32.Bölüm: "Yanıbaşımdan"

28.6K 1.5K 217
                                    

32.BÖLÜM: "YANIBAŞIMDAN"

Keyifli okumalar... ;)

🌸

"Üfff ateş parçasına bak," dedi Zehra elimden tutup beni kendi etrafımda döndürerek. "Korkut'u bırak benimlen evlen."

"He oldu," dedim sırıtarak. "Ne kadar teklif ediyosun?"

"Aşkı parayla satın alamazsınız, hanımefendi." Zehra ayıplar gibi elini ağzına kapattı. "Teessüf ederim."

Odamdaki kızlarla tek tek göz göze geldim, herkes buradaydı ve on dakika sonra aşağı inip bekarlığa vedanın yapılacağı bara geçecektik. Aynaya dönüp kendime son kez baktım. Üzerimde oldukça mini, kırmızı satenden bir elbise vardı. Elbise belimi öyle sıkı kavramıştı ki, görüntüsü karşısında iç çektim.

 Elbise belimi öyle sıkı kavramıştı ki, görüntüsü karşısında iç çektim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kızlar da en az benim kadar mini ve dekolte giymişlerdi. Yabancı bir ortamda olmayacağımız için rahattık aslında, içim içime sığmıyordu. Dört gün sonra evleniyordum, bunu bilerek hareket etmek sanki bulutların üzerinde koşmak gibiydi.

"Hadi inelim artık, bizimkiler arayıp duruyor." Selin üzerindeki elbiseyi son kez kontrol edip kapıya yöneldi. Ardından bir anda durdu ve bize dönerek tehlikeli bir şekilde güldü. "Bu gece ayık kalmak yok hanımlar, birkaç adamı delirtmek var."

Tepemde sımsıkı bağladığım saçlarıma kısaca baktım, yüzüm gergin ve makyajım tertemiz duruyordu. Heyecanla iç çektim ve ceket almaya gerek duymadan kızların arkasından en son çıktım odadan. Aşağıdan annemin övgü dolu sesi duyuluyordu. Sonunda evden çıktığımızda kapıda bekleyen adamların seslerini duyduk.

Bahçe kapısından adımımı attığım anda üzerime dönen bir çift gözü hissettim ve gözlerim aramaya bile fırsat bulamadan Korkut ile çarpıştı. Karamel rengi gözlerinden öyle tehlikeli bir ifade geçti ki, sertçe yutkunmak dışında adımlarım sakince önüne kadar ilerledi.

"Dört gün," diye fısıldadı bir eli belime kayarak. Beni kavrayan büyük eliyle kendine yasladığında dudaklarımı birbirine bastırdım. "Bu elbiselerin geri dönüşleri için sadece dört gün kaldı."

"Çok yakışıklı görünüyorsun," dedim ellerimi siyah takımının kollarına götürerek. İri bedenini sıkıca kavrayarak bir şaheser gibi durmasını sağlayan takımına hayranlıkla baktım.

"Güzelim benim." Burnunu boynuma doğru eğerek derince soluklandı. "O kadar güzelsin ki, oturup ömür boyunca seni izleyebilirim." Duraksadı ve boynumdan derince öptü, nefesim titredi. "İzleyeceğim."

SEVDA ÇİÇEĞİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin