~22~

20.7K 1.3K 112
                                    

" Bir ben var benden öte "

Bakışları kesişti. Yüreğinde birşeyler kıpır kıpır oldu sanki. Ne de güzel bir bakışı vardı öyle!  Ya konuşurken ortaya çıkan o gamzesi, ben burdayım diye adetta bağırıyordu.
Baktı bir süre karısını gözlerine.

Ara sıra yüreğinde ılık birşeylerin akıştığını farketse de 'Hop orada dur bakalım! Daha işim bitmedi 'deyip yüreğindeki ılıklığı da buza çeviriyordu.

Affedemiyordu kolay mıydı yılların delikanlısına çamur atmak? Sonra da hiç birşey olmamış gibi yoluna yürümek ! Oldu gülüm, oldu canım. Sen sağdan yürü ben soldan !'diyesi vardı.. .

Mahallenin yiğidi bir anda olmuştu Hovarda. ..
Tövbe.... yapmış olsa içi yanmazdı. 'Ulan yedin bir halt koydular adını'derdi.

İçi yansada bağrını kor ateşler sarsada ilk yürüdüğü yol ne ise ondan sapmayacaktı ne bir milim ileri ne de bir milim geriye ... adı bunun intikamsa varsın intikam olsun!

"Efendim? "

"Canım seni çekti.
Bir bakışını,  bir öpüşünü, bir gülüşünü....
Canım gözlerinde kaybolmak çekti. "

Mahçupca ayağını kocasının ellerinden çekti.  Bakışları utangaç ve çekingen odanın her karesinde dolaştı durdu.
Sonra bir zaman kendisine dikkatle bakan Mert Ayaz'ın gözlerine baktı.

"Sever misin şiir ?"

"Severim, ara sırada aklıma geldikçe de söylerim. "

" Şaşırıyorsun  beni.  Bazen bakıyorum dağ adamı oluyorsun,  bazen bakıyorum,  ergen alaycı bir delikanlı,  bir bakıyorum şair ruhlu bir adam ... Sahi kimsin sen ? Ben hangi Mert Ayaz'a inanacağım? "

"Ağrıyor mu ayakların? "

"Birşey sordum ve sen beni geçiştiriyorsun ! "

" İnanmak istediğine inan,  kim olduğumu emin ol zamanı gelince bulursun "

" Gizemli olmayı istiyorsun demek "

"Birşey istediğim yok. Ayağına tuzlu su getiriyorum. Alışık değilsin böyle ayakta durmalara , o yüzden ayakların ağrıyor. "

Bir küçük çamaşır leğeni ile geri döndü. Elif'in ayaklarının tam dibine bırakıp,  tuttu ayaklarını Elif'in soğuk suya soktu. Sanki beyni dumura uğramıştı. Elleri ayağında her dolaşmasında değişik duygular içerisindeydi Elif.

"Beş dakika ayakların suyun içinde dursun, geliyorum hemen "

Neler oluyordu kalbine,  niye sus pus bir köşede atmaya durmuştu öyle?  Hani bu adamdan kurtulmak için çabalayan kıza ne oldu? Her gördüğü vakit,  gülen yüzüne hasretle bakmalara ne demeliydi? 
Değişim mi yaşıyordu Elif yoksa?

"Bence bu kadar yeter "

Refleksle sıçradı.  " Efendim? "

" Ayakların diyorum,  yeter suda beklediği. İyi geldi mi su ayaklarına,  hâlâ aynıysa durumun başka birşeyler deneyelim? "

" İyi .... iyi hissediyorum,  teşekkür ederim " yüzünde yayılan gülümsemesi ile baktı kocasına.
Mert Ayaz omzunda duran havluyu eline alıp,  diğer eli ile de Elif'in ayağını tutup kuruladı. Elif her Mert Ayaz'ın parmakları ayağında temas ettiğinde yüzü şekilden şekle giriyordu. Hızla ayağını çekti Mert Ayaz'ın ellerinden.  " Geç oldu yatalım artık "

Ayağa kalktı,  eğilip leğeni alıyordu ki , durdurdu Mert Ayaz . " Ben alırım"

"Teşekkür ederim "

Hovarda  ✔   RaflardaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin