37.Bölüm

56.3K 2.8K 1K
                                    

Kendime gelip onu ittiğimde tüm vücudum suçluluk duygusuyla kaplanmıştı. Ona karşılık vermemiştim ama Baran'a ihanet etmişim gibi hissediyordum. "Sen ne yaptığını sanıyorsun ya?" diye bağırıp tüm gücümle bir kez daha ittim onu. "Sevgilim olmasına rağmen nasıl böyle bir şey yaparsın?"

Poyraz sanki beni duymuyormuş gibi salak salak sırıtırken koşarak tekrar içeri girdim. Bula bula Baran'la sevgili olduğumuz zamanı mı bulmuştu? Öpmesini istediğimden değildi ama sevgili değilken öpmüş olsaydı en azından bu kadar vicdan azabı çekmiyor olacaktım.

Önce tuvalete girip yüzümü yıkadım, sonra masaya geri döndüm. Baran'a bunu nasıl ve ne zaman söyleyeceğimi gerçekten bilmiyordum. Şu an o kadar mutluydu ki, bugün söyleyemeyeceğim kesindi.

Yanına oturduğumda "Ben de tam sana bakmaya geliyordum." dedi. Sanırım biraz uzun kalmıştım.

"Asıl siz yarın yapılacak ödül törenini görün. Herkes çıldıracak." diyen çocuğu herkes onaylarken gülümsemeye çalıştım. Hiçbir şey yapmak istemiyordum, sadece eve gidip kendimi odama kapatmak istiyordum.

İyice geç olduğunda herkes ayaklanmıştı. Baran'a beni eve bırakmaması için yalvarmıştım çünkü yolu fazla uzuyordu. "Zaten Giray'la aynı yöne gidiyoruz."

"Baran, ben evine kadar bırakırım Mira'yı. Sen bugün çok yoruldun, gidip bir an önce dinlen."

Baran, "Eve gider gitmez ara beni." diyerek kabul etmişti.

Giray'la yan yana yürürken dudağımı ısırdım. "Giray? Eğer bir çocuk Zeynep'i zorla öpseydi ama Zeynep hiç karşılık vermemiş olsaydı ne yapardın?"

Kaşlarını çatıp neden böyle bir şey sorduğumu anlamaya çalışırcasına bana baktı. "Zeynep'e güveniyorsam, ki güveniyorum, ona kızmazdım ama çocuğun ağzını burnunu kırardım." Birkaç saniye sonra attığı bakışlar ise fazla dikkatliydi. "Tabi eğer öyle bir şey olduysa Zeynep'in bunu gelip bana kendisi anlatması lazım. Başkalarından duyarsam bu kadar iyi karşılamazdım, o öpücüğün bir şey ifade ettiğini düşünürdüm."

Bu demek oluyordu ki Baran'a en kısa sürede bunu söylemeliydim ama Poyraz'a yapacaklarından da korkuyordum. Gerçekten kafayı yemek üzereydim.

Evimin önüne gelip ona veda ettikten sonra bahçeye girdim ama söylediği şeyler duraksamamı sağlamıştı. "Çok geç olmadan birinin, tahminimce Poyraz'ın, seni öptüğünü Baran'a söylemelisin."

•••

Baran'dan

Mira'nın eve geldiğine dair attığı mesajı okurken anahtarla kapıyı açıyordum. Salondan konuşma ve gülüşme sesleri geldiğini duyunca kaşlarımı çatarak ceketimi kenara bıraktım.

Annem, babam, amcam, yengem ve Emre salondaki koltuklarda oturuyordu. Beni görünce herkes ayaklanıp şampiyonluk için tebrik etmişti. Artık Emre'nin beni kıskanmak yerine tebrik etmesi de büyük bir olaydı. Amcamın hastaneye kaldırılması gerçekten işe yaramıştı.

"Biz de yemeğe oturmak için şampiyonun gelmesini bekliyorduk." deyip yanağımdan öpen anneme gözlerimi devirsem de gülümsedim. Mira'yla çıktığımızı ona bugün söyleyecektim çünkü aramızdakinin ciddi olduğunu biliyordum.

"Siz Emre'yle biraz oyalanın, ben yemekleri ısıtayım."

Emre'yle odama geçtiğimizde kendimi direkt yatağa atmıştım. "Bunu söyleyeceğimi hiç düşünmezdim ama şampiyon olmanıza çok sevindim."

5 NUMARATempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang