YİRMİ BİRİNCİ BÖLÜM

3.7K 433 170
                                    

MERHABA KIZLAR!

BU AKŞAM GEVEZELİK YOK, AMA KEYİFLİ BİR BÖLÜM SİZLERİ BEKLİYOR.

SEVGİLER...


                                         YİRMİ BİRİNCİ BÖLÜM

MİNE

Odadan çıkan Cemil'in ardından bakakaldığımda, heyecanım hala devam ediyordu.

Birkaç dakika önce uyandığımdan beri her şeyi hatırlayıp, kafamda sıraya koymuştum.Sabah kaza geçirdiğim, sonra hastaneye getirildiğim ve muayeneden geçip, tedavi gördüğüm ve nihayet odaya alındığımda Cemil'in yanıma gelip, büyük bir ihtimamla benimle ilgilendiği, hatta bana yemek yedirdiği ve ilaç aldıktan sonra da uyuyakaldığım bir bir hafızamda canlanmıştı.Yine de bütün bunlar adamın sıra dışı davranışlarını açıklamıyordu.Evet, mutlaka ki suçluluk duygusuyla da hareket ediyor olabilirdi, ama ilgiden öte bariz olan şefkatine, özenden öte üzerime titreyen haline nasıl bir anlam yüklemem gerektiğini kestiremiyordum.

En son, biraz evvelki uyku sersemliğimde, rüya sandığım avucumu öpmesinin gerçekliği, şaşkınlığımda zirve yaptırmıştı.

Tanrım, kafam gerçekten karışmıştı ve bütün bunları yanlış yorumlamaktan korkuyordum.Bana hissettirdiği cennetteymişim duygusu kolayca cehenneme dönüşebilirdi.Karşılıksız kalabileceğini zaten kabullendiğim aşkım, boş bir umudun peşinden sürüklenirse, kalbimin kırılması kaçınılmaz olurdu.Hiç bir zaman çok temkinli biri olmamıştım, ama aldığım risklerde bile mantıklı hareket ettiğimi düşünmeyi seviyordum.Ve şu anda da mantığıma sığınarak, gördüğüm bu yakınlığın suçluluk duygusundan, ya da yaralı bir insana duyulan acımadan ileri geldiğini kabullenmem gerekiyordu.Ama nedense bunu başaramıyordum, çünkü bana hissettirdikleri bir türlü bu kalıplara sığmıyordu.

Biraz cesurca ifade etmem gerekirse, Cemil bana neredeyse sevgili gibi davranmıştı.Bakışlarından, dokunuşlarından ve sözlerinden sızan duygular, o acılı halimle bile algılayabileceğim kadar belirgindi.Yine de yanılmaktan korkuyordum.Adam daha kısa bir süre önce aşkı tehlikeli bulduğunu itiraf etmişti.Fikrini bu kadar kısa sürede değiştirmiş olamazdı, öyle değil mi?

Kapının açılıp, güzel hemşirenin içeri girmesiyle, dikkatim dağıldı.

"Nasıl hissediyorsunuz?Ağrınız var mı?"diye profesyonel bir ilgiyle sordu kız.

"Biraz."diye itiraf ettim ve acizliğimden nefret ederek:"Tuvalete gitmem gerekiyor yalnız."diye yardım istemek zorunda kaldım.

Hemşirenin desteğiyle bin bir zorlukla ihtiyacımı giderip yeniden yatağıma uzandığımda, kız serumumu değiştirdi ve:

"Şimdi bu mide koruyucuyu da kullanın."deyip bana sarı hapı ve su şişesini uzattı."Üç saat sonra kullanmanız gereken ilaçları gece hemşiresine bırakacağım.Geçmiş olsun."dedi ve mesafeli bir şekilde "iyi akşamlar" dileyip, çıktı.

Sanırım dış görünüşüyle herkesi etkilemeye alışmış hemşire hanım, Cemil'in ilgisizliğine bozulmuş ve beni bundan sorumu tutmuştu.Bu düşünce beni gülümsetti ve tam o sırada elinde ufak bir seyahat çantasıyla içeriye giren Cemil:

"Gülümsediğini görmek güzel.Daha iyi misin?"diye sordu ve o karşı konulmaz gülümsemesini tüm gücüyle üstüme saldı.Tanrım, her seferinde böyle çarpılmak zorunda mıydım...bu çok utandırıcıydı...

Ağzımı toplamaya çalışarak:

"Kesinlikle."dedim ve merak ettiklerimi sorarak, konuyu değiştirdim:

KARANLIKTAN ÇIK ! ("YÖRÜNGE" SERİSİ 2) (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin