Bölüm 20

2.2K 208 42
                                    

"Ee... Acaba-acaba sarayda fotoğraf çekebiliyor muyuz?" diyen sesle gözlerini devirdi Wanda. Soru elbette Peter'a aitti. Kelimeleri çıkartabilmek için topladığı cesaret sonlara doğru epey azalmış olsa da yine de sesi çıkabiliyordu.

Prenses Shuri arkasına döndü ve çatık kaşlarla oğlanı baştan aşağı süzdü.

"Çekmesem de... olur... tabii." dedi Peter başını kaşıyıp Tony'e daha da yaklaşarak.

Yeniden önüne dönen Penses Shuri, Wanda'nın daha önce bulunduğu büyük salonun kapılarını kendi açıp içeri girdiğinde diğerleri de onu takip etti. Genç kız onlardan önce gelen ekibe ve T'Challa'ya bakarken Steve nazikçe prensese teşekkür etti ve bekledi.

Wanda istemsizce onun neden dikildiğini ve ilerlemediklerini anlayamazken sonunda Prenses Shuri başını salladı, geri adım atarak çekildi ve onlara ilerlemeleri için izin verdi.
Bu sarayda üç gün geçirmişti genç kız. Tanrıya şükür sadece üç gün. Ve yine tanrıya şükür Kral T'Challa ya da Prenses Shuri Steve'e Wakanda'yı anlatmıştı.

Clint sandalyesini itip ayağa kalktığında Wanda her şeyi boşvererek ona ilerledi ve sarıldı. Birkaç saniye sonra ayrıldığında Clint'in gözlerinin Tony'i ve Vision'i izlediğini gördü. Kral T'Challa yeni konuklarını karşılayıp onları masaya davet ediyordu.

"Nasılsın?" diye sordu Wanda sadece konuşmak için.

Clint hala izleyerek yanıtladı.  "Iyi."

"Laura ve çocuklar? Laura'ya söyledin mi?"

"Anladı."

'Söylememe gerek kalmadı'yı da duyan Wanda hafifçe onayladı. "Nathaniel'ı gördüm, videoda yani-"

"Onu Scott çekti."

Wanda iç geçirdi. "Bir hafta boyunca ne yaptın Clint?"

"Fury'i aradım." dedi genç adam sonunda ona dönerek. "Macaristan meselesini araştırdım, Natasha'nın geçmişinden bildiğim birkaç şeyle iz sürmeye çalıştım."

"Macaristan yalan değil miydi?"

Clint olumsuz bir ses çıkardı. "Yalanlar birden fazla kez tekrar edilirse dikkat çeker. Doğrularsa göz ardı edilir. Çünkü kolayı değil zoru araştırırsın."

"Aklımda tutmaya çalışırım."

Bir an hafifçe gülümseyen Clint geri oturduğunda Wanda da yanına oturdu. Prenses ortalıkta gözükmüyordu.

"Geç kaldınız." dedi Sam ortaya, sessizlik uzun sürsün istemiyor gibiydi.

Tony kendi sandalyesini itekleyip oturmayacağını belli etti ve ayakta dikilirken yanıtladı. "Trafik vardı. Bilirsin, panterler, amazon kaçkınları-"

"O benim kız kardeşim oluyor." diye nazikçe belirtti T'Challa.

Ve Tony yeni öğrenmiş gibi kaşlarını kaldırdı. "Saray çalışanlarından biri sandım."

Wanda dudaklarını ısırarak gülmemeye çalışırken Clint ona dönerek anlamadığını belirten bir bakış attığında eliyle boşvermesini işaret etti.

"Shuri bir prensesten çok... kahraman gibi davranmayı seviyor."

"Anlaşılır bir durum-"

"Konuya gelebilir miyiz artık?" diye araya girdi Clint bezgin bir sesle. "Natasha'nın mesajına ve ne yapacağımıza geçelim."

"Seni görmüşken..." dedi Tony cebinden telefonunu çıkartıp masaya koydu ve bir kamera görüntüsünün telefondan havaya yansımasını sağladı. "Önce burada Natasha'nın sana ne dediğini anlat."

All We Are (Stony&WinterWidow / After CW)Where stories live. Discover now