Bölüm 41

5.8K 153 12
                                    

 
Yorum ve vote yapmayı unutmayın yapan herkese de çok teşekkür ederimmm


İyi okumalarr






   Sadece bacaklarını gördüğüm adam daha da görüş açıma girip yere çöktü şimdi ise dizlerini ve dizlerinin üzerinde duran ellerini görüyordum.

"Çokta güzelmişsin."

Sesinden tahminimce otuzlarının ortalarındaydı sesini ne kadar nette duysam görmekte zorlanıyordum.

"Neden bu adamın arabasında olduğunu merak ettim doğrusu."

Yüzüme düşen saçımı kenara çekerek yanağıma dokundu ve ardından ayağa kalktı.

"Kaldırın şunu!"

Atalay'ı hâlâ görebiliyordum onu yattıkları yerden kaldırıp adamın önüne diktiler.

"Sana tekrar karşılacağız demiştim."

Tepkisiz duran Atalay'a vurduğu anda gözlerimi sımsıkı kapadım.

"İhaleye girip çıkmak o kadar basit mi sandın!"

Sözüyle beraber yüzüne indirdiği yumrukla arkasına döndü ve elini sallayarak bana baktı.

"Böyle insanlarla olmamalısın güzelim."

Adam bana bakarak konuşurken Atalay onu tutanlardan kurtulmuştu ve yumruklarını adamların yüzlerine indiriyordu.

Önümde duran adam ayağa kalkıp ona döndüğü anda Atalay durmuştu ve dizlerinin üzerine çöktü daha sonra elinin üzerine düşmüştü ve diğer eliyle boğazını tutuyordu. Adam ona doğru yürüdü ve aynı benim önümde durduğu gibi çöküp Atalay'ın yüzüne baktı.

"Sana son bir hafta müddet veriyorum yoksa ne olacağını biliyorsun."

Ona bakmaya çalışan Atalay'ı gördüğümde nefes almakta zorlanıyordu yüzü morarmış gözleri kanlanmıştı.

"Yürüyün gidiyoruz!"

Arkamda duran arabaya doğru yol aldıklarında en sonda kalan adam Atalay'ın yanından geçerken tekme atmıştı ve onun sırt üstü yere düşmesine neden olmuştu herkes arabalara binerken en son o kalmıştı bu adam bize aracıyla çarpan adamdı tam yanıma geldiğinde durdu ve eğildi o an nefesimi tuttum o ise saçıma asılarak yüzünü yüzüme yaklaştırdı.

"Tekrar karşılaştığımızda bu adamın yanında olmak istemeyeceksin."

  Beni bırakmasıyla yüzümü yere çarpmıştım o ise kalkıp arabasına binmişti ve tekerinden çıkardığı jant sesleriyle uzaklaşmıştı.

  Boş mahalle arasında yalnızca ben ve Atalay kalmıştık iyi görünmüyordu haraketsiz öylece yatıyordu güç toplamalıydım yoksa ikimizde burada ölecektik, sürünerek ona doğru gitmeye başladım canımın yanmasını aldırmıyor olabildiğince hızlı gitmeye çalışıyordum.

"Atalay!"

Ona yaklaştığımda kıpırdamıyordu kıyafetinden tutup sarsmaya başladım cansız ceset gibiydi.

"Kalk diyorum kalk!"

Tüm gücümle diklenip ellerimin üstüne kalktım ve oturmaya çalıştım heryerim acıyordu, yüzünü kendime çevirdim gözleri açıktı.

"Atalay beni duyuyor musun!"

Kulağımı göğsüne indirip kalbini dinlemeye çalıştım ama kendi kalp sesimden onunkini duymam imkansızdı bu sefer kulağımı ağzına ve burnuna yaklaştırdım kesik kesik nefesler alıyordu.

Ateşin İzleri Where stories live. Discover now