Mahkeme....Annem ve Babam ayrılıyor mu?

116 9 59
                                    

  multi de ŞADAN HANIM  ayrıca bu bölümde bakalım Leyla ne yapacak?

 Babam iki haftadır köyden gelmemişti şimdiye kadar hiç bizden bu kadar uzak kalmamıştı sık sık annemi araması annemin bir köşede gizli, gizli anlamaları beni oldukça tedirgin ediyordu. ''Kim bilir o kötü adam babama ne yapmıştı Dede ,dede değil mübarek gulyabani''😂😂😂😂

     Benim tükenmez sorularım sonunda annemi bunaltmıstım ve bizleri de alıp hafta sonu tatilinde köye götürmeye ikna olmuştu kendi de pazartesi olacak olan mahkemeye katılıp durumu yakından takip etmek istiyordu.
   Babamın bizleri çok özlediğini düşünüyordum oysa babam adeta bizim gelmemiz için çeşitli sebepler bulmuştu.Havanın soğuk olması, bizim derslerimiz ve son olarak da araç yok demişti ama bunların hiç biri annemi ora gelme fikrini değişmemişti.Annem kafasına koyduğunu yapardı nitekim öylede olmuştu bizi köye Atıf amca  götürecekti kendisi babamın kuzeniydi.

     Bu köy yolculuğu bana iyi gelecekti sırtımda hala Ecenin attığı mızrağın acısı duruyordu.Bana bunu nasıl yapardı oysa ben onu yıllarca kardeşlerinden ayırmamıştım ama o Sıladan bile daha tehlikeli çıktı ve canımı öyle çok yaktı ki bundan sonra kimseye güvenebileceğimi sanmıyorum.Ya Ata ilk kalp ağrım ilk adanışım. Annem aldatılmanın yalan kadar can yakmadığını anlatmıştı bir keresinde oysa ben şuan her ikisini aynı anda yaşıyordum.Bu hayatta dosttum dediğim tek kişi bana yalan söylemişti.Bazen gözün mi inanırsın oysa duyduğunamı deseler ben hep gördüğüme dedim ama sevdiğimi bu şekilde görmek istemezdim..

    O sabah erkenden uyanmıştık öyle ki,her zaman erken uyanan Ela bile yataktan kalkmakta zorlanmıştı.Annem bir yere gidilecekse her şeyin vaktinden tam bir saat önce hazır olmasını isterdi çünkü ona göre beklemekte bekletmekte çok büyük bir ayıptı.Atıf amca tam vaktinde gelip bizi evden aldı her zamanki gibi hepimizle ufak şakalaşmadan da geçmedi.Yol boyunca annemin elinden telefon hiç düşmedi bir an babamla mesajlaştığını düşünsem de daha sonra konuştuğu kişinin bir avukat arkadaşı olduğunu anlamıştım.

       Köye geldiğimizde hava cidden şehre göre daha soğuk ve sertti.Bu kez bizi karşılamaya dedem gelmişti üstelik bana ve kardeşlerime tek tek sarılıp hepimizi öpmüştü asıl ilginç olansa benim duyduğum kadarıyla ilk kez anneme kızım diye hitap etmişti.Bu durum annemi de şaşırtmış olacak ki yüzündeki şaşkınlığı gizleyemedi.Anlaşılan babamın burda kalması bazı taşların yerini değiştirmişti. Babaannem her zamanki gibi hepimizin sevdiği yemekleri bizzat kendi eliyle yapmıştı( mantı,içli köfte ,sarma,içli pilav)ilk odalarımıza geçip dinlendikten sonra akşam yemeği için masanın  etrafında toplandığımızda ilk söz alan dedem olmuştu.

.........Hoş geldiniz.Nasılsın kızım yolculuk nasıl geçti diyerek anneme döndü

.........Hoş bulduk baba yolculuk iyiydi kusura bakmayın size de bu kadar zahmet verdik ama Ömer uzun süre gelmeyince ben ve çocuklar biraz telaş yaptık malüm özledik de dedi.

...........Ne zahmetti duymamış olayım burası sizin eviniz ayrıca sana geçmişte yaptıklarım için özür dilerim.Ben böyle gördüm böyle yetişdim 

   ...........Estağfurullah baba ne özürü ben her şeyi unuttum bile

            Sofra keyifli bir şekilde geçerken ansızın çalan kapıla herkes gerildi bu saatte kim olabilirdi bu Köy yerinde kimse kimseye geleceği zamanı söylemez cat kapı giderdi ama saat epey geçti bu saatte kapı iki şey için çalardı ya Hastalık yada olan üstü birşey Dedem biri şu kapıya baksın demesiyle yerimden kaldım.Kapıyı actığım da son derece güzel siyah saclı beyaz tenli koca gözleriyle bana bakan bir kadın kadınla burun buruna geldim.

KESKE (Gerçek Bir Olay)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin