All We Are (Stony&WinterWidow / After CW)

Bölum 25

Bu bölüm bir önceki bölümdeki flashback'in devamı, italik yazı kullanıyorum genelde bu sahnelerde ama burada kullanmadım o yüzden önden belirtmek istedim.

* * *

"Ne oldu?"

Tony yüzündeki sırıtmayı silmeden kafasını kaldırarak Natasha'ya bakarken yanıtladı. "Ney ne oldu?"

"Neden bu saçma surat ifadesiyle geziyorsun?"

Kaşlarını çatan esmer adam sırıtmasını da sildi. "Mutlu olmak da mı suç?"

Natasha dikkatle onun yüzünü incelerken birden yüzünü buruşturarak mırıldandı. "Seni bu kadar tanıdığımı bilmiyordum. Belki de aramıza mesafe koysak iyi olur, senin ağır psikolojik problemlerin beni de sararsa kafanı kopartırım."

"Tatlım, hiçbirimiz senin kadar kafayı yiyemeyiz. Rica ederim, sana ulaşırsam ben kendi kafamı kopartırım. Ne zamandan beri mutlu olan insanlardan rahatsızsın?"

Güzel kadın yüzüne mükemmel bir gülümse yerleştirerek adeta parlarken yanıtladı. "Yalan olduğunu belli ettiği halde mükemmel oyunculuk gösterdiğini zanneden egoist, duygusal, zeki ancak kafası nedense kendiyle ilgili konulara hiç basmayan bir gerizekalı arkadaş edindiğimden beri. Sırıtman sinek vızırtısından daha rahatsız edici, moron. Dürüstçe ne halt yediğini söyle de anlaşalım."

"Neden hep ben halt yiyorum? Belki başkası bir halt yedi?"

Natasha onaylanan teorisine şaşırmadan düşünceli bir ifadeyle dudaklarını kemirdi. "Bak, dile getirmek istemem ama seni bir saat önce biriyle yalnız bıraktım. Clint uyuyor, Thor kendi dünyasında, Bruce dışarda kayıp, Wanda odasında ve Vision hiç de halt yiyecek biri değil. Seni ve Steve'i düşündüğümde... yüzdesel hesaplamalara girmeyeceğim. Cidden egonu mu incitti? Adam süper asker, onun gibi dövüşmek-"

"Ben onu devirdim, bilmek istersen. Ama yanlış tarafa devrildi, orası ayrı mesele."

"Ezilmiş gibi durmuyorsun, hala üç boyutlusun-"

"Bugün Dünya Berbat Espiriler Günü mü?"

Natasha onu duymamış gibi devam etti. "Naptınız, çocuklar gibi yanlışlıkla öpüştünüz de burada utanç içinde kıvranıyor musun?"

Gözlerini deviren Tony hayatının en iyi performasını sergileyerek yanıtladı. "Öyle bir şey olsaydı sence de kule boyu 'Kaptan'ı öptüm' diye gezmez miydim? Inan, şu an puan veriyor olurduk."

"Steve'i daha önce de öptün, puanlamaya girişmedik?"

"Ilk öpücüklere saygım var-"

"Daha kaç kez öpmeyi planlıyorsun?"

"Utangaçlığı geçip mükemmel bir performans sergileyene kadar."

Natasha onun mükemmel hazır cevaplılığını yine takdir etmeden geçemezken -tabii ki içinden- pes etmiş bir ifadeyle dikleşti ve bar masasından salona ilerlerken yumurtladı. "Steve mükemmel öpüşüyor, bilmek istersen. Tabii istediğinde." Arkasında ki sandalyeden bir gürültü koptuğunda sırıtarak üçlü koltuklardan birine oturdu.

"Pardon?!" dedi Tony toparlanarak ona ilerlerken.
Bacaklarını kendine çekerek bağdaş kuran Natasha alışkanlıkla kumanda aranırken Tony bambaşka bir ifadeye bürünerek aptal birine laf anlatırmış gibi açıkladı.

"Natasha, tatlım, Avengers Merkezi'ndesin. Benim kurduğum. Hala tarih öncesi SHIELD odalarında kaldığını zannetmen beni incitiyor."

Genç kadın yüzünü bururşturarak televizyona döndü. "Açıl."