GENÇLİK ATEŞİ

Bölüm 52

Adel'in yokluğunda Derin derslerde yalnız kalacağını düşünmüştü ancak düşündüğü gibi olmadı. Derin dersler tekrar başladıktan sonra sınıfta kimin olduğuna bakmadan boş bulduğu bir köşeye çekilmiş, kısa süre sonra da Ozan yanına gelmişti.

"Merhaba" diyerek genç kıza selam verdikten sonra ders kitaplarını sıranın üstüne bırakıp çizim defterini çıkartarak karalama yapmaya başlamıştı.

Derin "Merhaba" diyerek çantasından kitaplarını çıkartıp genç adamı izlemeye başladı. Birlikte geçirdikleri son geceden sonra doğur düzgün haberleşememişlerdi. Ozan birkaç defa ona mesaj atmıştı ancak genç kız yaşadıklarının etkisiyle doğru düzgün cevap vermemişti.

Çok fazla şey konuşmak istese de sessizce Ozan'ı izledi. Genç adam onu izlediğinin bilincinde olsa da kafasını çevirip konuşmadı. Belki de o da Derin'in konuşmasını bekliyordu.

O gün ve daha sonraki günlerde hep yan yanaydılar. Bazı derslerde Nilay da hoşnutsuz yüz ifadesiyle onların yanında oturuyordu. Selamlaşmak haricinde konuşmuyorlardı. Ancak Derin her geçen gün soluyordu ve Ozan bunu fark ediyordu. Sonunda bir gün daha fazla dayanamadı ve ders bitiminde oturduğu yerde Derin'e döndü.

"Neler oluyor?" diye sorduğunda genç kız kaşlarını çatarak ona dönüp "Anlamadım" dedi.

Ozan oturduğu yerde tamamen ona dönerken "Neyin var? Eskisi gibi değilsin" dediğinde Derin hafifçe gülümseyip "Eskiden nasıldım?" diye sordu.

"Işıldıyordun" dedi Ozan. "Yaşadığın tüm zorluklara rağmen parlıyordum ama artık parlamıyorsun. Neyin var Derin? Yardım edebileceğim bir şey var mı?"

Derin neredeyse tamamen boşalmış sınıfa baktıktan sonra Ozan'a yaklaştı. "Aslında var" diye fısıldadığında Ozan da ona doğru yaklaşmıştı.

Tedirgin bir şekilde ellerini birleştirip parmaklarını sıkan Derin "Sen bıraktığını söylemiştin ama bana o şeylerden bulabilir misin?" dedi.

Ozan'ın kaşları çatıldı, "Neylerden?" derken Derin'in düşündüğü şeyi sormadığını umut etti.

Derin titreyen elini saçına kaldırıp etrafına tedirgince bakarken saçlarını kulağının arkasına attı. Tekrar Ozan'a döndüğünde "Düşünmemeye, hissetmemeye ihtiyacım var Ozan" dedi.

Sesindeki çaresizlik Ozan'ın içine işledi. İstediği şeyin uyuşturucu olduğuna emin olduğundaysa kahroldu.

"Derin sen benden ne istediğinin farkında mısın?" diye tısladı genç kıza doğru.

Onun verdiği tepkiyle geri çekilen Derin hızla ayağa kalkıp sıradaki kitaplarını toplarken "Söylediklerimi unut" dedi ancak çok geçti.

Ozan kolunu tutup onu sertçe kendine çevirdi. "Sakın bana o pisliğe bulaştığını söyleme" derken sesi titriyordu. Son zamanlarda Derin'in çöküşünün sebebi uyuşturucu muydu?

Derin cevap vermek yerine kafasını iki yana sallarken "Çek elini kardeşimin üstünden!" diye bağıran Doruk'un sesi duyuldu.

Hızla kapıya bakan Derin, Doruk'un onlara doğru koşar adım yaklaştığını görünce korkuyla "Lütfen ona bir şey söyleme" diye fısıldadı.

Ozan hala Derin'in kolunu tuttuğunu fark ederek elini geri çekti. Doruk ile yüzleşmek için arkasını dönerken Derin çantasını ve sıradaki kitaplarını alıp onun önüne geçti.

Doruk ile Ozan arasına girerek "Sakın ona saldırmaya kalkma Doruk" dedi.

Abisi ona bakarak "Senin kolunu sıkıyordu. Ne cüretle ha!" dediğinde Derin "Seni ilgilendirmez. Gidelim" diyerek onu göğsünden itip kapıya doğru döndürdü.