanıp Sıla'nın elini avuçlarının arasına aldı. "Burada benimle istediğin kadar kalabilirsin. Burada rahat değilim dersen başka eve de çıkabiliriz"

Sıla tekrar gülüp elini genç adamın ellerinin arasından çekti. "Cidden birlikte yaşamayı mı teklif ediyorsun?"

Civan onun sesindeki inanmaz tavrı hissetti. Kaşları çatılırken "Sıla ben sana kendimi ispat etmek için daha ne yapmalıyım?" dediğinde Sıla'nın yüz ifadesi değişti.

"Civan, bütün bunlar çok hızlı değil mi? Biran da karşıma çıkmaya başladın ve benim hayatımdaki garipliklerle üst üste geldiğinde kendimi sürekli senin yanında buldum. Evet yanında olmaktan mutluyum ama..." demişti ki Civan uzanıp parmaklarını onun dudağına bastırdı.