TATLI

68.7K 3.8K 4.1K
                                    

"Aydın!" diye bağırdı mutfaktan Özgür. Aydın o sırada salonda onu duysa da duymamazlıktan gelerek sigarasını içiyordu. Tam bir saattir basının etini yemişti.

"Aydın kime diyorum şerefsiz!" dedi bu sefer. Aydın sigarasından bir duman alıp küllüğe bıraktı.

"Efendim hayatım." dedi büyük bir oyunculuk ile, ilk defa duyuyormuş gibi. Ardından ayağa kalktı ve mutfakta ocağın başında ki siyah tişört ve siyah eşofmanlı sevgilisinin yanına gitti.

Özgür tencerede ki suya biraz tuz koyarken, Aydın yaklaşıp elini karnına koyarak sarıldı ve omzundan öptü. Aletini çıkık kalçaya dayarken, Özgür artık alıştığı için çok bir tepki vermiyordu.

"Ne yemek yaptın?" diye sordu boynuna bir sıkı ve sesli öpücük kondurup sıkı sıkı sarılırken.

"Makarna, başka yemek bilmiyorum."

"Yavrum dedim sana dışarıdan söyleyelim diye." Aydın mırıldanınca Özgür tahta kaşıkla spagettiyi karıştırdı bir tur.

"Aydın sürekli dışarıdan yiyoruz. Bundan sonra bokda yesek evden yiyeceğiz." Aydın ofladığında, Özgür'ün temiz kokusu burnuna dolunca derin bir nefes aldı.

Aletini biraz daha bastırırken artık kalkmış olan sertlik kumaşın üzerinden kalçanın arasına giriyormuş gibiydi. Biraz ileri geri yaptığında, Özgür kafasını çevirip sevgilisinin dudağına bir öpücük kondurdu.

"Sende salata yap." fısıldayarak konuşunca, Aydın dilini uzatıp kedisinin dudağını yaladı. Özgür ağzını aralayıp dilini emdiğinde derin bir şekilde inledi.

"Hadi aşkım." kedisi dilini bırakıp mırıldanınca kafasını salladı.

Boynuna bir öpücük daha kondurup aletini çıkıntıdan çekip kalçasına bir şaplak attı ve ardından buzdolabına yöneldi. Dolabı açıp içinden salata malzemesi çıkardıktan sonra kapatıp musluğa yöneldi ve suyu açıp yıkadı.

"Aydın suya değdirip kenara koyma, iyice yıka." dedi Özgür tezgaha yaslanmış bir şekilde. Aydın büyükçe ofladı.

"İyice karı dırdırı yapmaya başladın ha!"

"Sanki Everest Dağına tırman dedim orospu çocuğuna bak." dedi Özgür sinirle.

Aydın kafasını sağa sola sallayıp yeşillikleri iyice yıkadıktan sonra musluğu kapattı ve elinde ki su damlalarını kedisinin yüzüne doğru fırlattı. Özgür anında gözünü kapatırken bir küfür mırıldandı.

Aydın sırıtarak bir tabak ve doğrama tahtası çıkararak ilk domatesi doğramaya başladı. Daha sonra da diğer malzemeleri. Hepsini büyük bir kaba koyarken Özgür içeri gidip telefonunu aldı ve ocağın başında birkaç mesaja cevap verdi.

"Benim şu Esenyurt'tan aldığım arabaları sen mi halletsen acaba mavişim?" diye sordu Aydın salatayı karıştırırken. Özgür telefonla oynarken mavi gözlerini sevgilisine çevirdi.

"Aydın ben kendi işlerimi zor düzenliyorum, hiç uğraşamam."

"Ya sen güzel ayarlıyorsun, pazarlığın iyi.." Özgür oflayıp telefonu tezgaha bıraktı.

"Ödevini sevgilisine yaptıran çocuklar gibisin." dedi ocakta ki makarnaya bakarken. Aydın sırıttı.

"Yapacaksın yani?" dedi musluğa ilerlerken. Musluğu açıp ellerini yıkadı.

"Gönderirsin benim mekana." dediğinde Aydın musluğu kapatıp yeniden su damlalarını kedisinin sakallı yüzüne doğru fırlattı.

"Senin götünü yalarım ben zilli." dediğinde Özgür gelen suyu küfür ederek koluyla sildi ve sinirle mırıldandı.

KAVGALIM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin