GENÇLİK ATEŞİ

Bölüm 50

Ders bittiğinde Sidem kafasını kaldırıp Korkut'un bulunduğu yere baktı. Genç adam da eşyalarını toplarken kafasını kaldırarak onunla göz göze geldi ve göz kırptıktan sonra çantasını omzuna asıp sıradan kalktı.

Sidem de eşyalarını topladıktan sonra resim klasörünü ve kol çantasını alarak sırasından kalkıp kapıya ilerlemeye başladı.

Koridora çıktığında Korkut'un biraz arkasından ağır adımlarla ilerliyordu. Genç adam omzunun üstünden bakıp onun gelip gelmediğini kontrol ettiğinde Sidem gülümsedi.

Korkut'ta gülümseyerek önüne dönüp ilerlemeye devam ettiğinde Sidem onu takip etmeye devam etti.

Genç adam birkaç gündür gizlice buluştukları temizlik odasına doğru hızla giderken Sidem de adımlarını hızlandırmıştı. Korkut gözden kaybolduğunda Sidem etrafına bakmak için kafasını çevirmişti ki biranda arkasından önüne geçen Bartu ile olduğu yerde sıçradı.

"Selam bebeğim" diyen Bartu onu belinden yakalayarak kendine çektiğinde Sidem'in kalbi göğsünden çıkacakmış gibi atıyordu.

"Ödümü patlattın Bartu" diyerek genç adamın kollarından sıyrılmaya çalıştı ancak Bartu onu bırakacakmış gibi görünmüyordu.

"Çok dalgın yürüyordun yaklaştığımı fark etmedin. Nereye gidiyordun öyle?" diyerek arkasını dönüp Sidem'in gittiği yöne doğru baktı.

Sidem de o tarafa bakarken gözüne takılan tuvalet levhasını görerek telaşla "Tuvalete" dedi.

Bartu tuvaletleri gösteren levhaya bakarken o sıra Sidem'in nerede kaldığını merak eden Korkut temizlik odasından çıkmıştı. Koridorda duran ikiliyi gördüğünde olduğu yerde kaldı. Bartu onu görerek gülümseyip önüne döndü.

Sidem'e doğru eğilirken "Seni çok özledim" diyerek genç kızın dudaklarını öpmeye başladığında Sidem sonunda bir tepki verebilmiş ve eliyle genç adamı iterek kendinden uzaklaştırmıştı.

Bartu kaşlarını çatarak "Bu ne şimdi?" dediğinde Sidem sinirle "Asıl sana sormalı Bartu. Bu ne şimdi? Günlerdir doğru düzgün arayıp sormuyorsun. Tatil boyunca hiç görüşmedik. Öylece gelip beni öpebileceğini mi sanıyorsun" dedi.

Kafası karışmış gibi görünen genç adam "Bebeğim bana bir sorun olmadığını söylemiştin" dediğinde Sidem burnunu hafifçe yukarı kaldırıp "Yine de görüşmek için bir çaba harcayabilirsin" dedi.

Gülümseyen Bartu ona yaklaşıp, genç kızı tekrar kendine çekerken "Özür dilerim. Bu gece ayrı geçirdiğimiz her günü telafi edeceğime söz veriyorum. Beni affeder misin?" dedi.

Sidem göz ucuyla Korkut'un durduğu yere baktı. Genç adam artık orada değildi. Bakışlarını Bartu'dan kaçırarak aşağı çevirirken "Bilmiyorum" diye mırıldandı.

Bartu genç kızın çenesini kavrayıp yüzünü yukarı kaldırdı. Gülümseyerek "Bu gece bana bir şans ver" dediğinde Sidem'in "Tamam" demekten başka bir çaresi yoktu.

"Süper" diyen Bartu "Şimdi benim derse gitmem gerekiyor" diyerek eğilip genç kızın yanağını öptü. "Akşama görüşürüz" diyerek veda ettikten sonra Sidem'i orada bırakarak diğer tarafa doğru ilerlemeye başladı. Ellerini cebine atıp keyifle ıslık çalarken kendi kendine gülümsüyordu.

Bartu'nun Sidem'i öptüğünü gören Korkut öfkeyle oradan ayrılmış ve hızlı adımlarla koridoru geçerek aşağı inmişti. Okuldan çıkarken telefonu çalmaya başladığında elini cebine atarak telefonu çıkarttı.

Sidem'in aradığını görünce aramayı meşgule atarak yürümeye devam etti. Otoparka doğru gidiyordu ancak saatine baktığında Ozan'ın dersinin bitmesine daha vardı. Olduğu yerde durup etrafına baktı. Lanet olası okulda bir saniye daha durmaya tahammülü yoktu. Gerekirse yürüyerek gidecekti.