Bugün anneler günü, kitabı okuyan annelerin ve gelecekte anne olacak güzel okuyucularım anneler gününüz kutlu olsun 😘😘😘
İçime çektiğim kaçıncı sıkıntılı nefesimdi bilmiyorum ama daha fazla dayanamayacaktım. Hızla dış kapıya doğru ilerledim.
" Daha fazla duramam burda, gidip bakmam lazım Asaf, onu öldürebilir."
Ayla," Bende geliyorum Azze. "
" Sen burda kal Ayla, görmedin mi ne kadar kızgındı sana da patlamasın."
Umut," Anne ne oldu babam nerde."
Umut, annesinin yanına geldiğinde Ayla, gülümseyip oğlunu kucağına aldı. Umut annesine sokulup yanağına öpünce Ayla'da küçük burnunu öpüp kokladı oğlunu.
Ayla," Baban, dayılarınla dışarı çıktılar bebeğim gelirler birazdan. Sıkıldın mı sen. "
Umut," Hayır sıkılmadım ama Sude, benimle dans etmiyor. "
Bu güzel manzarayı izlediğimde ellerimle karnımı okşadım.
Benim bebeklerim de bu kadar tatlı olurmuydu acaba. İç çekim karnıma baktığımda omzumda hissettiğim elle başımı kaldırıp babamın bana şefkatle bakan gözlerine baktım.
" İyi bir anne olurmuyum baba."
Babam," Çok güzel bir anne olacaksın."
Babam beni kolları arasına aldığında onun sıcak göğsüne sığındım. Yüzünde yılların ona bıraktığı acı tatlı kırışıklar vardı ama hala çok yakışıklı ve yapılı bir adamdı babam.
" Bu çok değişik bir duygu babacım."
Babam," Dünyanın en güzel şeyidir evlat sahibi olmak. Benim prensesim de bu güzel duyguya yaşayacak ve bana dünyanın en güzel hediyesini verecek beni dede yaparak."
" En çok beni seveceksin ama değil mi babacım. "
Babam," Senin yerin başka hayatımın anlamı. Hadi gitte kocanı tut çocuğu fazla hırpalamasın. Kıskanç tavşan."
" Baba ya şimdi öldürdü adamı."
Hızla dışarı çıkıp korumalardan nerde oldukları öğrenip sağ tarafa doğru yürümeye başladım.
Arabaların park edildiği yere geldiğimde şaşkınlıkla yerimde kaldım. Bu adam tam bir deliydi.
Ateş, yerden kalkıp kanayan dudağını silerek yerinde durmaya çalıştı.
Asaf," Lan madem böyle bir şey yapıyorsun neden bana haber vermiyorsun.! "
Asaf, tekrar yumruk vurduğunda Ateş, yerinde sendeleyip bir kaç adım geriye doğru gitti.
Asaf," Şimdi gelmiş bana hepsi plandı diyorsun bu kadar kolay mı Ateş, hiç bir şey olmamış gibi devam mı edelim.!"
Ateş," Ben sana ihanet etmedim etmemde. Sadece benden istenileni yaptım. "
Asaf," İhanet etmedin ama yalan söyledin. Bana anlatsaydın bakardık bir çaresine değil mi. "
Asaf, tekrar vuracağı sırada hızla ilerleyip önünde durdum. Hava da olan elini indirip ateş saçan gözlerle bana baktı.
Asaf," Sana gelme demedim Azze! Ne zaman söz dinleyeceksin kadın."
" Orda durayım sende çocuğu öldür değil mi. Ayrıca siz neden müdahale etmiyorsunuz. "
Cem," Onların arasında biz Ateş'le aramızda ki meseleyi çözdük. "
Asaf, elimi tutup beni arkasına çekti.
O ne kadar kızgınlıkla Ateş'e baksada Ateş, tam tersine özlem ve şefkatle bakıyordu ona.
" Vurma artık Asaf, hepimiz hata yapıyoruz, hangimiz masum ki. Tek sorun sana anlatmaması bunu da yine senin için yapmış. "
Asaf," Sen karışma Azze. "
Alev alan gözleri beni bulunca yutkunup bir adım geri gittim. Şuan karşımda olan bana böyle soğuk bakan sevdiğim adamdı değil mi.
Ama Asaf, bakmazdı ki bana böyle. Hep güzel bakardı bana gözleri sevgiyle aşkla bakardı.
Toprak," Merak etme bırak bir kaç yumruk atıp öfkesini kussun. Ona zarar vermez. "
Toprağın fısıltısıyla biraz rahatladım derken Asaf, bir yumruk daha Ateş'in yüzüne indirdi.
" Yeter artık ona vurmakla ne geçiyor eline. İlk defa senden bir şey rica ettim Asaf, onu da yapamadın."
Asaf'ın gözleri tekrar bana döndüğünde, dolan gözlerime bakıp o soğuk duvarlarını yıkmıştı, sevgiyle baktı bana ama içimde birşeyler kırılmıştı artık. Gözlerini kapatarak konuşmaya başladı.
Asaf," Eğer bir daha benden bir şey saklarsan seni öldürürüm Ateş.!"
Ateş, çenesini ovup hiçbir şey olmamış gibi Asaf'a bakarak başını olumlu anlamda salladı.
Ateş," Hala sert vuruyorsun Demirkan. "
Asaf," Sende hala ukala bir serserisin. Bana yalan söylemek neymiş göstereceğim sana. "
Ateş," Senden gelecek her şeye razıyım abi. "
