- 12-

22.6K 1.4K 136
                                    


Elif bir süre sarsılmaz bir dağ gibi duran adamın yüzüne baktı. Neden di bu ısrar? Neden di bitmek bilmeyen bu öfke?
Hata yapmak insalara mahsus bir şeydi!
Neden affetmiyor ve yada yaşananları yok saymıyordu. İnatla evliliklerini gerçeğe aktarmak derdindeydi Mert Ayaz. Anlayamıyordu Elif.

"Biz çok farklıyız, ne sen benimle, ne de ben seninle olamayız! İmkanı yok , biz bir olamayız! "

Mert Ayaz bir adım yaklaştı Elif'e. İşaret parmağını Elif'in dudaklarının üzerine koyup, masmavi okyanuslarını Elif'in bal rengi gözlerine dikti. Heyecandan titremeye başladı Elif...

" Çok konuşuyorsun. Dikkat et biri duymasın ! Malum şimdilik gizli kalmasını istiyorsun, ama şimdilik! " deyip konağın salon bölümüne geçti Mert Ayaz .

....

Korku neydi?

Göz bedellerinin iri iri açılması mıydı ?
Yoksa vucudunu saran dehşet verici lanet bir titreme miydi?
İçinin buz gibi ürpermesi, ve yahut da yüreğinin kuş gibi çırpınıp göğüs kafesinden fırlayacağını zannetmek miydi ?

Elif için korku Mert Ayaz'la karşı karşıya kalmak, adamın talimatlarını istemeye istemeye uygulamaktı! Ne demişti Zorba ukala herif;

'Gerçek bir evlilik olacak !'

Misafirlerin gitmesi ile derin bir nefes aldı. Yorucu ve stresli bir gün geçirmişti. Annesine kendini kötü hissettiğini söyleyerek, odasına çıktı.

Yorgun bir şekilde yatağına ilerleyip, kıyafetleri ile birlikte yatağına yattı.
Düşünmekten ve bir çıkar yol bulamamaktan başına ağrılar girmişti.
Elif yatmış olduğu yatağında bir sağa döndü bir sola. Zorba herifin sözlerine karşılık ağlamaktan başka bir şey yapamıyordu!

Çalan telefonla doğruldu yataktan. Ekrana bile bakmadan çağrıyı sonlandırdı. Kimseyle konuşacak halde değildi. Ama karşı tarafın pes etmeye niyeti yoktu. Israrlı çalışlara daha fazla dayanamadı Elif. Aslıydı.

"Efendim Aslı?"

Aslı'nın sesi heyecanlı bir şekilde kulaklarına doldu. "Kızım sana bomba haberlerim var!"

"İyi değilim Aslı, başka zaman konuşalım olur mu?"

"Dur kapatma Elif ya, senin Hovardayı gördüm bugün kafede..."

Dikkatini çekmeyi başarmıştı Aslı. Nefesini tuttu duyacaklarını merakla bekledi.

" Elif tam önümde oturuyordu. Hemde tesettürlü bir kızla. Sanki kıza yalvarır gibi bir hali vardı, ya da ben öyle zannettim. Kızım var ya görünce ben ne çok şaşırdım bir bilsen... Ne değişik fantezileri var bu adamın yahu? Sana görücü gönderiyor, sonra da farklı farklı kızlarla fingirdeşiyor! Çok kıl oldum pis herife !"

Ne söylemesi gerektiğini bilemedi Elif. Böyle birşey ne umardı Mert Ayazdan ne de beklerdi. Hem görüştüğü biri varken ne diye evlenmişti onunla o vakit? Canı yandı çayır çayır. Kalbine inceden inceden bir sızı saplandı sanki. İntikam için değer miydi kendi hayatını da dahil yakmaya? Elif sessiz kalınca Aslı anlatmaya devam etti bitmek bilmeyen enerjisiyle.

"Elif resimlerini bile çektim inanmazsın diye. Canım böyle bir adamla hayat geçmez bil diye anlatıyorum. Kızma olur mu?"

"Resimleri dedin, göndersene bana?"

"Göndereyim hemen"

Kapanan telefonun üzerine beklemeye başladı Elif. Zaman durdu âdeta. Belki çok kısa bir süreydi ama Elif için geçmek bilmedi. Bildirim sesiyle telaşla açtı telofonu, baktı resimlere. Nasıl bir şaşkınlık içerisindeydi aman Yarabbi! Telaşla aradı Aslı'yı.

Hovarda  ✔   RaflardaWhere stories live. Discover now