20. Bölüm

2.9K 183 56
                                    

 Bölüm Notu:

Yorumlarını eksik etmeyen herkese teşekkürler :) Beğenmeniz dileğiyle.

İyi okumalar.

Gryffindor tarafından sevinç çığlıkları yükselirken Slytherinliler sinirle homurdana homurdana ayağı kalkıyorlardı. Bense oturduğum yerde kaskatı kesilmiştim. Narcissa şaşkın bakışlarla bana dönerken "Sana inanmıyorum!" dıye bağırdı. Sesindeki bıkkınlık ifadesiyle kafasını iki yana salladı. "Sen asla iflah olmazsın."

Sahanın ortasında ki Slytherin takımı Regulus'un yanına doğru ilerlerken Gryffindor'lular birbirine sarılıyordu. Sirius koşarak önce James'e sarıldı ve omzuna patpatladı. Yüzündeki kocaman gülümsemeyle tüm takım arkadaşlarına sarılıyordu. Narcissa'nın kolumu sarsmasıyla kendime gelmiştim. Sert bakışları üzerimde gezinirken "Kalk ve Regulus'un yanına gidelim." diye mırıldandı. Ayağı kalkıp ilerlerken konuşmaya devam etti. "Eğer gitmezsek şimdi takım olarak Regulus'u parçalayacaklar."

Oturduğum yerden kalkıp Narcissa'nın arkasından sahaya ilerlerken 'Mükemmel(!)' diye geçirdim içimden. James'in bu kadar iyi olduğunu nereden bile bilirdim ki?

Sahaya iner inmez Narcissa hızla Regulus'un yanına ilerlerken onların biraz önündeki Sirius'la göz göze gelmiştik. Yüzümdeki buruk gülümsemeyle yanına ilerlerken yüzündeki 'Ben demiştim.' ifadesiyle bana bakıyordu. Bu gülümsemeye tekrar aşık olabilirdim. Gözlerine bakarken içimdeki tüm korkular uçup gitmişti. Geriye kalan tek şeyse ona duyduğum sevgiydi.

Yürümeye devam ederken yüzümdeki gülümsemeyle "Kazandın." diye mırıldandım. Aramızdaki mesafeyi kapatarak boynuna sarıldım. Tek kolunu belime dolarken "Atkım artık senin." diye fısıldadı.

Gözlerine bakmak için başımı geri çekmeden önce dudaklarına ufak bir öpücük kondurdum. Sevecen bir ifade takınırken "Hiç kaçışım yok mu?" diye sordum.

Yüzüne alaycı bir ifade yayılırken kısa bir süre düşünüyormuş gibi yapmıştı. "Mm," kafasını sağa sola sallarken "Hayır." diye mırıldandı. Belimdeki kollarını çekerken elindekin süpürgeyi yere bırakarak soyunma odası olduğunu düşündüğüm yere koşmaya başlamıştı. Kaşlarım çatılırken Sirius "Şimdi geliyorum." diye bağırmıştı.

O gidince takımdakilere dönmüştüm. Yüzümdeki gülümsemeyle "Tebrikler." diye mırıldandım. "Güzel maçtı."

James yüzüne yayılan gülümsemeyle bana dönmüştü. Gözlerini gözlerime dikerken "Teşekkürler, Ige." diye cevap vermişti. Adımı söylemesiyle kısa bir tereddüte kapılmıştım. Yanlış duymamıştım, değil mi?

Sirius hızla gelirken elindeki uzun sarı-kırmızı atkıyı gördüm. James iddeayı bildiğini anlayacağım şekilde gülerken takım arkadaşlarına ve sahaya doğru bağırmıştı. "Ve Patiayak bize yeni bir taraftar kazandırdı."

Takımdan "Wooww... Ooo..." gibi tepkiler gelirken bir yandan da alkışkar yükseliyordu. Kaşlarım çatılırken Sirius atkıyı boynuma dolamıştı. Gülmemek için dudaklarımı ısırırken "İnanmıyorum." diye mırıldandım. "Aslında tam bir taraftar sayılmam."

Sirius atkıyı takınca bir iki adım geri çekilip bana kısa bir bakış attı. Dudakları hafifçe kıvrılırken "Bence taraftar olman için hiç bir sebep yok." diye fısıdadı. Kollarını belime dolarken gözlerimi gözlerime dikmişti, "Sana çok yakıştı."

Atkıya kısa bir bakış atarken burnuma Sirius'un atkının üzerindeki kokusu çarpmıştı. Galiba iddeanın en mükemmel yanı bu olmalıydı.

Sana Güveniyorum... | Sirius Black & Ige ElmerWhere stories live. Discover now