~32~

19.7K 1.1K 133
                                    

Naciye 'nin söylediği çok iyi bir haberdi Rüveyda Hanım için. Bebekler her eve huzur getirmiştir bu güne kadar, eğer Elif 'te kabul ederse , sonunda yüzleri gelecekti. ...

Bir süre düşündü Rüveyda Hanım. Hadi gelini yüreği yaralı, kabul etti diyelim ki, ya Mert Ayaz ? O başkasının çocuğunu kabul eder miydi ki? Aklından muhasebe yaptı durdu.
Sonra başını kaldırıp, gülümseyerek konuştu.

" Çok iyi düşünmüşsün kızım bence Elif kabul eder. Biz yine de konuşalım ..." demişti ki kapıdan içeri Mert Ayaz ve Elif girdiler.

"Neyi konuşuyoruz anne?"

Odaya büyük bir sessizlik çöktü. Bu Elif'in ilk anne demesiydi Rüveyda Hanım'a. Sessizliğin yerini coşkulu bir sevinç kapladı. Rüveyda Hanım oturduğu kanapeden hızla kalkıp, romatizmalarına dahi aldırmadan çevik adımlarla gelinine yaklaşıp kucakladı, ardından iki yanağından da öpüp tekrar sarıldı.

"Kuzum bu bana ilk anne deyişin çok mutlu oldum "

Elif utandı başını yere eğdi. Evet anne demişti yapmacık değildi . 'Gelinler kayınvalidelerine anne diyor adettendir' diye de dememişti. Canı gönülden içinden geldiğinden 'anne' demişti.

Rüveyda Hanım, Elif'in çenesinden tutup gözlerine baktı,

"Utanma kızım , şuan nasıl mutlu oldum bilemezsin. " Naciye'ye döndürdü yönünü;

"Bak gördüm mü Naciye çifte sevinç yaşıyorum. Rabbim hepinizden razı olsun. Bugün bayram çocukları gibi şen şu yüreğim "

Mert Ayaz oturduğu tekli koltukta biraz yükseldi, annesinin sözlerini anlamaya çalışıyordu.

" Çifte sevinç derken anne bizim" dedi karısını işaret edip; " bilmediğimiz ne olabilir ki? "

Rüveyda Hanım gerçektende dediği gibi şen şakraktı. Elif'i omuzlarından tutup kocasının oturduğu tekli koltuğun yanındaki kanepeye oturttu. Odada bulunanlar, Rüveyda Hanım'ın ne yapmaya çalıştığını anlamaya çalışıyorlardı.
Mert Ayaz'ın önüne gelip , oğlunun da elinden tutup Elif'in yanına oturttu.
Bu olanlara pek bir anlam veremesede Mert Ayaz, annesine ayak uydurdu.

" Anne ne oluyor Allah aşķına ne bu gizem? Her ne oluyorsa bir çırpıda anlatsana!"

"Sabır evladım sabır! "deyip bir sandalye getirdi, ders anlatan bir öğretmen edasında , oturduğu sandalyede dikleşip , odadakilere göz gezdirdi. Naciye konuya zaten dahil olduğundan sessizce Rüveyda Hanım'ın sevincini paylaşıyordu.
Derin derin nefesler aldı. Öyle heyecanlıydı ki, bir türlü söylemek istediği sözleri söyleyemedi. Sabırsız gözler üzerindeyken söze başlayamatacağını anlayınca, Naciye'ye bıraktı konuşma hakkını.

"Naciye kızın sen anlat ben sevincimden konuşamayacağım"

"Oldu mu şimdi Rüveyda Teyzem geçtin tam karşımıza herkes seni bekliyor " deyip sevimlice gülümsedi Naciye.

"Olur kızım olur ! Zaten sen geldin söyledin benim söylemem ne kadar doğru. Kadını sen tanıyorsun olaya, benden çok sen dahilsin "

Elif ile Mert Ayaz merakla ikilinin konuşmasını dinliyorlardı;

" E hadi anne konuşun yahu ! Burada birbirinizi gönüllemenizi mi bekleyeceğiz!"

"Tamam oğlum Naciye anlatıyor" hadisene kızım manasında kaş göz işareti yaptı Naciye'ye. ..

Naciye önce bir boğazını temizledi sonra Rüveyda Hanım'a söylediklerini tekrar söyledi.
İlk dakikalarda sessizlik olsa da , Elif sessizliği bozdu, kocasının gözlerine baktı.

Hovarda  ✔   RaflardaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin