☼BÖLÜM 21☼

8.2K 353 72
                                    

KEYİFLİ OKUMALAR...

"Affedersin" deyip çekti kollarını bedenimden. Sanırım kollarımı gevşettiğimde sarılmayı keseceğimi zannetmişti. Anlayamadığım şey ben gevşetince neden daha sıkı sarmıştı beni.

Gözlerine baktım bir anlığına, hala bomboş bakıyordu bana.

"Önemli değil" dedim yerime geçerek. Tabii ki de önemli değildi. İstese of bile demeden saatlerce durabilirdim öyle.

Aylin'in telefonu çaldığında, yanımızdan uzaklaşıp telefonla konuşmaya başladı. Bir süre sonra yanımıza gelip,

"Tamam baba, geliyorum" dedi ve telefonu kapattı.

"Gidiyor musun?" dedi Pusat. Kafasını olumlu anlamda salladı.

"Bizde kalkalım o halde" dedi Eren.

"Evet, iyi olur" diye tasdik verdi Çağan.

Eren, "O zaman bugün burada kalalım"

"Çok iyi olur Eren. Gitmenizi istemiyordum zaten. İstanbul'a dönene kadar bende kalın, zaten tek başıma yaşıyorum"

"Sarı çıyan, sadece ben gitmeyi istediğim için burada kalmak istiyorsun değil mi?" diye sordu Çağan. Bunu Pusat duymasın diye sessiz söylemişti ama ben gayet duyabilmiştim.

"Uzun kalacağız burada sana rahatsızlık vermek istemeyiz" dedi Eren.

"Bizim düğüne kadar buradasınız yani. Bu harika!" dedi Aylin gülerek. Gerçekten ne demezsin can atıyorum.

"Evet, düğüne kadar buradayız. Çiftler olarak ortak bir ev tutacağız" dedi Eren.

"Neyse bunları sonra konuşuruz Eren. Aylin geç kalmasın" dedim tıslayarak.

Pusat, "Ben Aylin'i bırakıp geleceğim siz rahatınıza bakın" dedi. Aylin bizimle vedalaşıp evden ayrıldı.

O her zaman mesafeli bir insandı. Sevse de sevmese de fark etmiyor, hep mesafesini koruyordu. Eğer ben, Eren ve Pusat'ı tanımıyor olsaydım ve bana bu ikisinin kuzen olduklarını söyleselerdi kesinlikle inanmazdım. Tamamen zıtlardı ama her zaman iyilerdi birbirlerine karşı. Sanırım ikisinin de kardeşi olmadığı için böyleydi bilemeyeceğim.

"Neden burada kalıyoruz! Otele gideceğim ben" diye bağırdı Çağan.

"Git lan o zaman dangalak"

"Sana ne lan gitmiyorum"

"Bana bak lan" dedi Eren Çağan'ın üzerine yürüyerek.

"Ne lan ne! Baktım ne olmuş?" dedi Eren'in üzerine yürüyerek. Aralarına girip ikisinin de karnına dokunarak durdurdum.

"Ne yapıyorsunuz Allah aşkına? Çocuklaşmayın artık"

"O başlatıyor her seferinde! Ben iyi olur dedim diye, burada kalacağız diyor!"

"Hayır, güzelim hep o başlatıyor"

"Susun artık. Otele gidelim burada kalmak istemiyorum" dedim. Çağan gülümserken Eren tekleyerek koltuğa geçip oturdu.

"Ben bir yere gitmiyorum ayak bileğim ağrıyor"

"Yalancı! Yalan söylüyor işte. Sapa sağlamdın daha demin"

"Ağrıyor lan sana ne"

"İğriyir lin sini ni" diye taklidini yaptı Çağan. Eren buna karşılık ayağa zıpladı.

"Bak yürüyor işte" deyip sırıttı Çağan.

"Ne yapıyoruz şimdi" dedi Çilek. Ben bunları idare etmeye çalışırken Çilek'te odayı topluyordu.

SERSERİNİN CENNETİ (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now