Bölüm 48 - "Little Talks"

4.3K 188 670
                                    

Wanda saçını arkaya artarak ilk yardım çantasını Steve'in bacaklarına koyup hafifçe eğildi.

Steve omzundaki baş yüzünden o tarafa dönemediği için genç kız çantadan pamuk ve saf su çıkartırken bekledi.

"Uyanacağını sanmıyorum," diye mırıldandı Wanda kısık sesle, pamuğu ıslatırken.

"Yarasını yakmazsan..."

Wanda Tony'nin sol elmacık kemiğindeki yarayı silmek için oraya eğilirken olumsuz bir ses çıkarttı.

"Ele geçirildiği günden beri vücudu adrenalin salgılıyor olmalı. Rahatladı, bu yüzden de ölü gibi uyuyor." diye mırıldandı Matt gözlerini zeminden ayırmazken.

Frank burnundan bir ses çıkardı. "Vücut o kadar uzun süre adrenalin salgılamaz. Korkmuştur."

"Panik!" dedi Peter araya girerek. "Panik oluyor...du."

Wanda onları duymazdan gelerek yarayı silerken mırıldandı. "Dikiş gerektirdiğine eminim. Banner'ın kremleri duruyor, gerçekten hızlı iyileştiriciler ama... Bilmiyorum, doktor da sayılmam."

"Kuleye doktor gelebilir, sıkıntı değil." dedi Steve başınını hafifçe çevirerek görmeye çalışırken.

Wanda pamuğu değdirmekle değdirmemek arasındaki o ince çizgide, oldukça hafif hareketlerle yarayı temizlediğinde geri çekilerek elindekileri bıraktı ve bantları aldı. Onları da özenle yarayı tutacak şekilde yerleştirdiğinde Steve kısık sesle sordu.

"Sıcak mı?"

Genç kız elinin tersiyle Tony'nin yanağına dokundu. "Um... Sanırım? Bilmiyorum, benim ellerim her zaman soğuktur-"

Steve uzanarak Wanda'nın elini tuttuğunda ikisinin ısının da eşit olduğu anlaşırken genç kız mırıldandı.

"Tamam, sıcakmış... Yaradan kaynaklı olabilir, mikrop kapmışsa ateş yapar?"

"Yarası yeni, ateş yapacak kadar mikrop kapması için üzerinden iki gün kadar geçmesi gerekir." dedi Frank oturduğu yerden, başını arkaya yaslamış, yolculuğun bitmesini bekliyordu.

Wanda ona bir bakış atıp önüne dönerken Steve mırıldandı.

"Natasha doktoru çağırabilir, haber verir misin?"

Genç kız başını sallayarak onayladı.

* * *

Natasha kollarını göğsünde birleştirerek kulenin terasındaki iniş pistinin dışında beklerken yeni yeni doğan güneşe karşılık hafifçe gözünü kıstı. Jet piste inerken savrulan saçları gözüne giriyordu. Sonunda motorlar durdu ve kapı açıldı.

"MAY'İN ODAMA GİRMESİNDEN ÖNCE YARIM SAATİM VAR-"

Ve Peter maskesini takarak pistten aşağı atladı, ardından ağ fırlatarak binaların arasında kayboldu.

Onun ardından rampadan inen Frank, kadının yanından geçerken mırıldandı. "Biri bu saçmalığa son vermeli."

"Avengers'a mı? Düşmanlarımızın listesini sana iletiriz. Teşekkürler, Castle." diye yanıtladı Natasha, gözünü jetten ayırmadan.

Onun ardından gelen Matt, maskesini arkaya atmış, hafifçe gülümsedi. "Günaydın derdim ama..."

"Zaman dilimi için uygun," dedi Natasha hafifçe gülümseyerek. "Teşekkür ederim, Matthew."

Matt gülümseyerek başını salladı. "Her zaman," ardından Natasha'nın koluna hafifçe dokunup yürümeye devam etti.

Wanda rampadan hızlı adımlarla indiğinde, Natasha tek kaşını kaldırarak ona baktı.

All We Are (Stony&WinterWidow / After CW)Where stories live. Discover now