Ara Bölüm 2 -Natalia Romanova-

1.9K 148 104
                                    

Natasha minik olsa da kendi gözlerini kamaştıran ışığa döndüğünde gözlerini açık tutmakta zorlanıyordu.

Bu karanlık deliğe gireli kaç saat olmuştu ya da gün, emin değildi. Oda tamamiyle karanlıktı. Tek bir ışık kaynağı dahi yoktu. Öyle ki gözlerinin açık mı yoksa kapalı mı olduğunu ayırt edemez olmuştu. Ilk zamanlar sadece sakin bir yer bulduğu için mutlu oldu. Iyileşirken kimseyle uğraşmamak rahatlatıcıydı. Bacağı muhtemelen yanlış kaynamıştı, her ne kadar yerine oturtmaya çalışsa da sabit tutmak için sarabileceği bir şey yoktu. Çıkık kolu bir kırığa göre daha iyiydi, omzunu duvara yaslayarak yerine oturtmak her ne kadar uğraştırsa da iyileşiyor olması yeterliydi. Ama gözündeki şişlik hala inmemişti. Muhtemelen mikrop kapmıştı. Natasha görme yetisini kaybetmesi için birkaç gün daha geçmesi gerektiğine emindi ancak zaman kavramı karışınca elindeki hesaplamalar da karışmıştı.

Mum dibine kadar geldiğinde, Yelena'nın zarif hatlarını gördü. Kendisini ondan başkasının ziyaret etmediğine emindi.

"Ne kadar oldu?" diye sordu. Sesi kuruydu, dudakları kadar.

Yelena onu incelerken yanıtladı. "Bir önemi var mı?"

"Winter Soldier gelmeyecek, Yelena." dedi Natasha, bayılmanın eşiğindeydi ve Yelena'nın cevabını duyacak kadar da bekleyemedi.

O yana düşerek yaslandığı duvarda kayarken Yelena uzanarak onun kurumuş kana bulanmış saçlarını yüzünden çekti. "Belki de sadece onu istemiyorumdur."

Uzanıp kadının terlemiş alnını öperken Natasha altında kıpırdandı. Yelena geri çekilip elindeki mumla dışarı çıktığında, arkasında açılan gözleri göremeyecek kadar dikkatsizdi.

*

"Orada ne yapıyorsun?!"

Natalia oturduğu tahta çatı kirişinden uzanarak aşağıya bakarken Yelena elleri belinde, onu izliyordu.

Büyük salon bomboştu çünkü onların eğitim sahasıydı. Zemin parlak ve tek bir toz zerresi barındırmıyordu. Etrafı aynalarla kaplıydı, birkaç eşya da kenara, duvar dibine çekilmişti.

Natalia üçgen çatının altında, şerit şerit uzatanan kirişlerin hemen üstünde oturuyordu. Keresteler kalın ve sağlamdı, kendisinin oturduğu yerde daha geniş bir plaka vardı.

"Oraya geliyorum." dedi Yelena, hızlıca sarı saçlarını hiç toka kullanmadan bir topuz yaptı ve en köşeye giderek uzun merdiveni kullandı.

Natalia gözleriyle onun tüy kadar hafif duran zarif bedenini izledi. Kendisi de böyle gözüküyor muydu uzaktan?

Yelena hiç zorluk çekmeden çok basamaklı postacı merdivenini tırmandı, ardından son basamaktan zıplayarak kirişlerden birine tutundu. Kendi serbestçe salladı bir süre, sonra hızlanıp kendini yukarı doğru fırlattı ve karşısında duran kirişin üstüne iki ayak üzerinde indi.

Onu alkışlamak istedi Natalia. Yeterince neşeli olsaydı yapardı da.

Yelena bale yapıyormuş gibi hafif hareketle ve hiç ses çıkarmadan keresteler arasında hoplayıp zıplayarak Natalia'nın yanına vardı. Geniş tahta plakaya vardığında sanki uzun zamandır oturuyormuş gibi sakindi. Nefesi bile hızlanmamıştı.

"Neye canın sıkıldı?" diye sordu ona bakarak.

Genç kız omuz silkti. "Önemli değil."

Bir şey demeden önüne döndü Yelena ve onun gibi boş duvarı izlemeye başladı. Ancak sessizliği fazla sürmedi. "Yarınki dersi mi düşünüyorsun?"

All We Are (Stony&WinterWidow / After CW)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin