SEVDA ÇİÇEĞİ

5.Bölüm: "Tanıdık"

5.BÖLÜM: "TANIDIK"

Keyifli okumalaar!

🌸

Sabahın ilk ışıkları gözlerime düşerken üzerimde bir ağırlık vardı. Saçlarım yüzüme dağıldığı için bir elimi kaldırdım ve saçlarımı yüzümden çekip gözlerimi yavaşça araladım.

"Hala uyan!"

Umut üzerime çıkmış yanaklarımdan kavrayıp sıkıyordu, minik elleri yüzümde dururken saçı dağılmış bir şekilde karnımda oturuyordu. Kahverengi saçları alnına doğru düşmüştü.

"Bebeğim," dedim uykulu bir sesle, duvardaki saat yediyi gösteriyordu. "Neden uyandın sen?"

"E sabah oldu, hala." Heyecanla ellerini çırptı. "Biz bugün seninle mi olacağız?"

Peltek dili dönmediği için kelimeler ağzında yuvarlanıyordu, yavaşça doğruldum ve saçlarının üzerinden öptüm. "Evet aşkım, bugün halanla birliktesin."

"Acıktım ben," dedi dudaklarını bükerek. Derin bir nefes aldım, uyumak yoktu. Annemi kaldırırsam beni o meşhur terlikle dövebilirdi, saat onda cenaze evine gidip akşama kadar orada duracaklardı çünkü Hatice teyzenin çocuğu yoktu ve annemlerde onun evine gidip taziyeleri kabul edeceklerdi.

Umut'a geleceğimi söyleyerek oturma odasına yolladım, orada oyuncaklarıyla oynardı. Yataktan güçlükle kalktım, gözlerim uyku diye yanıyordu. Banyoya girip kısa sürede işlerimi hallettim ve üzerimdeki pijamalarla aşağı indim. Saçlarımı tepemde dağınıkça topladım ve mutfağa yöneldim.

Umut patates kızartmasına bayılıyordu, o yüzden hızlıca patatesleri soydum ve incecik doğradım. Kaynayan yağa patatesleri attığım sırada Umut mutfaktan içeri girdi, yüzünde tatlı bir kızarıklık vardı. Masadaki sandalyelerin birini çekerek üzerine çıktı ve beni izlemeye başladı.

"Hala patates mi yapıyorsun?"

"Evet bebeğim." Gözleri parladı ve ellerini heyecanla çırptı. "Hem de yanında en sevdiğin beyaz peynir var."

"Oley!"

Patatesler pişerken sofraya kahvaltılıkları koydum, dolaptan biber ve domates de çıkarıp doğradım. Bu sırada Umut peltek diliyle bana karşı komşunun kızı Ece'yi anlatıyordu. Sanırım küçük beyimiz çocukluk aşkını bulmuştu, güldüm.

Kahvaltıya oturduğumuz sırada babamların aceleci seslerini duydum, saat daha sekizi yeni geçiyordu. Bu yüzden merakla mutfaktan girecek olan annemi bekledim, annem üzerini giyinmiş bir şekilde içeri girince kaşlarımı yukarı kalktı.

"Erken kalktınız?" Dediğimde annem kafasını sallayarak Umut'un yanına geldi ve saçlarının üzerinden öperek ona gülümsedi.

"Oy babannesi kurban olsun." Yanaklarından da öpüp bana baktı. "Hatice ablanın komşuları gelmişler, helva yapacaklarmış. Kapıda kalmasınlar, erken gidiyoruz." Umut'u bir kez daha öpüp hızla mutfaktan çıktı.

"Anne bir şeyler yeseydiniz," diye arkasından seslendim ama beni, "Orada yeriz," diyerek cevapladı. Bu sırada babam da geldi ve Umut'u öperek onunla bir süre konuştu, ardından yanıma gelerek saçlarımdan öptü.