Bölüm 41

1.3K 265 41
                                    

Doruk kardeşinin çantasıyla karakoldan çıktığında burnundan soluyordu. Adel'i aradı ama genç kız cevap vermedi. Şansını tekrar denedi ve arama telesekretere düştü. Doruk burnundan soluyarak telefonu kulağından çekip elinin içinde sıktı.

Öfkeli adımlarla arabasına binip kardeşinin küçük çantasını açıp telefonun çıkarttı. Birkaç şifre denemesi yaptı ama başarılı olmadı. Derin şifrelerini değiştirmişti.

Derin'in telefonunu çantasına koyarak çantayı yan koltuğa attı. Kendi telefonunu çıkartarak bu sefer Sidem'i aradı. Sidem'in telefonu da telesekretere düştüğünde sinirle direksiyonu yumrukladı.

Telefonu çalmaya başladığında heyecanla ekrana baktı ama babasının aradığını görünce kalbi korkuyla tekledi.

"Efendim" diyerek telefonu cevapladığında babası "Kardeşini bulabildin mi?" diye sordu.

"Hayır, eşyaların karakoldan aldım. İfade vermesi için karakola gelmesini istediler ama avukat kalan işlemleri halledebileceğini söyledi. Ben de karakoldan çıktım Derin'i arıyorum."

"Kardeşinin orada ne işi vardı Doruk?"

"Bilmiyorum baba, arkadaşlarıyla heyecan aramaya çıkmış olmalılar. Biliyorsun Sidem de Adel de biraz çılgın."

"Adel" dedi babası tükürürcesine. "O kız tehlikeli Doruk. Eminim bu onun başının altından çıkmıştır."

Doruk kaşlarını çattı. Babası ilk defa Adel hakkında bu kadar kötü konuşuyordu. Oysa ilk gördüğü zaman genç kıza büyük bir hayranlık duymuştu. Şimdi ne değişmişti? Adel, Derin'in Fransa'ya gitmesine yardım ettiği için mi babası ondan nefret ediyordu?

İstemsizce Adel'i koruma dürtüsüne engel olamadı ve "Tek başına Adel suçlu olamaz baba. Eminim kızlar da itiraz etmemiştir. Son zamanlarda Derin'in farklı davrandığını biliyorsun. Artık eskisi gibi değil" dedi.

"Her neyse" dedi babası umursamazca. "Onu bulup eve getir. Derin Hanım artık sınırlarını aştı. Kardeşini bulmadan eve gelme Doruk. Bu akşam için sende cezalısın, kardeşine sahip çıkmalıydın"

Babası telefonu kapattığında Doruk titredi. "Lanet olsun!" diye fısıldadıktan sonra Bartu'yu aradı.

Olanlardan habersiz olan Bartu büyük bir neşeyle telefonu açtı. "Sonunda istediğimiz oldu. Polis baskını başarılı olmuş, az önce oradan geçtim mekanı mühürlemişler. Bu sefer gönderdiğimiz adamlar işini doğru yapmış"

"Kızlar da oradaymış Bartu."

"Hangi kızlar?" diye sordu Bartu, Doruk'un kızlar derken Sidem ve Derin'i kastetmediğini düşündü. Çünkü onların öyle bir mekana gitmeyeceğini biliyordu.

"Sidem, Adel ve Derin" diyen Doruk, arkadaşının ardı ardına küfrettiğini duydu.

"Karakoldalar mı?" diye soran Bartu'ya "Hayır, Adel ben gelmeden biraz önce çıkmış. Derin'in eşyalarını orada bulmuşlar ama kendisi yok. Sidem'den hiçbir iz yok ama onun da orada olduğuna eminim." diye cevap verdi.

"Adel nerede olduklarını biliyordur"

"Adel telefonumu açmadı. Tekrar aradığımda da telefonu kapalıydı. Şimdi evine gideceğim, Sidem'in de telefonuna ulaşılamıyor"

"Tamam ben de geliyorum, orada buluşuruz" diyen Bartu telefonu kapattığında Doruk arabayı çalıştırıp yola çıktı.

Adel'in evine geldiğinde kapıyı bir görevli açtı. Adel'in o gün erken saatte çıktığını ve bir daha eve gelmediğini öğrenen Doruk'un sinirleri her geçen saniye daha da artıyordu.

GENÇLİK ATEŞİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin