Bölüm 31

7.2K 208 50
                                    

  Cidden söylüyorum yorumları gördükçe çok mutlu oluyorum keşke yorum yapan okuyan herkese sarılabilseydim 🥰🥰

İyi okumalar


Gözümü alan güneşe rağmen uyanmamak için direniyordum üzerimdeki ağırlığın sebebini algılamaya çalışan beynim çoktan uyanmıştı gözlerimi tamamen açtığımda kısa ama etkili bir çığlık atmıştım.

"Hayır olamaz olamaz!"

Üzerimde yatmakta olan Tuğkan'ı itmeye başladığında uyanmıştı gözlerini ovuşturarak bana baktı üzerimde diklenmişti acaba arabanın üstü açık olmasaydı nasıl kalkacaktı üzerimden diye düşünürken Tuğkan kendine gelip hızla üzerimden kalktı.

"Sandığın gibi bir şey olmadı Asya."

"Neden geri dönmedik? Neden üzerimdeydin? Olamaz hayır ya!"

Hızla kalkıp arabadan indim ve üzerimi düzeltmeye başladım ona inanmak istiyordum ama dün geceyi hiç hatırlamıyordum.

"Asya aramızda bir şey geçmedi."

O da benim gibi arabadan inip katlanan hırkasını düzeltiyordu üzerimi düzeltir düzeltmez arabaya geri oturup kapımı kapadım dün gelirken öne binmiştim ama şimdi arkaya oturmuştum bana baktığını biliyordum ama konuşmadım.

"Neden arkaya oturdun Asya?"

"Gidelim lütfen."

Başka bir şey demeden arabaya binip çalıştırdı en iyisi bir müddet konuşmamaktı ve içten içte ona inanmak istiyordum. Telefonumun sürekli titrediğini anca fark etmiştim ve açıp kulağıma kaldırdım karşıda konuşan adamı sadece dinliyordum.

"Tamamdır bugün geleceğim."

Telefonu kapatıp cebime koydum şuan hangi duruma ağlayacağımı şaşırmıştım gözlerimin dolmasına engel olurken rüzgarın saçlarımı uçurmasındaki zevkin tadını da çıkarmaya çalışıyordum keşke hayatım böyle olmasaydı diyordum.

"Kimdi o?"

Aynadan bana bakan Tuğkan'a bakıp tekrar başımı çevirmiştim aşırı utanıyordum ama ona söylemeliydim.

"Dayımdı. Annemin cenazesi için."

Sessiz kalmıştı. Annemin ölümünün üzerinden iki gün geçmişti dayım daha önce beni aramıştı ama başka işlerle uğraştığımızdan geri dönmeye fırsatım olmamıştı şuan o kadar utanıyordum ki yüzüne bakamıyordum bile.

  Yaklaşık yirmi dakika sonra varmıştık salak gibi arabada uyuya kalmıştım kendime inanamıyordum ablamda defalarca aramıştı ona da cevap vermemiştim.

Şirkete girdiğimiz gibi etrafta kimsenin olmaması dikkatimi çekmişti taki Atalay'ı önemli kişilerle yapılan görüşme alanında otururken görene kadar adamları başında ayakta dikiliyordu o ise öldürücü bakışlarını üzerimize dikmişti.

Atalay'ın başıyla adamlarına yürüyün işaretini yaptığında kalbimin hızla çarptığını hissedebiliyordum Tuğkan arkamdan önüme geçip onlara doğru kendinden emin bir şekilde yürümeye başladığında hemen arkasından titreyen bacaklarımla yürümeye başladım bize doğru gelen adamlar yoldan çekilip durmuşlardı Atalay'ın önüne geldiğimiz de ona bakmıyor yere bakıyordum.

"Nerdesin sen?"

Atalay'ın can alıcı soruları başlamıştı bakalım nasıl cevap verecekti ayağa kalkıp Tuğkan'ın üzerine doğru yürümeye başladığında onun yerine ben geriliyordum.

"Şirkete sivil gelmek yasak bunu bilmiyor musun?"

Tuğkan'ın cevap vermesine fırsat vermeden sözlerine devam etti elleri cebinde olduğu yerde dönüp tekrar Tuğkan'a baktı.

"Tabi sen bana ait olanla birlikte olduğundan geç kaldın ve böyle gelmek zorunda kaldın."

Tuğkan'a indirdiği yumrukla olduğu yerde başını çeviren Tuğkan'a yaşadığım anın şokuyla bakıyordum.

"Onun bana ait olduğunu bilmiyor musun? HE?"

Adamları Tuğkan'ın kollarına girip onun haraket etmesine engel olduklarında ikisinin arasına girdim.

"Asya çekil!"

Tuğkan'ın dediğini duymuştum ama çekilmeye niyetim yoktu bu ruh hastası kafasına göre kardeşim dediği adamı dövemezdi.

"Sen ne yaptığını sanıyorsun! Onu böyle görmek hoşuna mı gidiyor?"

Son söylediğimi dile getirirken arkamda duran Tuğkan'ı göstermek için kenara çekilmiştim ağzından akan kanı gördüğümde içim daha da kötü olmuştu yüzüne dökülen saçlarından gözleri zar zor görünüyordu.

"Seninle sonra hesaplaşacağız."

Bana söylediğinin üzerine tekrar Tuğkan'a dönmüştü ve ikinci yumruğuda yüzünün diğer tarafına atmıştı ağzındaki kanı bu sefer tükürerek dışarı çıkaran Tuğkan'a bakarken canım yanıyordu ona bunu benim yüzümden yaşatıyordu.

Sinirden gözü dönmüştü ve yumruklarını ardı ardına indiriyordu yerinden kıpırdamayan Tuğkan'a yaşlı gözlerle bakmaktan başka bir şey yapamıyordum. Adamlara bırakın işareti yaptığında derin derin nefesler alıyordu iki üç yumrukla çok yorulmuş gibi görünüyordu yere düşen Tuğkan'a bu seferde arka arkaya tekmeler atmaya başlamıştı öfkesini çıkaramıyor gibiydi sanki yerde yatan kardeşi değilde düşmanıydı.

"Dur diyorum dur!"

Ceketinden çekmeye çalışıyordum ama fayda etmiyordu.

"Geber şerefsiz it!"

Daha şiddetli vurmaya kalktığını anladığım anda önüne geçip onu göğsünden ittirmeye kalktığımda adamlardan birinin kolumu tutmasıyla bağırmaya başladım.

"NE BİÇİM İNSANSIN SEN YERDE YATAN KARDEŞİN SENİN."

Kesik kesik almakta zorlandığı nefeslerinin arasından bana bakıyordu ardından diğer adamlara döndüm.

"YA SİZ? ADAMI BURDA ÖLDÜRÜYOR SİZDE FİLM İZLER GİBİ İZLİYORSUNUZ!"

Bu sözleri sarf ederken en azından birinde bir farklılık olur diye umut etmiştim ama hepsi aynıydı hepsinin yüzünde o anlamsız donuk ifade vardı.

"Yazık size."

Yerde öksürmekten nefes alamayan Tuğkan'a bakmaya bile kıyamıyordum onu o halde görmek istemiyordum.

"Onun haline bak! Ona ne yaptığına bak!"

Arkasına dönmüş terden ıslanmış saçlarını karıştıran Atalay'a bağırmaya devam ediyordum.

"Ben bakamıyorum senin eserine sen bakabiliyor musun?" dedim ağlamaklı bir sesle o ise sertçe bana dönüp kolumdan tuttu ve sürüklemeye başladı.

"Götürün onu burdan!"

Adamlarına verdiği emir karşısında hepsi anca hararetleniyordu bense elinden kurtulmak için çabalıyordum.

"Sıra bana mı geldi?"

Aniden durup arkasına döndüğünde afallamıştım.

"Size bana ihanetin bedelini ödeteceğim."

Beni sürüklemeye devam ettiği anda Tuğkanla aramızda bir şey yaşanmamış olmasına rağmen o kelimeler dökülmüştü dudaklarımdan.

"Sana ihanetin bedelini kim ödetecek?"

Nereye kadar onun malı olarak yaşayacaktım? O nasıl insanlarla beni aldırmadan birlikte oluyorsa bende olabilirdim ne kadar bu adama satılmış biri olsamda ona karşı gardımı bir kez daha indirmeyecektim.

Bu bölümde bitti birdahaki bölümde görüşmek üzere 👋🏻

Ateşin İzleri Where stories live. Discover now