Kendimi toparlayıp karşımda duran arkadaşıma odaklanmaya çalıştım.
Ali'nin hayatı her şeyden değerli benim için kan bağı olmazsa bile biz birbirimizi kardeş olarak görüyorduk.
" Her şeyi baştan anlat Ali "
Ali," Tamam "
Ali oturunca bende karışısında ki koltuğa oturdum. Çok dağılmış görünüyordu.
Ali," Fuat keskin yani babam olduğu söylenen adam onu öldüreceklerini öğrendiğinde beni seda hanıma emanet etmiş, emanet ettiği gün öldürülmüş benim yerime başka bir çocuk konulmuş seda hanım da beni korumasının oğlu olarak gösterdiği için dikkat çekmemiş zaten. "
" Seda Hanım neden böyle bir şey yapmış neden herkesi karşına almak pahasına seni korumuş Ali "
Ali," Babam ve Asaf'ın babası örgütün kurucuları ve iki iyi dostmuşlar. Babamın yeri hala boş biliyorsun işleri yer altının diğer üyeleri işletiyor ve monalar tabi,ama diğer serveti bankada duruyor bir iftira yüzünden öldü benim ailem bunu çözmeliyim Azze "
" Senin kim olduğunu biliyorlar mı "
Ali," akşama kadar herkes öğrenir "
" Önce babamı arayalım neler yapabiliriz düşünelim "
Ali," yapacak bişey yok aileme yapılan iftirayı ve öldüren kişileri bulup teker teker öldüreceğim "
Ali'yi hiç bu kadar öfkeli görmemiştim söylediği şeyi yapacağını biliyordum. Hemen babamı arayıp durumu anlattım babam bana yapmamız gerekenleri söyleyince telefonu kapatıp Ali'ye döndüm yıkılmış gibi görünüyordu her şeyi elinden alınmış gibi.
"Böyle güçsüz durma lütfen"
Yanına gidip hemen sarıldım ona
" sen benim hep kahramanım oldun güçlü kurtarıcım böyle omuzların düşmesin Babamın yanına git sana anlatması gereken şeyler varmış "
Ali' den ayrılıp gözlerine baktım
" Babanın yerini ona ait olan her şeyi istiyorsan şimdilik buradan git önce tam olarak ne olduğunu anlayalım seni de ortadan kaldırmasınlar bu karanlığın nasıl olduğunu biliyoruz kendimizi nasıl koriyacağımızı da şimdilik ortadan kaybol "
Ali," Haklısın önce Ahmet amcanın yanına giderim ondan sonra ne yapacağımızı düşünürüz "
" O boş koltuğa oturacaksın Ali"
Ali," Evet bana ait olan yeri alıcam "
" Onlar hakkında her şeyi biliyoruz "
Ali," Ve bu bizi avantajlı yapar onların bütün pisliklerini biliyoruz "
Açılan kapı ile konuşmamız bölündü gelen kişiye baktığımda gelenin Asaf olduğunu gördüm.
Asaf," Senin ne işin var burda Ali herkes olanları duymuş ülkeyi terk etmelisin "
Ali," Demek ki duydun "
Asaf," Ben ve diğerleri herkes duydu babaannem faik amcanın ricasını kırmamış her şeye rağmen büyütmüş bu güne getirmiş babanın yerine geçmen için şimdi kaybol zamanı gelince dönersin "
Asaf'ın söylediklerini onaylayarak başımı salladım.
Ali," Yardımına ihtiyacım yok Demirkan başımın çaresine bakarım"
Asaf'ın dudağı yukarıya doğru kıvrıldı Ali'yi baştan aşağıya sözüp başını salladı.
Asaf," Baban gibisin, bir şeye ihtiyacın olursa burdayım ben "
Ali," Benim yüzümden başın ağrımasın "
Asaf," Kimse bana bir şey yapamaz bunu aklında bile geçireni yaşatmam"
Ali," Kendim hallederim sağol "
Ali bana dönüp kollarını açtı bende hiç vakit kaybetmeden ona sarıldım
Ali," Nerede olduğum önemli degil güzelim ihtiyaç duyduğun anda ara tamam mı "
" Tamam sende dikkat et kendine bende senin için buradayım ne olursa olsun her zaman yanındayım "
Ali başımın üstüne öpücük kondurup benden ayrıldı. Gözlerim dolu bir şekilde Ali'ye baktım dikkat edeceğini biliyordum akıllı bir adamdı ve bu camiayı çok iyi biliyordu.
Ali," O inciler dökülmesin tavşanım geri gelicem söz "
Ali, Asaf'a bakıp " seni ağlatan her kim olursa hesap sorarım bunu herkes bilsin "
Asaf'ın çatılan kaşları ile Ali'nin söylediği onu kızdırmıştı canım Alim ne olursa olsun beni hep korurdu hangi şartlar olursa da o hep gelir.
Keşke Asaf da aynı şeyleri yapsa benim için diye düşündüm.
Ali odadan çıkıp gidince ikimiz yalnız kaldık. Dün akşam yaptığı şeyden dolayı ona hala kırgındım.
Asaf'ın yüzü hariç odada ki her yere baktım onunla muhattap olmak istemiyordum. Bakışlarım Asaf'ı bulunca bana baktığını gördüm bu adamı sevmek istemiyordum onun karanlığına girmek istemiyordum
Ama geç kaldım kalbim çoktan onun limanına sığınmış o istemese bile gözlerim onun karanlık ve soğuk bakışlarına muhtaç olmuş tenim onun dokunuşu ile ısınıyor sanki, karşımda duran bu soğuk acımasız adam beni kendine muhtaç etmiş ne kadar istemesem de gemim onun limanına vurulup parçalandı ve ben ona bana vermicek olan sevgisine muhtaç kaldım.
