Bölüm 23

2.2K 194 90
                                    

Merhabalar. Yorum cevaplamak en sevdigim seylerden biri ancak inanin hiiic vaktim yok. Cok yogun bir zamanimdayim, cevaplayamiyorum ama hepsini okudum ve cook cok mutlu oldum cok tesekkur ederim.
Uzun zamandir yokum, ama sadece burada degil internette yokum resmen. Sosyal medya hesaplarim, mail adreslerim, hicbir yere giremiyorum yogunluktan. Hicbir seyle ilgilenemedim. Surekli konustugum arkadaslarimla bile konusmadim son iki aydir yani. Belki daha fazla olmustur bilmiyorum. Yapmam gereken seyler vardi, mesaj yazanlar olmus, geri donemedim bu sure zarfinda. Onlardan da ozur diliyorum. Elimden geleni yapmaya calisiyorum, yettigi kadar.
Kusuruma bakmayin, keyifli okumalar..

~

Steve koluna dokunan sıcak elle irkilerek sağına dönerken esen rüzgarın kendisini ne kadar üşüttüğünü fark etti.

"Size seslendim ancak duymadınız," dedi Prenses Shuri elini çekerken. "İyi misiniz, Kaptan?"

Steve hafif çekik, kedileri andıran yeşil gözlere bakarken onayladı. "Evet... Gece devriyesi sizde mi?"

"Orman bende, saray ağabeyimde," diye yanıtladı Shuri ormana dönerek. "Çıkmadan kendisiyle görüşmek istedim fakat müsait değildi. Bayan Maximoff burada olduğunuzu söyledi, ben de onu beklerken size eşlik edebileceğimi düşündüm. Rahatsız etmediğimi umuyorum?"

"Hayır, geldiğinizi fark etmedim, kusura bakmayın."

Shuri başıyla onaylamak dışında bir tepki vermedi. "Bayan Maximoff iyi mi?"

"Ne açıdan?" dedi Steve ona dönerek. "Eğer kendisiyle ilgili hala endişeleriniz varsa izninizle yersiz olduğunu söylemem gerek çünkü-"

"Sadece onu odasına giderken gördüm ve biraz... yorgun duruyordu. Kendisiyle ilgili endişelerim var, güçleriyle ilgili değil."

Steve sesini keserek onayladı. "Afedersiniz."

Shuri yine bir şey demeden ormanı izlemeye devam ederken belli ki onu bekleyen güzel kedileri ormanın girişinde birbirleriyle oynuyordu ve gözleri onlara kayan Steve gülümsedi.

"Çocukken kedilere karşı özel bir ilgim vardı," diye mırıldandı.

"Artık yok mu?"

Omuz silkti sarışın adam. "Sanırım onları düşünmeye sıra gelmiyor."

"Çocukken kediniz var mıydı? Yani evcil olanlarından? Gerçi benim kızlarım ve oğlanlarım da iyidir. Kızdırmazsan..."

Steve hafifçe gülse de olumsuz yanıt verdi. "Evimizin önünde beslerdim. Annem kazandığı paranın sadece bizi doyurabileceğini söyleyene kadar.Sonra annem öldü, Bucky'le yaşamaya başladım ve savaş hala devam ediyordu. Kıtlık ve diğer şeyler-"

"Yine besleyemediniz," diye karara vardı Shuri.

"Hayır," dedi Steve anının verdiği huzurlu gülümsemeyi yüzünde taşırken. "Bucky beslerdi. Çünkü ben onları severdim. Parayı kazanan oydu, evi idare eden bendim, bir şekilde kedilere de yiyecek arttırabiliyorduk. Ancak eve alamıyorduk çünkü ben zaten ayın üç haftasını hasta geçirirken bir de kedi tüyüne ihtiyacım yoktu."

Shuri oynayan iki oğlanına ve onların başında huzursuz huzursuz kuyruğunu sallayan kızına bakarken sordu. "Şimdi?"

"Şimdi? Şimdi kedi bakabilecek son insan olabilirim. Sabit bir yerim yok, evim yok, işim yok... Bir kediye verebilecek pek bir şeyim yok özetle."

Genç kadın bakışlarını Steve'e döndürdü. "Siz varsınız? Başka şeyleri önemseyeceğini sanmıyorum."

"Ancak ben daha fazlasını veremediğim için üzüleceğim. O sabit ve rahat olmak isteyecektir."

All We Are (Stony&WinterWidow / After CW)Kde žijí příběhy. Začni objevovat