BAĞIMLI

Bölüm 4

Sabah uyandığımda kendimi kötü hissediyordum. Nefes almaya çalıştığımda burnumun tıkalı olduğunu fark ettim. Boğazım da ağrıyordu.

Dün gece dışarıya şortla çıkmıştım ama hava o kadar soğuk değildi , yani üşümemiştim. Belkide ben hissetmemişimdir. Öksüre öksüre odamdaki banyoma girdim. Elimi yüzümü yıkayıp dişlerimi fırçaladım. Banyodan çıkıp dolabımın önünde durdum.

Mavi bluzumun altına koyu mavi bir şort seçtim ve pijamalarımı çıkarıp seçtiklerimi giydim. Saçlarımı taradım ve her zamanki gibi dudak balmı ve rimelimi sürüp çantamı aldım.

Komidinin üstündeki telefonumu elime alıp saate baktım.

08:20

Dersimiz dokuzda başlıyordu. Selin birazdan gelirdi. Aşağı inip bizimkilere günaydın dedim. Mutfağa gidip ilaç kutusunu karıştırdım. Hiç bir şey bulamayınca geri kapattım.

" Ne arıyorsun Peri? "
" Biraz halsizim ve başım ağrıyor. Bu yüzden ilaç arıyordum "
" Akşam işten gelirken babanla alışveriş yapacağız. Dönüşte eczaneye uğrar sana ilaç alırım " dedi gülümseyerek.
" Tamam " dedim ve kapıya yöneldim.

Ayakkabılarımdan birini seçerek giydim ve dışarı çıktım. İki dakika aşağıda bekledikten sonra tanıdık araba karşımda belirdi.

" Günaydın " dedim ve ön koltuğa bindim.
" Sanada günaydın " dedi gülümseyerek. Öksürmeye başladığımda çantamda duran suyumu alıp bir yudum aldım.
" Hasta mı oldun? " diye sordu yola bakarken. Kafamı salladım ama bunu görmeyeceğini bildiğim için evet dedim.
" Geçmiş olsun "
" Sağol "

Otoparka arabayı park edip arabadan indik. Karşı sırada dün gördüğüm Emirin arabasını görünce durdum. Dün beni taciz eden adamı dövdüğü daha sonra beni arabasına kadar taşıdığı an geldi gözümün önüne.

" Bir şey mi oldu? " dedi Selin.
" Hayır sadece dalmışım " dedim ve Selinin yanına gidip koluna girdim.

Beraber sınıfa gidince dünkü yerimiz yerine Emirin arkadaşlarından Atakan ve Barışın oturduğu en arka sıranın yan tarafındaki en arkaya geçtik. Burası cam kenarıydı. Selin cam kenarına geçti.

İçeriye Emir ve arkadaşları girince göz ucuyla onlara baktım. İlk defa erken gelmişlerdi. Emir çok yakışıklı olmuştu. Tövbe Allahım ne diyorum ben. Emir ve Mert , Atakan ve Barışla yer değiştirmişti.

Hocada sınıfa girince ders başladı. Dersimiz edebiyattı ve ben bu derste normalde hep uyurdum ama önümüzde önemli bir sınav olduğu için dersi dinlemek zorundaydım. Hoca tahtaya ne yazsa bende onları kendi defterime not ediyordum.

Emirin gözlerini üzerimde hissedebiliyordum. Ne olurdu Mert benim olduğum tarafa geçseydi. Rahatsızca yerimde kıpırdandım ve bacaklarımı Selinin olduğu tarafa doğru getirdim.

Zil çalınca yine Selinle kantine gittik. Hava sıcak olduğu için tostlarımızı ve ayranlarımızı alıp bahçedeki banklardan birine oturduk.

" Dün eve gidince ne yaptın? " diye sordu. Genelde sevgililer birbirlerine böyle sorular sorardı. Selinin böyle bir şey sorması komiğime gitmişti.
" Dışarı çıktım " dediğimde kaşlarını çattı.
" Benide çağırsaydın keşke beraber takılırdık "
" Aslında çağırıcaktım ama eve erken gittim "
" Tamam " dedi ve tostunu yemeye devam etti.

O sırada gözlerimi bahçede gezdirdim. Herkes banklarda muhabbet ediyordu. Okulda gereğinden fazla bank vardı. Ama hepsi de doluydu. Karşı tarafta oturan Emiri ve arkadaşlarını görünce orayı incelemeye başladım.

Bankın etrafında bir sürü kız vardı. Bütün kızlar Emir ve diğerlerine bir şeyler anlatıyordu. Ama sadece Emir dinlemiyordu. Hele bir tane kız var nerdeyse Emirin dizinin üstünde oturuyordu.

Ne o kıskandın mı? Ne kıskanıcam onu be. Kendini beğenmiş ukalanın teki işte. Bence kıskandın. Çokta yakışıklı maşallah. Neresi yakışıklı onun. Çarpılacaksın.

" Duydun mu beni? " Selinin beni dürtmesiyle içimdeki tartışmadan kurtuldum.
" Pardon dalmışım. Ne demiştin "
" Sen bugün ne kadar çok dalıyorsun. Diyorum ki akşam sinemaya gidelim mi? " dedi. Sinemaya gitmeye bayılırdım.
" Tamam gidelim. Sinemaya bayılırım zaten " dedim heyecanlanarak.

~~~

Günün sonunda bir kaç derste uyumuş bir kaç derste de not almıştım. Arada bir yine Emir bacaklarıma bakmıştı ve ben onun bakmaması için Selinle neredeyse elli kez yer değiştirmiştik.

Selinle baya kaynaşmıştık. Hobilerimizden, neylerden hoşlandığımızı, neylerden hoşlanmadığımızı, korkularımızı ve daha birçok konuyu konuşmuştuk.

" Hangi alışveriş merkezine gidelim? " diye sordu kemerini takarken. O sırada bende kemerimi taktım.
" Bilmem. Buraları bilmediğim için sen nereye girmek istersen oraya götür " dediğimde tamam anlamında kafasını salladı.

Yirmi dakikalık süren araba yolculuğundan sonra sonunda okulun biraz ilerisinde olan alış veriş merkezine geldik. Arabayı park edip aşağı indik ve içeriye girdik.

Sinema katına gittiğimizde gördüğümüz görüntü ile şoka uğradık. Hayır yani, okul çevresinde başka alışveriş merkezi yok muydu?