Bölüm 16

2.3K 218 68
                                    


Tony merkeze geri döndüğünde öğlen vakitleriydi. Şimdi ise hava kararmıştı ve hala aynı noktada oturuyordu.

Her zaman sığındığı çalışma odasında, siyah, deri koltukta oturmuş, dirseklerini dizlerine dayamış, elini çenesinin altına koymuştu. Başında dikilen Dummy'i görmezden gelmeye çalışıyordu ancak koca robot göz önüne alındığında bu pek de mümkün değildi.

Başını öne düşürüp ellerini saçlarından geçirdi ve bir nefes verip dik oturdu. "Pekala," dedi kendi kendine- ya da Dummy'e. "Ne bok yiyeceğim hakkında hiçbir fikrimin olmadığı o güzel, güneşli günlerden birindeyiz ama sıkıntı yok."

Dummy kolunu sallayarak onaylayınca Tony devam etti.
"Öncelikle, teneke, aynı hataya düşmeyeceğiz. Tamam, kulede kalabilirler, Natasha'yı bulasıya kadar ki bunun ne kadar süreceği hakkında hiçbir fikrim yok, lanet olası ajanlar ve onların ajan yetenekleri." Duraksadı. "Buldum diyelim, kulede bekleyen Haydi Natasha'yı Kurtaralım Timi'ne haber mi vereceğim, yoksa kendi başıma mı halledeceğim? Evet, kendi başıma halledeceğim çünkü yardıma ihtiyacımız yok. Ek olarak ne demiştik, aynı hataya düşmeyeceğiz."

Dummy cevap vermediğinde havası sönmüş balon gibi yeniden omuzlarını düşürerek öne eğildi ve dirseklerini dizlerine yasladı. "Friday, Pepper şirkette mi?"

"Evet, Patron. Bay Hogan da aynı şekilde görevinde. Ulaşmamı ister misiniz?"

"Hayır. İşler nasıl gidiyor?"

"Bayan Potts size iş düşürmemek için baya uğraşıyor diyebilirim. Başı biraz kalabalık ancak altından kalkıyor-"

"Tabii ki altından kalkıyor."

Friday onayladı ve başka bir şey söylemedi.

Tony aynı pozisyonda oturmaya devam ederken Rhodey içeri girdi. O kapıda duraksayınca kahverengi gözler ona kalktı.

"Natasha'yı mı buldun?" diye sordu Rhodey endişeli bir ifadeyle.

Tony şu an ne kadar mutlu gözüktüğünü sorguladı. Natasha'yı bulmuş gibi mi duruyordu?

O cevaplamadan Rhodey devam etti. "Cesedini bulmadığını söyle bana."

Evet, işte o kadar kötü gözüküyor olabilirdi.

"Hayır," dedi yeniden dikleşerek.

"Kimsenin cesedini bulmadın?"

"Hayır."

"Şirket batmadı?"

"Hayır."

"Vision yanlışlıkla birini daha vurmadı?"

"Hayır ve şunu demeyi kes, vicdan azabından ölecek."

Rhodey onu duymazlıktan geldi. "Yeni bir Ultron yaratmadın umarım çünkü şu an Avengers sadece iki kişi."

"Hayır," dedi Tony. "Şu an Avengers yok. Sen varsın, ben varım, Vision var."

Rhodey değnekleri olmadığı için yavaş yavaş yürüyerek onun karşısındaki koltuğa oturdu. "Avengers'la doğmadın, Tony. Onlarsız hiçbir şey değilmişsin gibi davranmayı kes."

"Öyle bir şey demedim, seni düzelttim sadece-"

"Bunun hala seni incittiğini görebiliyorum."

"Pardon, yarın parti veririz-"

"Tony."

"Ne?!"

Rhodey iç geçirerek bacaklarını uzatmaya çalıştı. "Zırhını giyip dışarı çıkmayalı ne kadar oldu?"

All We Are (Stony&WinterWidow / After CW)Where stories live. Discover now