Ruhu hep başka bir bedeninkine sıkışıkken yaşamak zordu. Başka hayatlar, başka tecrübeler... Ama sonuç hep aynı. Ölümsüzlük değildi bu, aksine, sürekli o acı gerçeği yine, yeni, yeniden yaşamaktı. Aslında bu eski bir alışkanlıktı onun için, tıpkı ka...
M: My Love Won't Let You Down - Little Mix (çeviri)
Sirius hızla bacağını sallıyorken bir kez daha saate baktı. "Sirius, yeter! Kendine böyle işkence etmeyi kes ve gel bir şeyler ye." Remus'un dediğini duymazdan geldi. "Remus haklı Sirius. Diana başının çaresine bakar. Ayrıca kendini aç bırakman onu daha iyi yapmaz."
Sirius sert bakışlarını Hagrid'e döndürdü. "Yeter," Sesindeki öfkeli ama sakin tını kendini bile korkutmuştu. "Nereye gittiğini anlamıyor musunuz? Sürekli neleri sırtladığını göremiyor musunuz? Tek başına! Hepimizi sildi. Bir şey olursa sadece ona zarar gelsin diye etrafındaki herkesi itekledi. Ona gitti. İnsanların ismini bile söylemeye korktuğu kişinin yanına tek başına gitti. Siktiğiminin bir buçuk saati oldu ve hala dönmedi! Ona iyi gelsin diye aç bırakmıyorum kendimi. Bir kez olsun bana da kötü olsun çünkü yapabileceğim tek şey bu!"
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Öfkeli gözleri Serena'ya döndü. Hala uyuyordu. Diana'nın ona verdiği iksir epey etkili olmalıydı çünkü Sirius burada içinde kopan fırtınaları dizginlemeye çalışırken o hala mışıl mışıl uyuyordu. Sinirlendi. O orada tehlikedeydi ve bu kız hala mışıl mışıl uyuyordu.
"Sirius," dedi James sakince onun omzuna dokunurken. Ne ara yanına gelmişti emin değildi. Onun yüzüne baktı ama onun gözlerinde de pişmanlık vardı. "O beni korudu James, ben ona patladım. Şimdi belki onun bana ihtiyacı var ama ben yanında değilim. Olamıyorum." Fısıltılar ağzından dökülürken dudaklarını yaktı, canı acıdı. Sirius'un kalbi sızlıyordu. "Bana söylemeliydin. Bana söylemeliydiniz." James kafasını hüzünle iki yana salladı. "Bu sır bana ait değildi. Bunu ona yapmam doğru olmazdı." Sirius kafasını aşağı yukarı salladı. "Biliyorum. Sadece," Derin bir nefes aldı. "Kendimi affedemiyorum."
O sırada kapı çalınca Sirius anında ayaklandı. Kapıya doğru hızla koştu ve açtı. Fakat karşısında siyah değil kızıl saçlar görünce yüzünde az önce oluşmuş olan tebessüm yok oldu.
"D'yi arıyordum da buraya gel- Black?" "Evans," dedi Sirius hayal kırıklığıyla. "Sensin." Lily'nin kaşları çatıldı. Sirius bunu umursamayıp geri içeri girdi. Lily de arkasından açık bıraktığı kapıdan.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
