YİRMİ ALTINCI BÖLÜM

3.5K 401 164
                                    



                               YİRMİ ALTINCI BÖLÜM

MİNE

"Yaa, işte böyle kızım.Ne insanlar var şu dünyada.Gerçi onlara insan bile denmez.Masum bir sabiye kıyılır mı hiç...Zaten o kadını hiç sevemedim.Asık suratlı ve tembel biriydi hep.Ama Talip bey rica etmişti.Kimsesizmiş, çalışması gerekiyormuş.Aldım ben de işe."

Nasuh bey suçlulukla içini çekti.Hala heyecanlıydı.Aslında şu anda ben ondan da beterdim.İlk duyduğum an elim ayağım boşalmıştı sanki.O Hacer cadısı dün akşam Ece'yi öldürmeye çalışmıştı!Yastığı küçüğümüzün yüzüne bastırırken yakalanmıştı.

"Allah razı olsun o yeni gelen bakıcımızdan.Daha dün Genel Müdürlükten gönderildi, ama gelir gelmez bir hayat kurtardı kadıncağız.Hızır gibi yetişip, o vicdansız kadını yere sermiş.Ne istedi parmak kadar çocuktan...Aklıma kötü kötü şeyler geliyor...Neyse, polis konuşturur artık onu.Bir de utanmadan:"Ben bir şey yapmadım.Bu yeni gelen kadın çocuğu dövüyordu."diye yalan söylemeye çalışıyordu götürülürken."

"Ece nasıl şimdi Nasuh bey?"diye sordum sabırsızlıkla.

"Ece iyi Mine, çok şükür.Geceyi hastanede geçirdi, ama ciddi bir şeyi yokmuş.Sadece biraz nefessiz kalmış, allahtan Sabiha hanım tam zamanında girmiş içeriye.Dün gece Nurten öğretmen kaldı yanında.Sabah geldiklerinde çocuk iyi görünüyordu, ama keyifsiz tabi. Çok korkmuştu yavrucak."

Canım tatlışımın halini düşününce içim sızladı.Keşke yanında olabilseydim ya da hiç olmazsa Sevim işe gidebilseydi.Ama hiç olmazsa o uğursuz kadının gölgesi artık miniğimizin hayatını karartamayacaktı.Onu sevgi ve şefkatimizle eski haline döndürmek için el birliğiyle uğraşacaktık.

Nasuh beye gelince, ona bildiklerimi anlatmam doğru olmazdı sanırım, Korhan bey şimdilik kimsenin bilmesini istememişti.Polis uygun gördüğünde zaten onu bilgilendirirdi herhalde.Ece'nin hayatını kurtaran yeni bakıcı da, Hacer'i gözetleyip, çocukları koruması için Baş komiserin gönderdiği gizli polis olmalıydı.

"Bir çay daha alır mıydınız Nasuh bey?"diye sordu annem.Babamla ikisi sessizce yanımızda oturup, lafa hiç karışmamışlardı.Sadece Ece'nin başına gelenleri duyduklarında, onların da rengi atmıştı.

"Teşekkür ederim Hüda hanım.Ben artık kalkayım.Sana da tekrar geçmiş olsun kızım.Bir an önce iyileşmeye bak, sana orada ihtiyacımız var."diyerek gülümsedi adam, ama ben onun şaka yapmadığını biliyordum.Çalışmaya başlayalı kısa bir süre olsa da, bu babacan adamın bana güvendiğini ve takdir ettiğini biliyordum.

Babam Nasuh beyi yolcu ettikten sonra annem:

"Biz de çıkıp, biraz alışveriş yapalım Adem.Bu kızlar kuş kadar yiyor zaten, dün çocuklar da gelince, buzdolabı boşalıverdi."

O sırada günlük koşusundan dönen Selvi:

"İsterseniz ben de geleyim sizinle, yardım ederim."diye teklif etti.

"Yok kızım, sağ ol.Senin işlerin vardır, Mine de yalnız kalmasın hem. Biz taksiyle gider geliriz.Öğlen yemeği için de balık, ya da biftek falan alırız, gelince ızgaraya atıveririz.Yanına da bir salata yaptık mı, fazla gecikmeden sofraya otururuz.Akşama güzel bir patlıcanlı börek yaparım size, Mine özlemiştir. "dedi annem sevecenlikle.Selvi'yle çok çabuk kaynaşmışlardı.

"Oh, yaşadık desene!Yalnız Hüda teyze, yağmur yağacak gibi.Ben size her ihtimale karşı şemsiye vereyim."

Annemle babam çıktıklarında, Selvi duşa girdi, ben de başarısız bir şekilde elimdeki kitaba odaklanmaya çalıştım.Aklım sürekli Ece'nin geçirdiği tehlikeye kayıyordu.Demek ki karşımızdaki adam gerçekten de hastalıklı bir tacizci ve şantajcıdan öte, tehlikeli bir katildi de aynı zamanda.Başkalarının eliyle yaptırması önemli değildi.Emirleri onun verdiğinden emindim.Gerçi "Yörünge"nin güvenlik ekibi de bu konuda çalışıyordu, ama ben esas çözümün polisten geleceğini tahmin ediyordum.İnşallah o Hacer cadısını bir an önce konuştururlardı ve kimse zarar görmeden o alçak ve yardakçıları hak ettikleri cezayı bulurlardı.Zarar deyince aklım Sevim'e gitti ve acaba dün geceki gelişmelerden sonra Korhan bey onu da koruma altına aldı mı diye merak ettim,çünkü tehlike anlaşılan onun tahminlerini de aşıyordu.Elimi tam Sevim'i aramak üzere telefona uzatıyordum ki, kapı zili ısrarla çalındı.Önce kim olabilir diye merak ettim, Cemil olsa, önce arardı sanırım.Sonra Selvi'nin banyoda olduğu aklıma geldi.Neyse ki benim acar arkadaşım çıkmıştı bile ve bornozun yakasını sıkı sıkı yakalamış olarak kafasını salona uzatıp:

KARANLIKTAN ÇIK ! ("YÖRÜNGE" SERİSİ 2) (Tamamlandı)Where stories live. Discover now