Bölüm On Dört - Soğuk|Sıcak

286K 22K 26.4K
                                    

Helööööwwww!

Ben geldim, üstelik çok tatliş bir yeni bölümle!

Bölüm yorumlarınızı merak ediyorum, yorum bırakmayı unutmayın❣️ En çok paragraf yorumlarına ve uzun yorumlara gelecek bölüm ithaf vereceğim❣️

Bu bölüm ithafları: user48240029 Manyakmiyim_neyim sevvald36 Uzun, iştah açıcı, ilham verici yorumlarınız için teşekkürler kızçeler.

Geçen bölümden gözüme çarpan üç yorum sahibini yazdım, hepsini bulmaya vaktim olmadı kusura bakmayın atladıklarım varsa özür diliyorum, sizi daha fazla bekletmek istemeden hemeeen bölüme geçiyorum.

He öncelikle, bu bölüm oy hedefimiz: +1000

Yorum hedefimiz: +1000

Yeni bölüm öncesi atacağım kesitler için "Sulisindunyasi" isimli instagram hesabımı takip etmenizi öneririm❣️

Mutlu günlerimiz olsun!

ÖNEMLİ NOT: 13 Mayıs Pazar Günü saat 13:00-14:00 arasında Ateşin Oğlu imzası için Kocaeli Kitap Fuarı'nda olacağım. Hepinizi bekliyorum, kitabınız olsa da, olmasa da gelin, sarılalım❣️

 Hepinizi bekliyorum, kitabınız olsa da, olmasa da gelin, sarılalım❣️

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bölüm On Dört - Soğuk|Sıcak

Üzerimdeki halsizlikle gözlerimin açılmasını sağlayan şey cama vuran yağmur sesleri olmuştu. Yorgun ve halsiz bedenim yataktan kalkmak istemez bir şekilde halsizce kıvranıyordu ancak zihnim çoktan dış dünyaya gözlerini açmıştı. Geniş bir esneme bedenimi esir aldığında, sulanan gözlerimi açmak zorunda kaldım. Ve bomboş, gri tavanla göz göze geldim. Üzerimde nedenini bilmediğim bir başka halsizlik, yorgunluk vardı. Biraz da üşüyor gibiydim. Boğazımdaki kaşıntıyı gidermek amacıyla hafifçe öksürdüm ve gözlerimin içinde bulunduğum odayı daha net seçmesini sağladım.

Derin bir nefes aldıktan sonra çıplak ayaklarımı yataktan sarkıttım. Karnımın aç olduğunu hissediyordum ancak bir şey yiyip yiyemeyeceğimden pek emin değildim. Üzerimde değişik bir keyifsizlik vardı.

Üstümdeki lacivert ipek pijamayı çıkaracak havamda değildim lakin bu evde bu şekilde durmamın ne kadar etik olacağını bilmediğimden değiştirmemin daha iyi olacağı kanaatindeydim. Dolabı açıp, kotun vereceği rahatsızlığı kaldıramayacağımı düşünerek siyah bir tayt çıkardım. Gözüme çarpan koyu kırmızı, yünlü, bol kazağı da elime aldıktan sonra beklemeden dolabın kapağını kapatıp üzerimdeki pijamalardan bir çırpıda kurtuldum. Eklemlerimin üzerinde hafif bir ağrı vardı, o an benim de büyü gibi bir gücümün olmasını isterdim. Biz insanlara göre, hayat biraz daha zor geliyordu artık gözüme. Buradakilere göre daha aciz olduğumuz gerçeği de vardı tabii...

Kırmızı kazağı üzerime geçirdikten sonra taytın kalçamı ne kadar belirginleştirdiğini görmek amacıyla aynadaki aksime baktım. Çıkıntıyı fark edince kazağın uçlarından tutup biraz daha aşağı çekiştirdim ve daha normal bir görüntü aldığımda daha fazla kendimi süzmeden odadan çıktım. Çıkar çıkmaz, koridorda elindeki tepsiyle benim tarafıma doğru gelen Arzen'i görmeyi beklemiyordum.

KARANLIĞIN ŞEHRİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin