İNTİHAR

205K 6.5K 1.6K
                                    

BÖLÜM 2

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

BÖLÜM 2

SAHNE: SOĞUK YARA


Bir odaya hapsedilmiştim. Yatakta beyaz örtü gelinliğim gibi kefenimdi. İstememiştim, evlenmek istememiştim. Ben kadın olmaya hazır değildim. Beni, ne babam ne annem ne de abim, hiç kimse dinlememişti. Tek bildikleri töre, kan, kin, nefret, hepsi her şey bunlardan ibaretti.

Oysa ilk başta Baran, aklı başında birine benziyor, demiştim. Belki onunla konuşursam bana istemeden dokunma diye düşlemiştim. Kendimi bu konuda telkin etsem de gördüm ki adam beni düşman gibi görüyordu. Evet, bir yer de el kızıydım ama o beni yalnızca düşmanı bilmişti. Beni gözü gördüğü o anlarda yalnızca bakışlarından nefret ve kin okunuyordu. Benden ölümüne nefret eden bir adamla evlenmiştim.

Beni düşmanı bilen dışı gibi içi de kapkara bir adam.

Ve sonuç:  bu odaydı.

Işıkları yansa da dışarıda dünyayı inletecek yükseklikte sesler yankılansa da yapayalnız karanlık bir odaya hapsedilmiştim. Çaresizce sonuna bekleyen idam mahkumları gibi gözlerimi diktiğim o beyazlıktan başka bir noktaya odaklanamadım.

İçimde büyüyen öfke dalgasının şiddeti artarken ellerimle gelinliğimin tülünü sıktım. Annem yanımdan ayrılmadan kocama karşı yani bugün kocam olan adama karşı yapmam gerekenleri anlatmıştı. O an yalnızca gülmüştüm. Yalnızca gülmüş. Oysa bana anlattığı sahne gözümde canlandıkça midem bulanıyordu. Peki, şimdi ben ne yapacağım. Buralar da evden beyaz ile çıkarsan eve beyaz içinde dönersin, zihniyeti hakimdi. Her ne kadar Baran beni düşmanı olarak bilse de tek umudum Baran'dı. 

Kapının arkasından gelen seslerle oturduğum kanepeden ayağa kalktım. Gelinlik zorlamıştı biraz, yine de ayaklanmayı başarmıştım. Hemen ardından içeriye Baran girdi ama kör kütük sarhoştu. Biliyorum o da bu evliliği istememişti. Benim üzerime doğru yürüdü ve hemen önümde sağa sola doğru hareket ederek durdu. 

Ben son bir umut yüzüne bakarken "Soyun!." dedi tehditkar bir ses tonuyla. İşte o an da dünyam başıma yıkıldı. Yine de pes etmedim. Pes etmek intihar etmek demekti. Ona sakin tonla "Baran, konuşsak." dedim. O ise işaret parmağını dudağına götürüp sus yaptı bana. Sarhoş kafayla yüzünü ekşitiyordu.

Kendi bilmez hareketler sergilerken  "Çabuk ol uyumak istiyorum." dediğinde son kez denemek istedim. "Ben, bu evliliği istemedim. Biliyorum ki sende istemiyorsun. Baran, karı koca olmamıza gerek yok."  Ondan son umut medet umarcasına konuşmaya devam ederken acıyla inleyip anında burnumun dibinde biterek sağ eliyle saçlarımı avuçladı. Bu hareketiyle başım geriye gitmiş bir hayli canım yanmıştı.

"Senin gibi kansız biriyle ben mi evlenmek istedim Lan! Sanır mısın ki sana iğrenç bedenine dokunmak istiyorum... Senden babandan it abinden bütün benliğimle nefret ediyorum. Duyuyor musun, senden nefret ediyorum."

BARAN BEY 🚬Where stories live. Discover now