14.Bölüm

88.3K 4K 3.2K
                                    

Multimedyadaki Baran :)

Ben: Poyraz, buluşabilir miyiz?

Ona ne diyeceğimi bilmiyordum. Üzülmesini istemiyordum ama artık iş işten geçmişti.

Attığı konuma gittiğimde iki kişilik bir masada oturuyordu. Masaya çantamı bırakınca bakışları bana döndü. Kızgın değildi, kabullenmiş gibi bir hali vardı.

"Direkt konuya gireceğim. Baran'ı sevdiğim için senden özür dileyemem ama bunu benden öğrenmek yerine saçma bir videodan öğrendiğin için dileyebilirim."

"Baran'ın adını vermeni zaten beklemiyordum ama en azından başka birini sevdiğini söyleyebilirdin."

"Hemen anlardın. Ayrıca kimse bilmiyordu. Ege'ye bile yeni söylemiştim."

"Diyebileceğim bir şey yok. Bir gün birini seveceğini biliyordum. Elinde olmadığını da biliyorum."

"Zaten elimde olsa seni severdim Poyraz." dedim buruk bir gülümsemeyle. Yere bakarak gülümseyince gerçekten kötü hissettim ama yapabileceğim hiçbir şey yoktu.

"Melek ne oldu?" dedim konuyu değiştirmek için.

"Tartışırken annemler duydu ve şu an cezalı. Okul dışında bir yere gidemiyor." Sevinmediğimi söylesem yalan olurdu. "Onun adına gerçekten özür dilerim Mira. Yaptığı iğrenç bir şey."

"Artık insanların bilmesi veya dalga geçmesi umrumda değil."

"Seni sevdiğimi itiraf ederken insanlar benim de umrumda değildi ve emin ol, böyle olunca çok daha iyi hissediyorsun."

Gülümsedim. Baran'ı sevsem de Poyraz'ı kaybetmek istemiyordum.

•••

Okulumuzun en önem verdiği spor dalı basketbol olduğu için öğrenciler maçlara fazlasıyla ilgi gösteriyordu. Geçen sene bizim okulda olan maçlara birkaç kez gitmiştim ama o sıralarda Baran'dan hoşlanmıyordum. Şimdi ise sırf Baran'ı izlemek için gidiyordum ve artık her şey farklıydı. Artık benim tribündeki varlığımdan haberdar olacaktı.

Bizim dönemin Whatsapp grubunda birçok kişi maça geleceğini yazmıştı ve herkesin gelmesi için ard arda mesajlar gönderiyorlardı. Okulumuzun renkleri mavi siyahtı ve buna uygun giyinerek gelmemiz gerektiğini bile söylemişlerdi.

Siyah kotumun üstüne düz mavi tişörtümü giydim ve pantolonumun içine soktum. Saçımı at kuyruğu yapıp mavi renkteki tokamla sardım. Evet, bu işi fazla ciddiye almıştım.

Gözüm siyah göz kalemime takılınca biraz tereddüt ettim. Bunu daha önce birçok kızın yaptığına şahit olmuştum. Takımdaki sevgililerinin veya yakın arkadaşlarının forma numaralarını yanaklarına yazıyorlardı. Baran benim sevgilim olmayabilirdi ama benim de saklayacak bir şeyim yoktu.

Kalemle yanağıma '5' yazdıktan sonra daha fazla kendime bakmadan evden çıktım.

Ege'yle bir yerde buluştuktan sonra okula beraber gittik. Hale'yi de çağırmıştım. Bayağı hızlısın." deyip yanağımı işaret etti Ege.

"Artık herkes öğrendiğine göre istediğimi yapabilirim." dedim keyifle.

Bahçede oturan insanların arasından okulun içine girdik ve spor salonuna indik. Hale tribüne yerleşmişti bile. Beni görünce "Yanağında neden 5 yazıyor?" diye sordu.

"Birinin forma numarası." dedim sırıtarak.

Heyecanla "Baran'ın mı?" diye sorunca onu onayladım.

Ege "Dünkü olayı Hale hâlâ bilmiyor, değil mi?" deyince onu onayladım.

Hale şaşkın gözlerle ikimize bakarken Ege'ye  "Sen anlat, benim Baran'ı görmem lazım." dedim ve onları baş başa bıraktım.

5 NUMARAWhere stories live. Discover now