Kardan Bey

1K 53 45
                                    

"Neden kıyafetlerinizi değiştirmediniz?" dediğinde herkes yerinden kalkmaya başlamıştı.

"Beş dakikanız var salonda herkesi spor kıyafetleri ile göreceğim." Diyerek sınıftan çıktığında arkasından taklidini yaptım.

"Emredersiniz spor hocalarının en karaktersizi," diyerek arkasından seslendiğimde Ekin ve Umay gülmeye başlamıştı.

"Sümeyye hocayı görünce modu geri geldi."

"Söyleme şu kadının adını resmen varlığı beni öfkelendiriyor." Dediğimde Umay gülerek kolunu omzuma atmıştı.

"Yürü bakalım o muhteşem beden hocası seni aşağıda bekliyor." Dediğinde Umay'a ters bir şekilde baktım.

"Kara listeme girmek istemiyorsan şu şirret kadını söyleyip durma Umay." Dediğimde İlker ve Onur'un da güldüğünü duymuştum. Sınıftan çıkıp aşağı kata inerken Onur konuşmaya başladı.

"Bence abartıyorsun normal, diğer hocalardan işte," dediğinde gözlerimi devirdim.

"Ya sorma pırlanta gibi hoca değil mi? Lan taktığına takıyor bir kere dersine topuklu botlarımla geldiğim andan beri gözü üzerimde," dediğimde İlker gülerek yüzüme baktı.

"E haklı topuklu botlarla mı gelinir?"

"Geç kalıyordum unutmuştum. Normal insan gibi davranabilirdi. Sırf öyle geldiğim için okulun bahçesinde üç tur koşturdu." Dediğimde Ekin gülerek yüzme baktı.

"Hatırlıyorum üstüne hocaya 'iki tur daha atabilirim' demiştin." Dediğinde başımı salladım.

"Geri zekalı demek istemiyorum ama öyle, benim sürekli giydiğim topuklu ayakkabılarla yorulacağımı sandı. Ben o topuklu ayakkabılarımla Kıraç'tan kaçtığımı bilirim. Ama onu dediğim de yüzünün aldığı ifadeyi hiç unutamıyorum. Eziyet etmeye çalıştı ama bana spor gibi gelmişti." Dediğimde soyunma odalarına gelmiştik.

Onur "Harbi normal bir kız değildin kaktüs." Dediğinde gülümseyerek ona baktım.

"Biliyorum ve bunu iltifat olarak kabul ediyorum Tazmanya canavarı." Dediğimde gülerek onlardan ayrılıp soyunma odasına girmiştik.

Umay ve Ekin üzerlerini değiştirip salona geçerken bende saçlarımı toplayarak soyunma odasından çıkmıştım. Çıkar çıkmaz onu duvara yaslanmış bir şekilde bulmuştum. Oflayarak yanından geçerken peşimden gelmeye başlamıştı.

"Saçlarını bağlama." Dediğinde gözlerim ona kaymıştı.

"Sana ne," dediğimde elini saçlarıma atacaktı ki geri çekilmiştim. Ama uzattığı kolunda siyah bir toka görmüştüm.

"Kızım saçların tepeden bağladığında başın arıyor."

"Tamam bende diyorum ki sana ne. Seni ilgilendirmiyor." Diyerek salona geçtiğimde Kıraç'ın arkamdan söylenerek geldiğini duymuştum. Sıraya geçtiğimde o gıcık hoca gelip hepimizi kontrol etti ve sağ baştan diyerek yoklamamızı almıştı.

"Bugün voleybol atışlarını yapacaksınız." Diyerek hepimizi altışarlı gruplara ayırmıştı ve sadece Umay'la aynı gruba düşmüştüm. Diğerleyse aynı gruptaydı. Hepimiz tek, tek sıra halinde dururken burnuma ilişken kahve kokusuyla omzumun arkasına bakmıştım.

Gülere bakıyordu. Pislik düşe, düşe onunla aynı gruba düşmüştüm! Hayır bende şans olsa en başta bunu tanımazdım.

O iğrenç Sümeyye hocanın boynunda olan düdüğü öttürdüğünde elimizde ki toplarla duvara atmaya başlamıştık. Manşet vurup arkaya geçiyorduk. Hepimiz sırayla atarken Sümeyye Hoca bizleri izliyordu. Ekin ve Onur'a atışları tekrar gösterdikten sonra bizim olduğumuz yere gelmiştik.

Siyah Leke (+18)Donde viven las historias. Descúbrelo ahora