-10-

22.8K 1.3K 93
                                    


-zoraki evlilik-

'Duyduğunu duyma gördüğünü görme' diyenlere ilk defa hak verdi Elif. O gece evlenmek istemiyorum demek yerine Mert Ayaz'ın hatalarını söylemeseydi bu deli adam başına bela olmazdı. ..

Tehditlerle şantajlarla arabaya bindirmişti Elif'i Mert Ayaz . Konuşmak istiyor lakin Mert Ayaz'ın gazabından korkuyordu. Mert Ayaz'ınsa  yanındaki 'yılan 'dediği kız için güzel planları vardı . Onun öyle bir burnunu sürtecekti ki, bir daha o burun havalarda gezemeyecekti.

Belediyenin önünde durduklarında Elif korkuyla etrafına bakındı.  Aklında dönüp dolaşan cevapsız sorularla birlikte, belediyeye niçin geldiklerini marak ediyordu. Lâkin yüreğimi sarmaşık misali saran korkusu yüzünden de cesaret edip Mert Ayaz'a soramadı .

"İn hadi! İnsene kızım neyi bekliyorsun? "

Elif inmek istemedi . Korkuyordu, Elif ömrü hayatında hiç korkmadığı kadar ,şuan Mert Ayaz'dan korkuyordu. O delici masmavi gözler sabırsızca üzerinde dolaşıp,  gözlerinde kilitlendiği vakit istemsizce yutkundu Elif.

Niçin buraya gelmişlerdi?
Mert Ayaz'ın aklında ne vardı anlayamıyordu. Mert Ayaz 'Ya sabır' çekip arabadan indi.Arabanın kapısını fazla gürültü yapmadan çarptı.
Ağır adımlar atarak arabanın etrafını dolaştı.
Elif 'in oturduğu tarafın kapısını açıp ,çatık kaşlarını daha da çatıp kıza baktı.

"Kimliğini ver!"

Elif korkarak karşısındaki deliye bakıyordu. Tam da şu anda tıpkı yaptıkları delilikten farklı gelmemişti!
Sabırsız bir şekilde yüzünü ovuşturup , şaşkın ve korkarak kendisine bakan kıza sinirli bir şekilde bağırdı.

"Kızım versene kimliğini. "

Elif korkuyla biraz koltukta gerileyip ,çantasından kimliğini hızla çıkarttı. Bakışları Mert Ayaz'ın mavilerinde, önüne uzatılan elin avuç içine bıraktı kimliğini.

Karşısında ki adam öfke ile hâlâ kendisine bakıyordu. Ne yapması gerektiğini bilemez bir şekilde, arabadan yavaş hareketlerle indi. Yaklaştı Mert Ayaz'a .

"Ne yapacaksın kimliğimi ?

Mert Ayaz tek kaşı havada kızı süzdü . Demin korkak bir tavşan gibi oturduğu koltuğa sinen sanki bu kız değildi. Ne de cesurca sormuştu?
İfadesiz bir şekilde kıza baktı.

"Kimliğini ne yapacağım seni ilgilendirmez!  Sen sadece sorulan sorulara Evet de yeter...... anladın mı ?
İşime taş koyarsan hastanede söylediklerim birtek baban duymaz, tüm ilçe duyar! İnsan içine çıkamazsın, bilmiş ol !"

Elif'in tüm vücudunu aynı anda birsürü duygu kapladı ..şaşkınlığı da hissetti tüm hücrelerinde utancı da korkuyuda hissetti.

"Benden ne istiyorsun söylesene ... Allah'ın cezası benden ne istiyorsun?"

Korkması diline mani olamadı. Hırsla tuttuğu Mert Ayaz'ın ceketinin yakası, yine Mert Ayaz'ın kuvveti ile avuç içlerinden kurtuldu.
Mert Ayaz, Elif'in bu ani çıkışına çok sinirlendi. Kızı kollarından tutup sarsıp yitti geriye doğru.

"Haddini bil!"

"Yeter anladın mı?  Yeter benimle kedinin fareyle oynadığı gibi oynaman!"

Mert Ayaz,  Elif'in etrafında, elleri cebinde bir kaç tür attı.
"Vay vay vay! Alkış tutmak istiyorum cesaretine!"

Mert Ayaz bu kızın hem korkup aynı anda cesaretli olması hoşuna gitmişti lâkin söz konusu Elif olunca başına açtığı onca işin sorumlusu olduğundan, intikamını almaktan vaz geçmeyecekti....

Hovarda  ✔   RaflardaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin