Asaf'dan.....
Hayatta mucizeler olduğunu söyleyen insanlara hiç inanmazdım.
Yada bütün hayatını feda edebileceğin biri olduğuna.
Azze'mi tanıyana kadar her şey başkaydı, hayatım da bir çok kadın olmuştu belki ama gerçek bir ilişki kurduğum Asu ve Azze'ydi.
Asu'ya beslediğim şeyleri Azze hayatıma girince anladım, aslında ben tek bir kadını sevmiş ve aşık olmuştum oda şuan yanımda oturan kadındı, benim güzel Azze'mdi.
Benim mucizemdi, onun için hayatımı feda edebileceğim tek kadındı.
Yeşil vadileri andıran gözleri bana cenneti sunuyordu, gülüşü dünyanın en güzel eseriydi, sesi en güzel melodi, kokusu huzurdu.
Paha biçilemez bir sanattı çünkü onun ruhunu ve güzelliğini hiç bir sanatçı ne çizebilir nede bir notaya dökebilirdi, mucizeler yaşanırdı çünkü ve benim Azzem mucizeydi sadece benim ruhuma işlenmiş bir varlıktı, onunla güzeldim onunda benimle olduğu gibi bu kadın benim hayatımdı, nefesimdi, ışığımdı.
İçimde olan aşkı ruhundan taşıyordu, ona olan sevgim ve tutkum ömür boyu sürerdi, yanımdayken bile özlediğim en değerli varlığımdı.
Şuan o kadar mutluydu ki öyle güzel gülüyordu ki gözlerinde olan ışıltıyı ve aşkı görmemek için kör olmak gerekiyordu.
Yaptığım evlenme teklifi çok hoşuna gitmişti, gözlerinde akan mutluluk yaşları bana olan bakışlarını hayatım boyunca unutamayacaktım.
Dilek fenerlerini sevdiğini Yağmur söylemişti bana, diğer kızlardan da bir kaç yardım almış ve kafamda oluşan evlilik teklifini yapmıştım.
Aslında biraz gergindim ya beğenmezse diye ama Azze'min gözlerinde gördüğüm ışıltı bunun tam tersiydi, o kadar beğenmişti ki eve gelene kadar teşekkür etmiş yol boyunca bana sarılıp onu çok mutlu ettiğimi söylemişti.
Kızlar ne kadar onu kendi evlerine götürmek için ısrar etselerde bunu izin vermemiştim, onun yeri benim yanımda çünkü yaşarken de ölürkende yanımda olmalıydı.
İsteme olayı olana kadar ne kadar ısrar etselerde bunu istemediğimi görün Azze, yanımda kalmak istediğini söyleyip gitmemişti.
Bazen sözcüklere dökemediğim şeyleri gözlerime bakarak anlıyordu.
Beni bu kadar tanıması ve beni bu kadar sevmesi tarifi imkansız bir his uyandırıyordu içimde.
Bana bir bebek gibi bakması, beni yıkaması, geceleri üstümü örtmesi içimde değişik duygular uyandırıyordu.
Özellikle beni yıkadağında yüzünde oluşan utangaç ifadesi ve kaçamak bakışlarla bana bakması ona orada sahip olma isteğimi iki katına çıkarıyordu.
Çok güzel ve çekici bir kadındı Azze, hem yüzü hemde fiziği çok güzeldi.
Ona olan tutkum ve arzum her geçen gün daha da artıyordu.
Aylardır ona dokunamıyordum, tenini ve sıcaklığını hissetmeyi çok özlemiştim, ama inatçı sevgilim buna izin vermiyordu, beni böyle cezalandırıyordu ve çok iyi bir şekilde başarıyordu. Ona dokunamamak benim için çok zordu bunu bazı geceler oda fark ediyordu. Ben sağlıklı bir erkeğim sonuçta ve yanımda dünyalar güzeli bir kadınım var üstelik her an istediğim bir kadınım, buda elimde olmadan beni hareketlendiriyordu.
Evlenene kadar bekleyebileceğimi sanmıyorum bunun için evde kovalamaca oynayacaktık galiba.
Ben Azze'yi kollarıma aldıktan sonra istediği kadar kovalardım onu.
Önceleri sakatlığımı sorun etsemde Azze sayesinde bunu atlatmıştım, öyle ki hiç bir şey olmamış gibi devam ediyordu, bana acımıyordu yada merhamet ettiği için yanımda kalmıyordu. Beni sevdiği için aşık olduğu için yanımdaydı, bazı geceler uyuduğumu sanıp saatlerce beni izlerdi, benim de onu izlediğim gibi.
Böyle muhteşem bir kadın nasıl sevilmezdi ki.
Onun aşkı ve sevgisi bile beni yaşatırdı. Benim nefes almam bile onun için yeterliydi ne sakat kalmam nede eksik olmam onun için önemli değildi, onun tek istediği benim hayatta olmam, siyah dünyamın onun aydınlık olan dünyasıyla bulaşmasıydı. Benim kara gözlerimin onun yeşil vadilerini sarıp ısıtmasıydı.
Onun için elimden geldiği kadar çabalıyor doktorun her dediğini yapıyordum. Bunun karşılığını almıştımda, artık ilk günlerde ki gibi değildim giderek toparlanır ve ayağım her geçen gün biraz daha iyiye gidiyordu.
Bunun en önemli nedeni ise Azze'ydi.
