-4-

27.7K 1.6K 178
                                    

-kız isteme-

Eğer ki Mert Ayaz'a "nasıl bir kızla evlenmek istiyorsun"diye sorsalar dı, vereceği cevapta Elif  kesinlikle yoktu.
Kız evine geldiklerinde gördükleri şatafat kafalarını epey karıştırmıştı. Elif ile Mert Ayaz arasındaki fark gözle görülür cinstendi .Hani derler ya 'Dağlar kadar fark var 'diye hah işte bu söz farkın en iyi özetiydi.
Bir kere kız başlı başına bir prensesti.
O neydi öyle karşılarken ki harekeri! ciddiyetsiz bir şekilde "Hoş geldiniz"deyip yanlarından ayrılması....diyecek birşey bulamıyor du Mert Ayaz.

Çok fena bozulmuştu bu duruma Mert Ayaz,  hem ciddiyetsiz bir şekilde davranmış hemde mini minnacık etekle karşılamıştı. Bu kızı mı layık görmüştü annesi  biricik oğluna?  Mahalledeki o ' hanım hanımcık ' kızlara ne olmuştu? Kala kala bu şımarık prensese mi kalmıştı.?

Geldiklerinden beri kendi kendini yedi bitirdi, "Ah Mert Ayaz ah hakettin sen bunları yıllarca sen ananı oyala işte böyle kalırsın tenezzül edipte bakmayacağın kıza "
Yüreğinin her köşesi pişmanlık doluydu.

Elif'in ciddiyetsiz hareketlerine tezat annesi ve babası çok iyi karşıladılar onları. Öyle ki Ekrem Bey ve Şermin Hanım hürmette ve misafirperverlikte bir birbirleriyle  yarıştılar adeta....

Konağın içi dışından da şatafaylıydı. Krem renginin hakim olduğu duvarlar , insanın bakmaya kıyamayacağı  eşyalar ile uyum sağlanmıştı. Ayaklarının altında yumuşacık bir dokunuş bırakan halıların üzerinde yürümekse çok tuhaf hissettiriyordu .

Ekrem Bey ve Şermin Hanımın yönlendirmesi sonucu salona geçtiler. Koltuklarda yerlerini aldıkları vakit Mert Ayaz'ı hafif bir ter basmıştı bile.
Neyin heyecanıydı bu böyle?
O kapıda gördüğü şımarık prenses için miydi , sırtında ılık ılık damlayan ter damlacıkları ?
Samimiyetsiz hareketleri , alay eder gibi  insanın gözlerinin ta içine bakması,  tarifsiz bir kızdı işte!

Annesinin hafif hafif dürtmesiyle kendine geldi.Ekrem Bey mustakbel damat adayına sorular soruyordu.

"Nasılsınız Rüveyda Hanım? "

"Elhamdülillah iyiyiz efendim,  sizler nasılsınız? "

"Bizler de iyiyiz Elhamdulillah efendim"

"Eee Mert Ayaz,  üniversite de işler nasıl? "

Sorunun ona yönlendirilmesiyle biraz oturuşunu dikleştirdi, "İyi Ekrem Bey"

"Bir sıkıntı yok ya?"

Ekrem beyin ne amaçla bu soruyu sorduğunu pek anlayamadı Mert Ayaz , " Anlayamadım Ekrem Bey?"

Gülümsedi Ekrem bey bakışları Mert Ayaz'ın çakmak çakmak mavi gözlerinde,
" Şermin Hanım şu camı acar mısın ? Mert oğlumuz biraz rahatsız galiba?

Oturduğu koltukta rahatsızca kıpırdandı Mert Ayaz. Konuşmak istiyordu lâkin cevap vermek için hiç bir şey aklına gelmedi nedense ....
Onun yerine annesi cevap verdi,  hafiften bir utanç sardı bedenini.

"Efendim ilk defa bir kız evine geliyoruz,  genç adamdır heyecan yapmıştır "

Neler diyordu annesi böyle?  O şımarık kız için mi heyecan yapmıştı?  'Ah anne  neler diyor senin o tatlı dilin öyle?  ' diye içinden geçirdi.
Mert Ayaz o kız için heyecanlanmamıştı, oturduğu koltukta salonda bulunan karı kocanın vitrin mankeniymişcesine onu baştan ayağı her hareketini dikkatlice inceliyor olmalarından rahatsızdı sadece!

"Kaç yaşındasım evladım. "

"Yirmi dokuz Ekrem Bey. "

Ekrem Bey biliyordu Mert Ayaz'ın yaşını ve bir çok şeyi de,  ama konuşarak bu gergin havayı dağıtmak istiyordu.
"Rabbimizin bize emrettiği hükümleri yerine getiriyor musun evladım.? "

Hovarda  ✔   RaflardaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin