Bölüm 49 - "Jericho"

4.2K 178 734
                                    

BEN BURAYI ÇOK ÖZLEMİŞİM, SİZİN DE ŞU AN BENİM KADAR MUTLU OLDUĞUNUZU DÜŞÜNEREK DAHA DA MUTLU OLMAK İÇİN KENDİME İZİN VERIYORUM 😂

Herkese merhabalar, iki ay sonra :(

Lafı çok uzatmadan, iyi okumalar :)

________________________________________________________

Gözlerini açtığında saat öğleden sonra üçü gösteriyordu.

Tony gözlerini duvardaki mavi rakamlardan çevirerek kıpırdandığında sırtındaki eli hissetti. Kiminle uyuduğunu anımsayarak başını hafifçe arkaya çevirdiğinde tanıdık uyku pozisyonu görürken dudakları kıvrıldı.

Steve her zamanki gibi bacaklarını kendine çekmiş, tartop olmuştu. Yine, bu kadar büyük bir bedenin bu kadar küçülmüş olması komik geliyordu. Bir kolu kendine sarılıydı, diğer eliyle ileri uzanmış, Tony'nin tşörtünü tutuyordu. Sırtındaki kumaşı sıkan parmaklardan uzaklaşan Tony, Steve'in ifadesinin huzursuzlukla dolmasını izlerken çatılan kaşlara baktı.

Ne düşündüğünü bilmek çok kolaydı.

"Bir yere gitmiyorum," diye mırıldandı. "Buradayım."

Uykusunun derinliği herkesçe bilinen Steve pek duymuş gibi gözükmese de parmakları gevşerken Tony'nin fazla yatmaya alerjisi var, ayaklandı.

Eliyle gözünü ovuşturan esmer adam odanın köşesinde duran ve oraya fırlatılmış gibi gözüken ayakkabılara baktı. "Friday," dedi aklına gelen şeyle. "Kaç gündür burada?"

"Üç gün oluyor, Patron. Uyardım ancak şifrenizi biliyordu."

Tony 'tabii ki biliyordu' diye mırıldanarak odada yürümeye başladı. Çalışma masasının üzerindeki kağıtlara ilerlerken ekledi. "Odamda çok tepinmediğini düşünmek istiyorum?"

Friday onun gizli sorusunu anlayacak zekaya sahipti. Masanın köşesinde, misket kadar minik projektör mavi hologramı üzerine yansıtarak ekrana çevirdiğinde Tony karşısında beliren kayda bakarken kağıtları toparladı.

Videoda Tony'nin odasına yeni giren Steve duraksayarak odaya göz atarken esmer adam elini kaldırarak videoyu hızlandırdı.

Steve'in muhtemelen kaçırma olayıyla ilgili ip ucu aramasını hızla geçerken genç adam birden durduğunda o da elini çekerek normal akışına dönen kayda baktı.

Ekranda, öylece dikilen Stece ellerine baktıktan sonra yumruklarını sıkarak derin bir nefes verdi ve dudakları kıpırdandı.

Tony sormadan Friday cevapladı. " 'Kendine gel,' diye mırıldanıyor,"

Steve titreyen ellerini masaya dayadıktan sonra gözlerini kapatarak aynı şeyi tekrar tekrar söylemeye devam etti. Sakinlediğinde masayı bırakarak yeniden dikleşti ve Tony nasıl hissettirdiğini en iyi bilenlerden biri belki de, göğsü sıkışarak ileri sardı.

"Panik olduğunu söyledi," dedi Tony kaydı geçerek. "Barnes'ı çağırdığını da, ne oldu?"

Friday nezaketen bütün video kaydı boyunca panik olan bir Steve Rogers izlediğini hatırlatmayarak son geceye sararken Tony bu arada ilk başta yatağa oturmaya çekinen, ardından orada uyuyakalan, uyanan ve yeniden yüzünü yastıklara gömen Steve'i izlerken saatler akmaya devam etti. Bir ara aralık kapıdan Barnes'ın durumu kontrol ettiğini ve o çıkar çıkmaz Steve'in uyanarak kapıya bakış atıp dikleştiğini ve yüzünü ovuşturmasına da izlerken belli ki konuşmamak için uyuyor numarası yapmasına da tanık olmuş, sonunda video yavaşladığında karanlık ekrana baktı.

All We Are (Stony&WinterWidow / After CW)Where stories live. Discover now