Bölüm 40

3.9K 465 131
                                    

Öncelikle doğum günümü kutlayan herkese çok teşekkür ederim.

Yaklaşık 250-270 kişilik bir okuyucumuz varmış. (Wattpad ve Mangatr toplam) bence iyi :).

--------------------------------

Baqdall sinirlenerek "Zevzek zevzek konuşma! Nereden buldun bu Dryadı?"

"Nereden olacak, köle ticaret alanından."

"Çocuklar, kızı alın temizleyin giydirin. Sonra bana yollayın."

Altair pis pis sırıtarak "Tövbe tövbe! İhtiyar kudurdun mu? Hiç yakıştıramadım sana."

"Lan velet! Ağzımı bozdurma zorla. Kız kimdir nedir onu öğrenelim, diyorum."

"Haa! Öyle desene bende şey sandım.

"..."

"Neyse beni de çağır. Bende dinleyeyim. Ha yok yalnız sorgulayacağım. Özel sorularım var dersen anlarım."

"Altair! Defol elimden kaza çıkacak!"

"Tamam ya!"

Altair gülerek giderken "İyi oldu bu. Bu sayede Chengiz'in yokluğunu fark etmedi." diye mırıldandı.

Bir süre sonra Altair'in kapısı çalındı. Gelen kişi Chengiz'di. Yanında da bir kişi vardı. Altair tuhaf tuhaf adama bakıyordu.

"Bu ne olum? G*ten bacaklı bu. Sende hiç anlamıyorsun ha bu işten. Çok aç köle gördüm. Böyle vitaminsiz kalanını hiç görmedim."

"Efendim kendisi bir cücedir."

Altair eliyle adamın boyunu işaret ederek "Cüce olduğunu görememek için kör olmak lazım zaten." dedi.

"Öyle değil efendim. Irkı cüce. Kendileri doğuştan madenci sayılırlar."

"Ha! Bitki şimdi de cüce daha neler göreceğiz acaba?"

"Bitki?"

"Sen görmedin daha tabii. Neyse anlatın bakalım."

"Adı Demir Döven Tosk. Kendisi iyi bir madenci."

"Tanıştığımıza memnun oldum efendim."

"Ee devam edin."

"Efendim şehrin dışında yarım günlük mesafede bir dağda bol miktarda demir madeni varmış. Maden güçlü bir canavarın yuvası haline gelince terk edilmiş. Tosk zamanında orada çalışıyormuş. Madeni görmeye gideceğiz yarın."

"Canavar işi kolay. Ben hallederim. Yalnız bana biraz daha uzakta başka bir demir madeni daha lazım."

"İkinci bir maden mi? Niye efendim?"

"Lazım la sen bul! Gizli bir maden ocağı olacak. Çalışanların hepsi köle olacak."

Tosk kalın siyah sakalını okşayarak "İki günlük uzaklıkta sıradağlar var. Orada da demir madeni olabilir. Bakarız efendim."

"Güzel. Yarın gidin. İki madene de bakın. Sonra bana haber verin. Gidip yaratığı ele geçireyim."

Tosk biraz çekingen vaziyetle "Efendim... Şey yalnız yaratık çok güçlü. Onu yenmek için büyük bir birliğe ihtiyaç duyabiliriz."

"Ala ala... Neymiş ki bu yaratık?"

"Evrim geçirmiş bir dağ slarkı var."

"Slark? O ne ki?"

"Daha önce hiç görmediniz mi?"

"Yoo! Kafamda da bir şey canlanmadı."

"Kurbağa benzeyen bir tür canavar efendim."

Bir Türk Fantastik Dünyaya Giderse...Where stories live. Discover now