GENÇLİK ATEŞİ

Bölüm 44

"Ara tatilde ne yapacaksın?" diye sordu Adel, yanında geldiğinden beri ağzını bıçak açmayan Derin, donuk gözlerle ona baktı.

Adel kaşlarını çatarak genç kıza bakarken "Sen iyi misin?" diye sordu.

"Bizi neden oraya götürdün Adel?" diye karşılık verdi Derin.

"Ben..." diye başlayan Adel'in cümlesini "Amacın neydi?" diye sorarak kesti Derin.

Oturduğu yerde kıpırdanan Adel elindeki telefonu masaya bırakıp oturduğu yerde arkadaşına doğru dönerek konuşmaya başladı. "Ne demek istiyorsun Derin? Eğlenmek için gittik. Başka ne amacım olabilir? Uzun zamandır birlikte vakit geçirmiyorduk. En son Paris'te ki gece eğlenmiştik, aynı geceyi tekrar yaşarız diye umut etmiştim"

Derin hiçbir şey söylemeden önüne döndü. Donuk gözlerle karşısına bakarken "Ozan'ın orada olduğundan haberin yok muydu?" diye sordu.

"Tabi ki hayır! Nereden bilebilirdim?" diyen Adel, Derin'e huzursuzca bakıyordu. Bugün genç kızda bir değişim vardı. Eski Derin'e benzemiyordu. Her şeyi fazla sorguluyor, fazla ruhsuz görünüyordu. Adel ürktü. Derin onun samimiyetinden şüphe mi duymaya başlamıştı?

Sessizliğini koruyan Derin'e "Neyin var?" diye sordu.

Derin karşısına bakmaya devam ediyordu. Adel kafasını çevirip onun baktığı yöne baktı. Görünürde tanıdık kimse yoktu. Duvar kenarındaki birkaç masa vardı. Okulun ana kafeteryasındaydılar. Bütün kampüslerin ortasında bulunan büyük kafeterya her bölümden öğrenciyi ağırlıyordu. Diğerleriyle farklı bölümlerde okudukları için hepsi burada toplanırdı.

Derin dersten önce burada kahve içmek istediği için gelmişlerdi ancak kahvelerini alalı yarım saat olmuş olmasına rağmen genç kız bardağına dokunmamıştı.

Adel bir terslik olduğunu anlamıştı ama sebebini kestiremiyordu.

Derin'e yine babasıyla ilgili bir durum olup olmadığını soracakken kafeteryaya giren ikili dikkatini çekti.

Sidem ve Bartu el ele içeri girmişti. Görüntü aynı filmlerde bir sahneye giriş yapan havalı çiftler gibiydi. Bartu etrafa selam vererek biraz önden yürüyor, Sidem ise saçlarını ve mini eteğinin eteklerini savurarak burnu havada etrafına ukala bakışları atıyordu.

Adel beklemediği bu durum karşısında şaşkınlıkla "Bunlar barıştı mı?" dediğinde Derin ona dönüp "Neden şaşırdın? Çocukluktan beri birlikteler, aralarına birinin girmelerine izin vereceklerini mi sandın?" dedi.

Genç kızın sözleriyle Adel gülümseyerek ona döndü. Derin'in donuk bakışlarına karşı gülümserken "Doğru ya siz aranıza birinin girmesine izin vermezdiniz değil mi?" dedi.

Derin'in gözleri kısıldığında Adel gülümseyerek önüne döndü. O sıra yanlarına gelen Sidem "Selam" derken yanındaki Bartu da "Selam kızlar" dedikten sonra masadaki boş sandalyelere oturmuşlardı.

Adel "Selam" dedikten sonra gülümseyerek "Sizi tekrar bir arada görmek güzel" dediğinde Sidem ağzının içinde bir teşekkür mırıldandı. Bartu ise gülümseyerek sandalyesini Sidem'e yaklaştırdıktan sonra genç kızın dudaklarına küçük buse kondurdu. Tekrar Adel'e dönerken "Biz ayrılamayız" dedi.

"Mutlu olmanıza sevindim" diyen Adel ikiliyi izliyordu. Sidem ne kadar belli etmemeye çalışsa da gergindi. Bartu onu öptüğünde zoraki bir şekilde gülümsemişti. Bartu ise fazla rahat görünüyordu. Fazla mutlu... Adel ikilinin ilişkisini çözümlemeyi sonraya bıraktı. Şimdi yanında daha büyük bir sorun vardı. Derin. Genç kız normal değildi ve bu davranışları onu ürkütmüştü.