22.Bölüm

70.5K 3.4K 956
                                    

Melek, çığlık atarak havuza düştüğünde arkamı dönüp bahçe kapısına baktım. Kimse gelmiyordu, anlaşılan müzik seslerinden hiçbir şey duyulmamıştı.

Melek yüzeye çıktığı an tekrar bağırmaya başladı. "Bunu sana ödeteceğim!"

Tekrar arkamı dönüp "Oradan çıkarsan ödetirsin." dediğimde, bacaklarımda iki tane el hissettim. Bakışlarımı önüme çevirdiğim an kendimi suyun içinde bulmuştum.

Yüzeye çıktığımda tam anlamıyla burnumdan soluyordum. İkimiz de bu anı bekler gibi tekrar birbirimize saldırdığımızda Melek beni altına alarak boğmaya çalışmıştı.

"Ne yapıyorsunuz siz?"

Poyraz'ın sesini duyduğumda durmak istemiştim ama Melek'in durmaya niyeti yoktu. Birkaç saniye sonra suya atlama sesi duyulup Poyraz yanımızda belirdiğinde ona şaşkınlıkla baktım. Tişörtünü çıkarmış, eşofmanıyla suya atlamıştı.

"Yeter!" diye kükrediğinde gerçekten korkutucuydu, Melek bile korkup hareket etmeyi bırakmıştı. Poyraz ikimizin arasında gözlerini gezdirirken bakışlarındaki saf öfkeyi görebiliyordum. Sevdiği kız ve ablası yine karşı karşıyaydı ve bu sefer havuzun içindelerdi.

Bahçedeki insanlar sessizce olanları izlerken Poyraz, "Çabuk çıkın havuzdan." diye emir verdi. Bir şey söylemeye yüzüm olmadığı için merdivenlere doğru ilerledim. "Biri battaniye ve yedek kıyafet bulsun!"

Merdivenin başına geldiğimde bahçe kapısından çıkan Baran'ı gördüm ve çaresizce olanları fark etmesini bekledim. Önce bahçedeki insanlarda gözünü gezdirdi, daha sonra da havuza baktı. Suratı öyle bir ifade almıştı ki, sanki dünyadaki en garip şeyi görüyordu.

Biri içerden "Getirdim!" diye bağırıp elindeki battaniyelerle havuzun başına gelince merdivenden çıktım ve battaniyeye sarındım. Hemen arkamdan da Melekler çıkıyordu.

O kadar soğuktu ki, resmen titriyordum. Dudaklarım, ellerim, bacaklarım...Doğru düzgün yürüyemiyordum bile. Hızla içeri koşmak istiyordum ama bacaklarım uyuşmuş gibiydi.

Baran durumumu anlayıp yanıma geldikten sonra beni kucağına aldı ve saniyeler içinde içeri geçtik. Melek'in arkadaşlarından biri Melek'in dolabından kıyafet ve iç çamaşırı getirmişti. Baran kıyafetleri de eline aldıktan sonra bunca süredir içerde duran insanların bakışlarını umursamadan beni merdivenlerden çıkarıp tuvalete sokup kapıyı kilitledi.

Beni bir anda küvete sürükleyince "Ne yapıyorsun?" diye sordum şaşkınlıkla.

"Klorlu sudan çıktın. Ayrıca üşüyorsun, sıcak su iyi gelir." Beni neden havuzda Melek'le boğuşurken bulduğunu sormak istediğini hissediyordum ama aramızdaki soğukluk devam ediyordu.

Kıyafetlerle küvetin içine girdiğimde "Ben hallederim." dedim ve perdeyi çektim. Suyun dışarı çıkmasını istememekle birlikte Baran'ın beni kıyafetlerimle de olsa duş alırken görmesini istemiyordum.

Sıcak suyu kıyafetlerimin altından vücuduma sokunca fazlasıyla gevşediğimi hissetmiştim. Perdeyi açtığımda Baran klozet kapağına oturmuş, telefonuna bakıyordu. Beni fark edince eline havlu ve kıyafetleri alıp yanıma ilerledi. İç çamaşırları pantolon ve tişörtün içine gizlendiği için daha rahat hissetmiştim. "İstiyorsan perdenin arkasında giyin ya da rahatsız olacaksan ben dışarda bekleyebilirim." dedi suratıma bakmadan.

"Burada giyinebilirim." dedikten sonra kıyafetleri aldım ve bir kenara koydum. Perdenin düzgünce kapandığına emin olduktan sonra da üstümü kurulayıp iç çamaşırlarımı ve kıyafetlerimi değiştirdim. Annem bu olayı duysaydı herhalde cinnet geçirirdi.

5 NUMARAWhere stories live. Discover now