KARANLIKTAN ÇIK ! ("YÖRÜNGE" SERİSİ 2) (Tamamlandı)

OTUZ SEKİZİNCİ BÖLÜM

MERHABA ARKADAŞLAR!

BU AKŞAM SİZE BİR SÜRPRİZİM VAR.SEVGİLİ ÇİLEK KIZIMIZ YASEMİN ŞAHİN BENİMLE "YÖRÜNGE" HAKKINDA ŞİRİN BİR SÖYLEŞİ YAPTI VE BLOGUNDA YAYIMLADI.BELKİ BİR GÖZ ATMAK İSTERSİNİZ DİYE SİZE LİNKİ ATIYORUM:

http://birtutamcilek.blogspot.com.tr/2017/07/yorungenin-yazarn-daha-yakndan-tanmak.html

VE BÖLÜMÜN SONLARINA DOĞRU SİZLERİ BİR SÜRPRİZ DAHA BEKLİYOR...;)

KEYİFLE OKUYUN!

SEVGİLER

                               OTUZ SEKİZİNCİ BÖLÜM

MİNE

Muazzam büyüklükteki kapalı spor salonu hınca hınç doluydu.Tam ortasında bulunan saha dört bir yandan izlenebilecek kocaman ve yüksekçe bir sahne haline dönüştürülmüştü.Son teknoloji dev kübik LED ekranlar şimdilik dolu tribünleri gösteriyordu,ama daha sonra sırasıyla sponsor reklamlarını ve sanatçıların görüntülerini seyircilere aktarmak üzere yüksek tavandan sahnenin tepesine gelecek şekilde monte edilmişti.Binlerce insanın coşkulu enerjisi adeta havada titreşiyor, hevesli bekleyişin sabırsızlığı gittikçe yoğunlaşıyordu.

Bugün yirmi dokuz ekim Cumhuriyet Bayramıydı.Cemil'in doğum günü olması bir yana,"Yörünge" grubunun kurduğu "GÜZEL GÜNLER Vakfı"nın açılışını bu güne denk getirme fikrini ortaya atan Nil'i tebrik etmek gerekiyordu,çünkü birazdan başlayacak konser seyircilere çifte,bize ise üçlü bayram yaşatacak gibi görünüyordu.Ülkenin seçkin sanatçıları en sevilen parçalarıyla sahne alacak ve konserin geliri vakfa bağışlanacaktı.

Bu dev organizasyonu gerçekleştirmek için,gecesini gündüzüne katarak pek çok kişi emek vermişti.Başta Nil olmak üzere,Ela'nın kardeşi Umut,annesi Nevin teyze,vakıf müdürü Hasan bey ve hatta bildiğim kadarıyla vakfın yeni eğitim personeli bile canla başla yardım etmişti.Ayrıca konser sonrası,buranın hemen bitişiğindeki otelin büyük toplantı salonunda,sanatçıların,sponsorların ve bağış yapan bazı iş adamlarının davet edildiği bir resepsiyon gerçekleşecekti.

Ben,kulis iznim olduğu için,rahatlıkla sanatçıların bulunduğu soyunma odaları ve tribünler arasında mekik dokuyordum.Önceki hazırlıklarda pek bir katkım olmasa da,konseri izlemek üzere buraya getirilen vakfın ilk çocuklarının yerleşmesine yardım ediyordum.Henüz kabul edilen sadece otuz kadar çocuk vardı ve beş yaş altındakiler zaten gelmemişlerdi,ama burada olanlar son derece heyecanlı ve mutlu görünüyorlardı.Kısacık sohbet etme fırsatı bulduğum Nevin teyze,Hasan bey, eşi Emine hanım ve kızları Melek de bu coşkulu atmosferden çok memnundular.Nil kuliste olduğu için,Baş komiser Korhan mali müşavir Osman Tuna'nın yanına oturmuştu.

Vakfa ayrılmış tribünde her şey yolunda göründüğüne göre,Melek ve Selvi'ye yanlarındaki birkaç koltuğu boş tutmalarını tembih edip, çıkış tünelinden hızlıca soyunma odalarına doğru yola koyuldum.Koridorlar koşturan insanlarla doluydu.Uzaktan Nil'in kulağındaki telsizden sağa sola direktifler verdiği görülüyordu.Elleriyle kollarıyla bir takım işaretler yapıp,etrafındaki yardımcılarını dört döndürüyordu ve belli ki bütün düzenlemeleri titizlikle ilerletiyordu.Kadın gerçekten de organizatörlük yapmak için doğmuş gibiydi.

Yoluma devam edip,ilk önce Dicle ve Ela'nın genç bir pop şarkıcısıyla paylaştıkları odaya uğradım.Aslında bir nevi ben de odayı paylaşıyordum,çünkü geceki davet için giyeceğim kıyafet oradaydı.

Yanlarına girdiğimde kızlar heyecanlıydı.

"Yakıyorsunuz cancanlar!Ortalığı kasıp,kavuracaksınız!"diye takıldım, harika sahne kıyafetlerine göz atarak.