22. Bölüm

3.1K 175 99
                                    

Bölüm Notu:

Black'ler, Elmer'ler ve Malfoy'lar,

Evet, Sirius Black'leri görüşleri yüzünden terk etti. Ama Ige'in Slytherin olduğu, sizin gibi düşüncelere sahip olduğu anlamına gelmez.

Sirius Ige'i seviyor. Ige de onu. Sizin söylediklerinizin zerre kadar önemi yok.

Daha fazla zorluk çıkartmamanız dileğiyle,

Jafey.

____

Selam millet. Öncelikle geç yazdığımın farkındayım. Özür dilerim. Dün koyacaktım siteye ama dershanede 2 tane sınavım vardı.

Bu bölüm diğerlerine göre daha uzun oldu sanki. Umarım beğenirsiniz.

Bu arada hikayemi favorilerine ekleyen adgilisdedabf'a sonsuz teşekkürler.

YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN LÜTFEN. SİZİ SEVİYORUM.Belli bir yorum gelmeden YB koyamam. Ama eğer yorumlar çabuk gelirsen YB salı yada çarşamba günü gelebilir.

Kütüphanenin buram buram kitap kokan rafları arasından gözüme ilişen ilk kitabı alıp cam kenarındaki siyah deri koltuğa yerleşmiştim. Gözüm satırlar arasında dolaşıyordu ama kelimeleri hiçbir şekilde beynime yerleştiremiyordum. Aklımda sadece günlerdir olanlar vardı. Şimdi bir de Black'lerde akşam yemeği çıkmıştı başıma. Aman ne mükemmel(!)

Keşke bir bahane uydurup tatili okulda geçirseydim. Bu düşüncenin aklıma gelmesiyle iç sesim "Saçmalamayı kes, Ige." diyerek gözlerini devirmişti adeta.

Acaba yemekte başka kimler olacaktı? Tüm Black'ler olacaktı. Peki, başka? Biz de olduğumuza göre başka ailelerde olacak olmalıydı.

Pencerenin önüne konan baykuşla düşüncelerimden sıyrılmıştım. Bembeyaz baykuş, kocaman gözlerle gagasını cama vurarken bacağındaki küçük parşömen parçasını görmüştüm. Hızla pencereyi açıp baykuşun ve bir miktar soğuk havanın odaya girmesine izin vermiştim. Zarfın üzerinde Sirius'un el yazısıyla yazılmış adımı görünce yüzüme kocamann bir gülümseme yayılmış olmalıydı. Günlük mektuplaşma olayımız şuan ihtibari ile başlamıştı. Hızla mektubu açıp okumaya başladım.

"Günaydın, sevgilim.

Hiç uzatmadan direk lafa gireceğim. Seni çok özledim. Bugün buluşalım. Hatta, bugün yanımda kal, akşam da. Gece yarısı seni bırakırım.

Sirius."

Dudaklarımın kenarı hafifçe kıvrılırken parşömeni oturduğum koltuğun üzerine bıraktım. Kesinlikle onu özlemiştim. Ama buluşmamız bugün için imkansızdı. Babam Black'lere yemeğe gitmeyip de bütün günü Sirius'la geçirdiğimi öğrenirse kıyamet kopardı.

Yüzüm buruşurken hızla ayağı kalktım ve ilerideki masaya doğru ilerledim. Üzerinden birkaç parşömen ve bir de tüy kalemini alıp koltuğuma geri dönmüştüm. Parşömeni okuduğum kitabın üzerine, kitabı da bacaklarımın üzerine koymuştum.

"Günaydın.

Bende seni çok özledim. Ama üzgünüm, bugün buluşamayız. Ne yazık ki akşam yemeğinde babamlarla olmak zorundayım. Ayrıca yemekte 'Black Malikanesi'ne davetliyiz. Ne kadaf mükemmel(!), değil mi?

Abim sabahın köründe başıma dikilip Mrs Black Gryffindorlu oğluyla çıkmana ne diyecek falan dedi. Nefret ediyorum o gerizekalı abimden.

Sence, annen bana bir şey söyler mi? Ama düşününce bir şey diyemez. Sonuçta onu ilgilendiren bir şey değil, değil mi?

Sana Güveniyorum... | Sirius Black & Ige ElmerWhere stories live. Discover now