YİRMİ SEKİZİNCİ BÖLÜM

3.6K 433 204
                                    

MERHABA CANLAR!UZAK DİYARLARDAN SELAMLAR GETİRDİM.VE NİHAYET SÖZ VERDİĞİM GİBİ BUGÜN SABIRSIZLIKLA SİZLERE KAVUŞUYORUM.HEPİNİZİ GERÇEKTEN ÇOK ÖZLEDİM...O GÜZEL YÜREKLERİNİZ,TEŞVİK EDİCİ SÖZLERİNİZ, TATLI VE AKILCI YORUMLARINIZ BURNUMDA TÜTTÜ...

UMARIM SİZLER DE BENİ VE "CEMİL"İ ÖZLEMİŞSİNİZDİR.KEYİFLE OKUYUN...


                          YİRMİ SEKİZİNCİ BÖLÜM

MİNE

"Telefonunu annenden aldım Mine'ciğim."dedi liseden rehber öğretmenim Elif hoca."Umarım iyisindir.Sana bazı haberlerim var."

"İyiyim hocam, teşekkür ederim.Sesinizi duyduğuma sevindim.Hayrola hocam, kötü bir şey yoktur umarım?"dedim şaşkınlıkla.

Okul hayatım boyunca en sevdiğim öğretmenim olmuştu Elif Yıldırım.Psikoloji merakım yüzünden ona sık sık başvururdum, o da beni hiç geri çevirmezdi.Melis'in intiharının iç yüzünü bir tek ona anlatmıştım, ama ne yazık ki o konuda elinden bir şey gelmemişti,çünkü ortada coğrafyacı hakkındaki şüphemden başka bir şey de yoktu.

"Pek hayır değil aslında Mine'ciğim, ama bir yandan ortaya çıkması da iyi oldu."diye bilmece gibi konuştu kadın.Sonra toparladı:

"Sana o konuyu hatırlatıp üzmek istemezdim, ama bilmen gerekir diye düşündüm."

Kadının, benim de gerilmeme sebep olan, derin bir nefes aldığını duydum ve biraz duraklayıp, devam etti:

"Coğrafya öğretmeni Erdinç Koca'yı hatırlıyorsundur.Geçtiğimiz günlerde kız öğrencilerimizden biri onun hakkında suç duyurusunda bulundu.Elinde deliller de varmış.Ardından farklı sınıflardan üç kız daha davacı oldu, onlar da aynı şeye maruz kalmış, ama bugüne kadar korkudan susmuşlar.Bütün bunlar duyulunca, bir de liseyi üç yıl önce bitiren bir kız daha dava açtı, anlaşılan o da ancak cesaretini toplamış.Yani çorap söküğü gibi her şey ortaya çıktı.Çok üzüldüm Mine,bunca yıl bu kötülüğü görememekten, yardım edememekten..."

Ahize elimde, dondum kaldım.Gözümün önünde Melis canlandı:"Bunun çaresi yok."diyordu."Bu şekilde yaşayamam."

Gözlerim doldu:"Ah Melis..."dedim içimden."Neden gittin?Birlikte mücadele edebilirdik.Bu pisliği yıllar önce ifşa edebilirdik.Ve şimdi yaşıyor olurdun..."

"Mine?İyi misin kızım?Özür dilerim, belki de sana anlatmamalıydım."

Elif hocanın pişmanlık dolu sesi kendime gelmemi sağladı:

"Hayır hocam, anlattığınız için teşekkür ederim.Buna ihtiyacım vardı.Umarım o canavar en ağır cezayı alır, böylece başka kimsenin canını yakamaz ve Melis'imin de ruhu huzura erer.Peki, benim yapabileceğim bir şey var mı hocam?Mahkemeye çıkıp, Melis'i anlatmam gerekiyor mu sizce?"

"Hayır Mine, buna gerek yok.Yeminli ifade vermen gerekir ve elinde kesin isim bile yok, sunabileceğin herhangi bir delil de.Hem kendini hırpalarsın, hem de ailenin yarasını deşmiş olursun.O öğretmen müsveddesi zaten kesinlikle hapis cezası alacak ve meslekten atılacak.Karısının da boşanma davası açtığını duydum.Gerçi keşke yasalar bu konuda daha sert ve caydırıcı olabilseydi.Özellikle biz kadınlar, asıl bunun mücadelesini yapmalıyız."

"Haklısınız hocam.Tekrar teşekkür ederim.Bunu öğrenmem benim için çok değerli, inanın.Artık içim biraz daha rahat."

Elif hocayla tekrar görüşmek üzere vedalaştıktan sonra, telefon elimde kalakaldım.

Kafamın içi uğulduyordu.O pisliğin yıllarca, daha genç kızlığa yeni adım atmış öğrencilerine uyguladığı taciz ve şantajı hangi ceza paklardı ki...Talip Biçici ve Erdinç Koca gibi yaratıklara idam bile layık değildi...Yoktu öyle bir anda kurtulmak...Belki yıllarca en ağır işkencelere maruz kalsalar, ancak o zaman soğurdu zarar verdikleri kadın ve çocukların içleri...Ve tabi biz, onları sevenlerin...

KARANLIKTAN ÇIK ! ("YÖRÜNGE" SERİSİ 2) (Tamamlandı)Where stories live. Discover now