YEDİNCİ BÖLÜM

4.4K 441 86
                                    

MERHABA SEVGİLİ KİTAP YOLDAŞLARIM!UMARIM İKİNCİ YOLCULUĞUMUZDAN MEMNUNSUNUZDUR.BUGÜNKÜ DURAĞIMIZ ELA VE KERİM'İN NİŞANINDA İLK DEFA YÜZ YÜZE GELEN MİNE VE CEMİL'İN TEKRAR ATIŞMASI VE NİHAYET TANIŞMASI.

BU ARADA METİNDE GEÇEN "SİREN" SÖZCÜĞÜNÜN CÜMLEDEKİ ANLAMINA DEĞİNMEK İSTİYORUM."SİRENLER" ESKİ YUNAN MİTOLOJİSİNE GÖRE, DENİZ KENARINDAKİ SARP KAYALIKLARDA YAŞAYAN BÜYÜLÜ SESLİ KADINLARMIŞ. SİHİRLİ ŞARKILARIYLA DENİZCİLERİ KENDİLERİNE ÇEKERLER VE GEMİLERİ KIYIDA PARÇALANDIKTAN SONRA, ONLARI ESİR ALIRLARMIŞ.

KEYİFLİ OKUMALAR DİLİYORUM.VE YORUMLARINIZI MERAKLA BEKLİYORUM.SELAMLAR,SEVGİLER...


                              YEDİNCİ BÖLÜM

CEMİL

Arabanın kapısını kilitleyip,dağ evinin açık ön kapısına yöneldim.Kapının önü ve girişin, abartılı olmasa da,günün önem ve anlamına uygun olarak süslenmiş olmaları karşısında, hafif bir alayla dudak büktüm.Kerim'in, gönüllü de olsa, tam anlamıyla kapana kısıldığının resmi gibiydi bütün bunlar.Neyse ki arkadaşım hiç olmazsa yıllar yılı sayıkladığı aşkı bulduğuna inanıyor ve çok mutlu görünüyordu.

Peki, ya ben?Kendimi usulca yokladım.Evet, ne yazık ki heyecanlıydım...Lanet olsun!Bir haftadır neredeyse aklımdan çıkmayan o çok bilmiş kızı görme ihtimali elimi ayağıma dolandırıyordu.Hah, ihtimalmiş...Kimi kandırıyordum...Kız kesinlikle burada olacaktı, ne de olsa Ela'nın yakın arkadaşlarından biri olduğu belliydi ve onun nişanına gelmezlik edemezdi tabi.Ve ben de günler boyu kahredici bir sabırsızlıkla bu günü beklemiştim aslında.

Kötü olan şuydu ki, nasıl hareket edeceğime bir türlü karar verememiştim henüz.Kızı görmezden gelmek en cazip ve kolay bir çözüm gibi görünüyordu.Ne var ki, bunu başarabileceğimi sanmıyordum."Sen aslında ne istediğini bilmiyorsun Cemil efendi!"diye payladım kendimi.Doğruydu.Mesela şu anda heyecanlı olmak istemiyordum, o kızı bu kadar kafaya takmış olmayı da istemiyordum,tabi ki onunla herhangi bir ilişkiyi ise hiç istemiyordum...Yanı, neleri istemediğim konusunda bir sıkıntım yoktu.Bir de ne istediğimi kestirebilseydim...

Bir haftadır kafam karışıktı, bu da beni geriyordu.Benim dünyamda her şey net ve yerli yerinde olmalıydı.Ve huzursuzluk, yanlış basılmış notanın rahatsız edici falsosu gibi beynimi kemirip, duruyordu.Bu olayı, bu akşam, bir şekilde çözmeliydim...de...bu tür kızlarla nasıl konuşulduğu konusunda herhangi bir fikrim bile yoktu.Karanlıkta atışmak kolaydı.Hem karşısına geçip ne diyecektim ki kıza..."Seni merak ediyorum, ama sakın yanlış anlama, ben ilişki adamı değilim." mi?Belki de demeliydim...E, o zaman kız:"Peki, benden ne istiyorsun?"demeyecek miydi?Sahi, ben bu kızdan ne istiyordum?Daha da önemlisi: ona ne verebilirdim ki?Şu an için sadece dikkatimi çekmiş durumdaydı, onun kadın olarak benim için arzu edilir olup olmadığından bile emin değildim.Yalnızca körü körüne yapılmış yirmi dakikalık bir sohbetle, bende bir Siren'in çağrısı gibi karşı konulmaz bir iz bırakmıştı.Ve ben o geceden beri, onu tekrar görme isteğiyle çaresizce kıvranıp, duruyordum.

Aslında aklımda bir fikir olgunlaşıyordu, ama uygulanabilirliği konusunda hiç emin değildim.Böyle bir şeyin mümkün olup olmadığını bile bilmiyordum, ama en azından deneyebilirdim.Belki arkadaş olmayı önerebilirdim!Onunla rahatça konuşabilmiştim, hatta şakalaşmıştım bile.Yine yapabilirdim, öyle değil mi?

Bir anda içim biraz hafifledi, ne de olsa bir strateji geliştirmiş gibiydim.Şimdi geriye onu tatbik etmek kalıyordu.Omuzlarımı dikleştirdim, her zamanki kayıtsızlık maskemi kolayca takındım ve hala dikilmekte olduğum girişten içeriye adım attım.

KARANLIKTAN ÇIK ! ("YÖRÜNGE" SERİSİ 2) (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin