23.58

Bölüm 21: "Kıyım"

Kelime anlamı;
Kıymak eylemi.

Bölüm Şarkıları:

Heartless Bastards – Only For You

Azam Ali – From Heaven To Dust

BÖLÜM 21: "KIYIM"

❄❄

Parmak uçlarımda ölümün bekçiliğini yapan duaların fısıltılarını işitiyor gibiyim. Yoksa tenime değen bu rüzgârın bir kadının saçlarından kopan tel olmadığına inandıramaz kimse beni. Bir kapının eşiğindeyim, kapının üzerine domuz yağı sürmüşler. Eşikten geçersem büyüleneceğim, kaderimin rotası şaşacak. Kaderimin ucuna uçurtma ipi gibi ateşten yaratılanlar takılacak.

Saç diplerimden yükselen bu koku kanın metalimsi bileşenlerinin varisi. Bu sırtıma tüylerini örten baykuşların bana ördüğü pelerin mi yoksa beni bu denli terleten? Peki ya kanıma karışan hangi akrebin zehri? Gökte olanın mı, yerin altında toprak kazanın mı?

Gökte kanlı ay, denizin üzeri cayır cayır yanıyor. Yerde bir böcek ayağımın altında ezilmemek için koşuyor. Gözlerimin perdesine iki seçenek düştü.

İlki böceği ezme, bırak yoluna gitsin, nasılsa senden güçsüz senden korkuyor oldu.

İkincisi böceği ez, kırılan kemik seslerini safi bir hazla dinleydi. Senden korkuyor çünkü ona zarar vereceğini biliyor. Bildiklerini ondan sakınma.

İkinci sesi dinledim ve ayaklarımın ucundan uzaklaşmasına izin vermeden canını aldım. Tek bir adımımla canını bana teslim etti.

Parmak boyu kadar bile olmayan bir canın, günahına girdim. Üzerime ahını bulaştırdım ve bilmem kaç kemiğini gece karanlığında ona işittirerek kırdım. Ruhum şeytanla anlaşma yaptı, ben Evrem'i kaybettim.

"Evrem kendine gel artık!"

Harun bana bilmem kaçıncı kez sesleniyordu ama ona cevap vermemek konusunda kararlıyım. Yıkımımı başlattım durmayacağım!

Kararlı adımlarımın arkasına saklanan korkaklığımla arabaya doğru ilerledim. Harun arkamdan yürüyordu. Benim adım seslerime onun telaşlı adım seslerinin karışmasını bile umursamadım.

Rüzgâr tenime değdi, derim kamçılandı. Saçlarım yüzüme yapışsa da önemsemedim ve hissedebildiğim tüm duygularımın hissiyat denizine saldım kendimi. Biraz daha açılırsam bu hissiyat denizinde boğabilir miyim kendimi? Ya da denizin içine gömebilir miyim yara bere içinde kalmış aciz bedenimi? Biraz önce bir kıyım yapıldı gözümün önünde ve ben içimdeki insanlığımı kaybettim. Ruhumda sayısız delik, sayısız boşluk var. Ben onları kapatmaya çalışırdım önceden beni biliyorsunuz lakin şimdi o yaraları kapatmayı düşünmeye dahi mecalim yok.

Ruhum köprücük kemiklerime salıncak kurmuş, kafasını vuruyor sert kemiklerime. Ruhumun kafatası zedelendi, yüzünden oluk oluk akıyor düşüncelerinin kanı lakin buna rağmen salıncaktan inmeye tenezzül dahi etmiyordu. Hâlbuki bir dokunsanız eğilecek kadar yumuşak benim kemiklerim.

Ayağımın altında ezilen taşların sesleri tırmandıkça kulaklarıma, öfkem dizlerini kırmak uğruna koşarak asıldı saçlarıma. Ben birazdan yiteceğim ve bu benim suçum olmayacak.

"Evrem dur!"

"Kes sesini Harun!"

"Evrem tek bir adım atarsan kıyamet kopar!"