Bölüm 33 🙏

80.3K 3.5K 213
                                    

Odama gelip yatağa uzanalı neredeyse bir saat olmuştu. Yattığım yerden oflayarak yarı şekilde doğrularak sırtımı arkama yasladım. Uzanıp gece lambasını açarak elime telefonu aldım.

Tuş kilidini açınca gözüm direkt mesaj kutusuna gitti ama boştu. Kimseden mesaj gelmemişti. Suratımı asarak whatsappı açtım orada da mesaj yoktu. Parmağım Baran'ın adına gitti. Mesaj bölümüne gitmem ile çıkmam bir oldu. Baran, çevrimiçiydi bu da benim heyecanlanmama yetmişti.

İşaret parmağımı dudağıma götürerek tırnağımı ısırdım. Saat gece üçü geçiyordu ama Baran, uyumamış çevrim içiydi. Acaba biriyle mi konuşuyordu. Arasam mı ki...

Yatakta dizlerimin üstüne oturarak elimi kalbime götürdüm. Tekrar mesaj bölümüne girdim. Hâlâ çevrim içiydi. İçimde oluşan o büyük arzu ile aramalara giderek Baran'ın numarasına bastım. Birinci çalışta değil ama ikincisinde açtı. Bunu beklemediğim için büyük bir panikle...

"Baran... Baran, lütfen telefonu kapatmadan bir saniye dinle!.."

"Anlat!.."

"Baran, ben seni çok seviyorum. İnan bana seni çok seviyorum. Sensiz ben eksiğim lütfen beni Affet bırak eskisi gibi!..

" dıt dıt dıt..."

Telefonun kapanmasıyla donup kaldım. Telefonu yüzüme kapatmıştı. İnanmıyorum benden ondan çoktan gitmişim bile alt dudağımı ısırarak cenin pozisyonunda yattım.

Beni hayatından komple silmişti. Evet, hata yaptım ama her insan hata yapmaz mıydı, insanlığın özünde vardı. Herkes küçük ya da büyük hayatının bir köşesinde hatalar yapardı...

Allah'ım ben kocamı çok seviyorum bana lütfen güç ver...Tekrar mesaj bölümüne girdiğimde Baran'ın profil resmini göremedim. Tekrar tekrar girip çıktım. Ne fotoğrafı ne de durumu görünüyordu. Durumuna kısa bir süre önce ikimize dair bir emoji koymuştu. O bile görünmüyordu....

"Beni sildiği yetmemiş gibi numaramı da silmiş..."

İçimde oluşan kırgınlıkla dudağımı büzdüm. Hemen arkasından göz yaşlarım yüzümden tane tane akıp gitti. Ama ben, onun gibi yapmayacaktım. Bende bıraktığı ne izleri silecektim ne de numarasını o bende hep aşk olarak kalacaktı...

İki gün sonra...

Çarşıda yürürken bir dükkân çarptı gözüme burası yeni açılmıştı galiba. İçeriye girerek bebek kıyafetlerine baktım. Hepsi birbirinden güzeldi. Çalışan kadın tam bana doğru gelecekti ki hemen kendimi dükkândan dışarıya attım.

Bana,ne oluyordu. Altı üstü iki gündür yalnızdım ama delirmiştim. Sokakta yürürken herkesin bana bakarak konuştuğunu fark ettim. İyi ama ilk kez bugün tam on dakika önce dışarıya çıkmıştım. Acaba hakkımda ne konuşuyorlardı...

En sonunda dayanamayarak kendimi bir sokağa attım. Küçük iken az koşamamıştık bu sokaklarda. Sonra aklıma park geldi. Her canım sıkıldığında oraya giderdim.

Yavaş yavaş yürürken arkadan bir arabanın yaklaştığını fark ettim ama hiç bakmak aklıma gelmemişti. Ta ki arkamdan ayak sesleri ve birinin beni tutmasıyla burnuma bir şey dayamasıyla... Beni zorla tutan adama vurmaya çalışsam da artık çok geçti. Gözlerimin kayması kendimi kaybetmişim...

Derin bir nefes vererek gözlerimi açtım. Sanki korku dolu bir kabustan uyanmış gibiydim. İlk olarak elimin ve ayağımın bağlı olduğunu fark ettim.

"İmdat!.." dememle ile kapı pat diye açıldı. Adamın biri kapıdan başını uzatarak bana baktı. Göz göze gelince nefesim kesildi.

Bana bakan adam ölen Abimin en yakın arkadaşı İhsan'dı. Bana, uzun zaman önce sevdiğini söylemiş. Bende kesin bir dille ret etmiştim. İyi ama neden kaçırdı beni...

İhsan, kapıyı çekerek elindeki sigarayı yere attı sonra da ezdi. Ben, hâlâ donmuş şekilde ona bakıyordum çünkü Babamın söylediği gibi çok tehlikeliydi.

"Nasılsın Miray, canın yanıyor mu?."

"Benden ne istiyorsun?.."

Kendimde bulduğum güçle sakin bir şekilde sordum. Sakin olmamın sebebi ise karşımda her haltı yapacak dengesiz bir adamın olmasıydı.

"Bilmiyor musun?.."

"Hayır, nereden bilebilirim. Eğer Babam, yüzünden kaçırdıysan..."

"Miray, sen bu kadar saf ve sessiz bir kız değildin ne oldu sana evlilik seni de mi bozdu yoksa?.."

"Beni bırak Babam, Abim çok merak etmiştir..."

"Bırakamam çünkü benimle uzun bir yolculuğa çıkacaksın..."

"Ne saçmalıyorsun ben, seninle hiçbir yere gelmem. Bırak beni yoksa bağırırım."

"Dağ başındayız güzelim istersen aylarca bağır seni hiç kimse duymaz."

"Lütfen bırak!.."

"Yarın sabah seninle birlikte sınırı geçeceğiz. Kısa bir süre sınırda bir köyde kalacağız oradan da seninle başka yere geçeceğiz... Ve sonunda mutlu son..."

"Sen, kafayı yemişsin. Bırak beni gideyim. Sende kendine başka birini bul. Benden sana hayır gelmez."

"Yorgunum Miray, çene çalıp beni yorma. Yarın sabah seninle birlikte sınırı geçeceğiz. İster ölünle isterse dirinle bu sana kalmış..."

Yüzüne baktım büyük ihtimalle kafası yerinde değildi. Yoksa bu kadar sakin konuşmak ona özgü değildi. Bende aklıma gelen ilk ve son çareyi denemeyi düşündüm.

"Peki, seninle gelirim ama bir şartla..."

"Senin, şart sunma gibi bir şansın yok Miray..."

"İyi bende bulduğum ilk fırsatta kendimi öldürürüm..."

"Söyle ne istiyorsun?.."

"Baran, yani kocamla son kez konuşmak istiyorum son kez. Merak etme bulunduğumuz adresi zaten bilmiyorum..."

"Peki, al ara benden ama sakın bir şey çaktırma. Yoksa bu senin son konuşman olur..."

Onun bana olan sevgisini kullanmalıydım. Bu benim son şansımdı. Baran ise inşallah beni dinler ve anlardı... Elinden telefonu alarak numarayı çevirdim. Şükür ki ezbere biliyordum. Baran, ikinci çalmaya açtı.

"Baran!.."

"Yine ne istiyorsun Miray?.."

"Dur!.. Seni son kez arıyorum veda etmek için..."

"Kapatıyorum..."

"Sana, söz veriyorum.Bir daha sesimi asla duymayacaksın...Baran, ben bu şehirden bu ülkeden her şeyi arkamda bırakarak gidiyorum..."

"Kesin öyledir!.."

"Bu bir veda Baran, hakkını helâl et eğer benim hakkım varsa helal olsun..."

"Miray!.."

"Sende bıraktığım kalbime iyi bak Baran, ben seni hep seveceğim... Hoş çakal!.."

"Miray, son kez dedin sana izin verdim yeter bu kadar konuşma ve kendini hazırla sabah erkenden bu şehirden gidiyoruz..."

"Tamam, söz verdim sorun çıkarmadan seninle geleceğim..."

"Böyle akıllı ol. Ne öyle basit kadınlar gibi seni sokağa bırakan adam için ağlıyorsun?.."

"Benim aşkım gururumdan daha büyük İhsan!.."      











BARAN BEY 🚬Where stories live. Discover now